Elbir İş Merkezi Kat:9 No:6/11
Mecidiyeköy Şişli/İstanbul

Yıkım Kararına İtiraz

Yıkım Kararına İtiraz

Yıkım kararına itiraz etmek, kararın verildiği yapının ilgilileri için önemli sonuçlara yol açar. Yapı hakkında yıkım kararı verilmesi ve bu karara karşı yapılan itiraz süreçleri önemli detayları içermektedir.

Makalemizde yıkım kararına itirazın ne olduğunu, hangi durumlarda itiraz edilebileceğini, yıkım kararına itiraz dilekçesi örneğinin nasıl olması gerektiğini ve açılacak davanın özelliklerini ele aldık. Bu konuların en çok merak edilenler olduğunu düşündük. Konuyla ilgili bilgi edinmek için yazımızı dikkatlice okumanızı öneririz.

Yıkım Kararına İtiraz Nedir?

Hakkında yıkım kararı bulunan yapı sahipleri, yıkım kararını iptal etmek için yıkım kararını vermiş idari makamlara yıkım kararının kaldırılması için başvurarak itirazda bulunabilirler. Bu duruma yıkım kararına itiraz denir. Bu durum dışında, bir de dava yolu mevcuttur. Bu hususu aşağıda ele alacağız.

Yıkım kararı, mülkiyet hakkını sınırlayan önemli bir idari işlemdir. Bu sebeple kararın yasalara uygun bir şekilde hazırlanmış olması çok önemlidir.

İdare tarafından verilen yıkım kararı hukuka aykırı ise, yapı maliklerinin başvurabileceği hukuki yollar mevcuttur. Bu yollar idari işlemin iptali için itiraz ve dava yolunu içerir.

Yıkım kararı verildiğinde, itiraz ve dava süreçlerinden hangisine ve ne zaman başvurulması gerektiği, olayın özelliklerine göre belirlenmelidir. Bu durumda en sağlıklı seçenek, deneyimli bir gayrimenkul avukatına danışmaktır.

Yıkım Kararı Nedir? Yıkım Kararı Nasıl Verilir?

Belediye encümeninin imara, usule ve mevzuata aykırı yapılar için verdiği karara yıkım kararı denir, Belediye kararının hukuka uygunluğu, kişinin mülkiyet hakkına önemli bir sınırlama getirildiği için çok önemlidir. Bu nedenle, yıkım kararıyla ilgili belediye kararının hukuka uygun olması gerekmektedir.

319 sayılı İmar Kanunu’nda yıkım kararının verilme usulüne ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Kanunda ruhsat alınmadan yapılabilecek istisnai durumlar dışında, diğer yapılar için çeşitli zorunluluklar belirlenmiştir.

Eğer bir yapının inşaatı için ruhsat alınması gerekiyorsa ve ruhsat alınmadan ya da mevzuata aykırı bir şekilde inşa edilmişse ilgili idari mercilerin tespiti sonrasında doğrudan yıkım kararı verilmez. Yıkım kararı, son çare olarak uygulanan bir yaptırımdır. Ancak, bazen hukuka aykırı şekilde doğrudan verilir.

Yapı Tatil (İnşaat Durdurma) Zaptı

Eğer belediye, ruhsat alınmaksızın veya usule, mevzuata, kanuna aykırı şekilde yapılan yapıları tespit ederse veya bu durumdan haberdar olup hemen ilgili yerde durum tespiti yaparak aykırılığı belirlerse öncelikle yapı mühürlenerek inşaat durdurulur. Yetkili kişiler tarafından düzenlenen yapı tatil zaptı, mevzuata aykırılık teşkil eden yapıya asılır.

Tarih itibariyle bu zaptın kapıya yapıştırıldığı anda, inşaatın durdurulduğuna dair kararın ilgili kişiye tebliğ edildiği kabul edilir. İlgili kişi, tebliğ tarihinden sonra bu zaptı görüp, idare tarafından belirlenecek süre içerisinde inşaatı durdurma sebeplerini gidererek yetkili merciden inşaat durdurma kararının kaldırılmasını talep edebilir.Eğer ilgili tarafından aksaklıklar giderilerek idareye başvurulursa, idare konuyla ilgili kontrolleri yapacak ve aksaklıkların giderildiğini tespit ederse, mühür kaldırılacaktır.

