Elbir İş Merkezi Kat:9 No:6/11
Mecidiyeköy Şişli/İstanbul

Boşanma Hukuka Aykırı Delil

Boşanma Davası Hukuka Aykırı Delil

Boşanma davasında her türlü delil hükme esas alınamamaktadır. Boşanma davası hukuka aykırı delil incelemesi yapılacak önemli davalardandır. Boşanma hükmüne esas alınacak olayların usulüne uygun delillerle ispat edilmesi gerekir. Hukuka aykırı olarak elde edilmiş delillerle ispatlanan vakıalar boşanma davasında hükme esas alınamaz. Boşanma davasında hukuka aykırı yöntemler ile ele geçirilen deliller davada kullanılamamaktadır. Örneğin sadakatsiz davranışta bulunan erkeğin özel hayatının gizliliği ihlal edilerek elde edilen deliller hukuka aykırı olacağından sadakatsizlik vakıası erkeğe yüklenemez. Hukuka aykırı delil boşanma dava dosyasında kullanılmadığı gibi Ceza Kanununda da suç teşkil etmektedir. Hukuka aykırı olarak belirtilen delil Türk Ceza Kanunu’nda “Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar” başlığı altında suç teşkil ettiği takdirde bu hukuka aykırı delili sunan tarafın ilgili madde uyarınca ceza alması kaçınılmaz olacaktır.

Boşanma davalarında hukuka aykırı delillerin değerlendirilmesi son derece önem arz etmektedir. Boşanma davasında usulüne ve hukuka uygun delillerin sunulması gerekmektedir.

Boşanma Davası Sırasında Neler Delil Olarak Kullanılabilir?

Hukuk yargılamasında deliller, takdiri delil ve kesin deliller olarak ikiye ayrılır. Hukuk yargılamasında sınıflandırılan bu deliller boşanma davası sırasında aynı şekilde sınıflandırılmakta ve mahkeme bu delillere göre bir karar vermektedir. Boşanma davası sırasında da nelerin delil olarak kullanılabileceği nelerin kullanılamayacağı hususu mahkeme tarafından karşı tarafın bir itirazı olmasa dahi kendiliğinden araştırılmaktadır. Mahkeme bu araştırmanın sonucunda hukuka uygun olan delilleri ikiye ayırarak değerlendirmekte ve hukuka aykırı şekilde elde edilmiş olan hiçbir delili kullanılmamaktadır.

Takdiri Delil İle Kesin Delil Nedir?

Hukuk yargılaması delilleri takdiri delil ve kesin delil şeklinde sınıflandırmaktadır. Takdiri delil nedir ve kesin delil nedir sorusunu şu şekilde yanıtlamamız gerekmektedir. Takdiri delil hakimin serbestçe değerlendirebileceği, delilin niteliğinden de anlaşılacağı üzere hakimin serbestçe takdir edebileceği delillerdir. Bu deliller kanun nezdinde düzenlenmemiş olsa da hükme esas alınabilmektedirler. Kesin deliller ise kanun kapsamında düzenlenmiş delillerdir. Kesin deliller Mahkemeler nezdinde bağlayıcı olmaktadır.

Takdiri delili örneklendirmemiz gerekirse bunlar ; tanık beyanları, bilirkişi raporu , kanuni olarak senet olarak belirtilmemiş evraklar, adi yazılı belgeler, hukuki mütalaalar, keşif ve benzeri delillerdir.

Kesin delilleri örneklendirmemiz gerekirse; Senet, Yemin, Mahkeme İlamı, İkrar ve benzeri delillerdir.

Boşanma Davasındaki Takdiri Deliller

Tanık

Mahkeme esnasında huzurda dinlenen tanıkların birebir olayı görmüş olan kişiler olmalıdır. Huzurda dinlemiş olan tanıkların görgüye dayalı olmayan duyuma dayalı tanıklıklarına mahkemece itibar edilmeyecektir.Mahkemece dinlenecek olan tanıklara ilk olarak mahkeme huzurunda yemin ettirilir ardından yeminli olarak ifadelerine başvurulur. Mahkeme esnasında yalan beyanda bulunan tanıklıklar için Türk Ceza Kanunu’nun 272. Maddesinde Yalan Tanıklık Suçu gündeme gelecek olup, yalan beyanda bulunan kişi hakkında ceza soruşturması başlayacağını hatırlatmamız gerekmektedir.

Bilirkişi Raporları

Bilirkişi Raporları da mahkeme nezdinde serbestçe takdir edilecek delillerdendir. Mahkeme uygun gördüğü takdirde hesap bilirkişisi, yazı ve imza bilirkişisi gibi çoğu uzman ve yetkin kişilerden rapor tanzim edebilecektir. Ancak bu tanzim edilen raporlar hakimin takdir yetkisinde olup bu raporların aksine de karar verilebileceği hususu kaçınılmazdır. Raporu düzenleyen bilirkişi hakimin uygun görmesinin akabinde mahkemede de dinlenebilecektir.

Keşif

Keşif hakimin de bizzat katılarak bilirkişiler ve taraflar nezdinde gerçekleştirilen yerinde incelemeye keşif adı verilir. Mahalde yapılan keşif incelemesinin ardından bilirkişilerce rapor tanzim edilerek dosyaya eklenir.

Hukuki Mütalaa

Hukuki mütaalanın bir diğer adı uzman görüşüdür. Uzman görüşü adından da anlaşılacağı üzere bu konuda uzmanlıkları bulunan kişilerden alınan raporlardır. Hukuki mütalaayı taraflar harici olarak bilirkişilerden ve  üniversitede alanında uzman öğretim görevlisi profesör doçentlerden de alabilmektedirler.

Hukuka Aykırı Delil Nedir?

Hukuka aykırı delil nedir? Taraflar dilekçelerinde iddia ettikleri vakıaları ispatlayabilmek amacıyla delil sunmaları gerekmektedir. İddia edilen vakıalar ispatlanamadığı takdirde davayı kazanma ihtimalinin ortadan kalkacağı son derece açıktır. İddia edilen vakıaların Hukuk Muhakemeleri Kanununda yer alan ispat vasıtaları ile kanunda öngörülen sürelerde dosyaya sunulması gerekmektedir.

Hukuka aykırı delilin kullanılması kavramından anlamamız gereken ise yukarıda bahsettiğimiz üzere tarafların iddia ettikleri vakıaları ispatlamak amacı ile hukuka uygun olmayacak şekilde elde edilen delillerin mahkemeye sunulmasıdır.

Hukuka aykırı deliller yargılama esnasında çeşitli sebeplerle sunulabilmektedir. Mahkeme bu delilin hukuka aykırı mı hukuka uygun mu olduğunu kendiliğinden incelediği için sunulmuş olan delilin hukuka aykırı olması halinde mahkemece ispat aracı olarak görülemeyecektir. Mahkeme işbu delilleri kabul etse dahi hüküm kurulacağı esnada bu delillere dayanarak bir hüküm tesis edemeyecektir. Yani bu belirtilen hukuka aykırı deliller dosya içine girse dahi mahkeme karar verdiği esnada karara dayanak olarak hukuka aykırı delili gösteremeyecektir.

Hukuka aykırı delil kavramı hem hukuk yargılamasında hem de ceza yargılamasında önemli bir yeri bulunmaktadır. Hukuk yargılamasında olduğu gibi ceza yargılamasında da hukuka aykırı yöntemler ile elde edilmiş delillere dayanarak bir hüküm oluşturulması mümkün değildir. Hukuka aykırı deliller ile ilgili düzenleme bununla da kalmamış, hukuka uygun deliller ile yargılamanın devam etmesi hususu Anayasa’da da güvence altına alınmıştır. Anayasa’nın 38. Maddesinde; Kanuna aykırı yöntemler ile elde edilmiş bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği kesin bir dille belirtilmiş olup kanunun burada emredici dili kullandığını görmekteyiz.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu 189.maddesinde; hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan delillerin bir vakıanın ispatında kullanılmasının mümkün olmadığını, mahkeme nezdinde de bu delilin ispatta dikkate alınmaması gerektiği belirtilmiştir.