Eğer sorumlu kişi, mührü gördüğü yerdeki aksaklıkları düzeltmezse ve bina için bir ruhsat varsa, ruhsat iptal edilir. Yetkili idari merciler tarafından yıkım kararı verilerek yıktırılır.

Yukarıda belirttiğimiz gibi, yıkım kararı en son çare olarak uygulanmaktadır. Öncelikle, mevzuata aykırı bir yapı için yapı tatil zaptı düzenlenmelidir. Bu işlemin akabinde yapı mühürlenir ve ilgili kişiye aykırılıkları gidermesi için en çok 1 ay süre verilir.

İdare, giderilmesi gereken tüm aykırılıkları detaylı bir şekilde ilgililere bildirmekle yükümlüdür. Eğer idare, yapı tatil zaptı düzenlemeksizin yıkım kararı verirse veya yapıdaki aykırılıkları yapı tatil zaptında açıkça belirtmezse yani usulüne aykırı olarak yapı tatil zaptı düzenlerse işlemler sonrasında verilen yıkım kararı hukuka aykırı bir karar olacaktır.

Yıkım Kararına Karşı İtiraz Yolu

Yıkım kararı, idari merciler tarafından alınan bir karardır. Bu sebeple yıkım kararları idari işlem olarak adlandırılır. Bu nedenle, idarenin yıkım kararlarına veya yapı tatil tutanağına karşı, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda belirtilen usuller doğrultusunda itiraz edilmelidir.

Bu kanun düzenlemesine göre, yıkım kararı verildikten sonra, ilgili kişiler idari makamlardan yıkım kararının kaldırılmasını talep edebilirler. Önemle vurgulamak gerekir ki yıkım kararına karşı iptal davası açmak için öncelikle itiraz yoluna başvurulması zorunlu değildir. Doğrudan yıkım kararının iptali için dava açmak mümkündür.

Yıkım kararının tebliğinden sonra, idareye karşı yapılan itiraz için başvuru tebliğden itibaren 60 gün içinde yapılmalıdır. Yapı tatil zaptının yapının gözle görülür bir yerine asılmasıyla yıkım kararı tebliğ edilmiş kabul edilir.

Eğer idare, hukuka aykırı yıkım kararının kaldırılması için yapılan başvuruya olumsuz yanıt verirse veya 60 günlük süre içinde herhangi bir cevap vermezse, ilgili olumsuz kararın tebliğinden veya 60 günlük sürenin dolmasından itibaren 60 gün içinde iptal davası açabilir.

Yıkım Kararına Karşı Dava Yolu

Yetkili idari makamlarca verilen yıkım kararları, sadece hukuka aykırı olduklarında iptal edilebilir. Yıkım kararının hukuka aykırı olmasına yol açan nedenler şunlardır:

  • Karar veren idari mercinin bu konuda yetkisiz olmasına rağmen yıkım kararı vermesi
  • Yapı tatil tutanağı düzenlenmeksizin yıkım kararının verilmesi
  • Yapı tatil zaptının yetkili idari merci tarafından düzenlenmemesi
  • Tutanakta, aykırılık oluşturan nedenlerin net bir şekilde belirtilmemesi
  • Yapının bir kısmının aykırılık teşkil etmesine rağmen tamamının mühürlenmesi
  • Tutanakta aykırılıkların giderilmesi için ilgili kişiye süre verilmemiş olması

Yıkım kararının hukuka aykırı olmasına sebep olan nedenler yukarıda sayılanlarla sınırlı değildir. Yıkım kararının sürecinde gerçekleştirilen birçok işlemde hukuka aykırılık bulunabilir. Hukuka aykırılık oluşturan işlemler tespit edilirken avukat desteği almak faydalı olacaktır.

Yıkım kararının iptali için açılacak olan iptal davasında İdare Mahkemeleri görevli mahkemedir. Yıkım kararının iptaline yönelik dava, sadece söz konusu kararın ilgilisi olduğu kişiler tarafından açılabilir. Davalı ise yıkım kararını veren idari mercidir.

Mahkeme, yıkım kararının ilgilisi tarafından açılan iptal davasında, yapının ilgili mevzuata uygun olup olmadığını ve idarenin verdiği kararın hukuka aykırılık teşkil edip etmediği hususlarında bir değerlendirme yapar.

Eğer yapılan incelemeler sonucunda, idarenin verdiği yıkım kararının hukuka uygun olmadığı sonucuna varılırsa, kararın iptal edilmesine karar verilir. Eğer kararın hukuka uygun olduğu sonucuna varılırsa, iptal davası reddedilecektir. Mahkemenin verdiği karara karşı kanun yollarına gidilebilir.

Dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, iptal davasının sadece yıkım kararına karşı değil, aynı zamanda yapı tatil tutanağı sebebiyle o zaptın iptali için de açılabileceğidir.

İptal davaları, detaylı teknik unsurları barındırır. Yıkım kararının hangi bölümünün hukuka aykırı olduğunun belirlenmesi son derece önemlidir. Bu yüzden, iptal davası sürecinin başlangıcından itibaren hukuki destek almanın faydalı olacağı kanaatindeyiz.

İptal Davası Açılması Yıkım Kararını Durdurur Mu?

Yapı tatil tutanağına veya yıkım kararına itiraz etmek ve bunların iptali için dava açmak yıkım işlemini durdurmak için yeterli olmayacaktır. İptal davası süreçleri genellikle uzun sürer. Dava süreci devam ederken, yapının yıkılmasını engellemek için iptal davasının yürütmenin durdurulması talebiyle birlikte açılması gerekmektedir.

Davanın bu taleple açılması durumunda, mahkeme talebin haklılığını değerlendirerek dava sonuçlanana kadar yıkım işleminin durdurulmasına ilişkin bir karar verebilir. Eğer mahkeme dava sonucunda iptal davasını reddederse, bu kararın ardından yıkım gerçekleştirilebilir.

Yürütmeyi durdurma isteğiyle açılan davalarda hazırlanan dilekçeler son derece önemlidir. Dava dilekçesinde yürütmeyi durdurma talebinin hangi sebeplere dayandığı detaylı bir biçimde açıklanmalıdır. Bu sebeplerin neler olduğu belirtilmelidir. Gerekçesiz olarak yapılan yürütmeyi durdurma talepleri kuvvetle muhtemel reddedilecektir.

Yıkım Kararına İtiraz Dilekçesi Örneği

Mevzuata aykırılık teşkil ettiği gerçekçesiyle düzenlenen ve yapı üzerine asılan yapı tatil tutanağına ve yıkım kararlarına itiraz edilmesi ve dava açılması aşamalarında oluşturulan yıkım kararına itiraz dilekçesi örneği önemli ayrıntılar barındırmaktadır.

Yıkım kararına itiraz dilekçesi örneğinde, tutanağın veya yıkım kararının hukuka aykırılık oluşturduğu nedenleri detaylı bir şekilde açıklamak gerekmektedir.

İnternet ortamında bulunan yıkım kararına itiraz dilekçesi örnekleri, somut durum göz önünde bulundurulmadan hazırlanan ve hukuki hatalar içeren dilekçelerdir. Bu dilekçelerle başlayan itiraz ve dava süreçlerinin olumsuz sonuçlanma olasılığı yüksektir. Bu süreçte avukat yardımı almak faydalı olacaktır. Yıkım Kararının İptali Dava Dilekçesi Örneği için tıklayınız.

Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler

Makalemizde yıkım kararına itirazın ne olduğu, yıkım kararına itiraz dilekçesi örneği nasıl olmalıdır ve yıkım kararına karşı dava yolunun özellikleri gibi konular hakkında bilgi verdik.

Yıkım kararına itiraz sürecinin dikkatle takip edilmemesi durumunda ciddi hak kayıpları yaşanabilir, bu durumda dikkatli olmak önemlidir. Hak kaybı yaşanmadan sürecin sonlandırılması için yapılması gereken, itiraz ve dava süreçlerinde bir avukata danışmaktır.

Şişli Mecidiyeköy’de faaliyet gösteren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi bünyesindeki gayrimenkul hukuku avukatı ile iletişim kurmak istiyorsanız sitemizde yer alan iletişim bilgilerinden avukatlarımıza ulaşabilirsiniz.

Bu Yazıyı Paylaş

Son Yazılar

Hakkımızda

İstanbul Avrupa yakasının Şişli ilçesinde faaliyet gösteren ve hukukun çeşitli alanlarında uzman avukatları ile hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti veren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi Av. Tolga ÇELİK ve Av. Müesser Nur BAŞTÜRK tarafından kurulmuştur…