Boşanma Davasında Hukuka Aykırı Delil

İlgili makalenin anlaşılabilmesi adına boşanma davasında hukuka aykırı delilin başka bir deyişle boşanma davasında yasak delillerin ne olduğu, bunlarla ilgili örneklere yer vermemiz gerekmektedir. Boşanma davasında hukuka aykırı delillere örnek vermemiz gerekirse;

  • Eşlerden birinin diğer eşi telefonuna arama ve mesajları kaydeden Casus Programlar yüklemesi ve bu programlardan alınmış olan veriler,
  • Eşlerden birinin diğer eşi takip ederek gizlice fotoğraflar ve videolar çekmesi
  • Eşlerden birinin diğer eşi takip etmek amacı ile ve daha sonra mahkemede kullanılmak üzere , kıyafetlerine veya işyerine gizli kamera, ses kaydı cihazı veyahut görüntü ses kaydeden her türlü materyal ve böcek yerleştirilmesi ve bu materyallerden alınmış olan veriler,
  • Eşin diğer eşe ait olan mektupları gizlice okuması
  • Hukuka aykırı şekilde kaydedilmiş olan ses kayıtları

Türk Ceza Kanunu’nda Hukuka Aykırı Delil

Yukarıda bahsettiğimiz üzere Türk Ceza Kanunu’nda hukuka aykırı delil hususu ilgili madde metninde yer alan suç tanımına girmesi halinde cezai müeyyidesi bulunmaktadır. Türk Ceza Kanunu’nda hukuka aykırı delil ile ilgili olarak üç ana başlıkta suçlar tanımlanmıştır. Bu başlıkları belirtmemiz gerekirse;

  1. Özel Hayatın Gizliliğinin İhlali söz konusu ise,
  2. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda ve TCK’da ortak başlıkta yer alan hakların ihlali söz konusu ise,
  3. Haberleşmenin Gizliliğinin İhlali söz konusu ise,

Bu durumda belirtilen delilin TCK kapsamında da ayrıca bir suç teşkil ettiğini de hatırlatmamız gerekmektedir. Eşler her ne kadar evli ve aynı evi paylaşmakta iseler de her bir eşin kişisel alanı ve özelleri bulunmakta olup bu kişisel alanın ağır derecede ihlal edilmesi söz konusu ise bu ihlali yapan kişinin ceza kanunumuza göre cezalandırılması gerekmektedir.

Boşanma davalarında eşler bu gizlilik ile ilgili hususlarda çoğu zaman 3. kişileri de dahil etmektedir. Üçüncü kişilerin verileri de hukuka aykırı delil olarak kullanılmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki bu hukuka aykırı deliller sadece taraflar açısından değil 3. kişinin de içinde bulunduğu ya da üçüncü kişiye ait olan verilerin mahkemede kullanılması sonucunda bu suç 3. şahsa karşı da oluşmuş olacaktır. Üçüncü kişiye ait hukuka aykırı delili kullanın kişinin de cezai yaptırımla yüz yüze gelebileceği unutulmamalıdır.

Boşanma Davasında Hukuka Aykırı Delil Yargıtay Kararı

Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Etmek Suretiyle Hukuka Aykırı Yolla Delil Elde Etmek

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 24.06.2020 Tarih,  2020/2359 E. 2020/3302 K. sayılı kararında şu neticeye varmıştır. Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından dosyaya delil olarak sunulan CD hükme esas alınarak davalı-karşı davacı erkeğe sadakatsiz davrandığı vakıası kusur olarak yüklenilmişse de, CD’nin erkeğin “Özel hayatının gizliliği” ihlal edilmek suretiyle hukuka aykırı yolla elde edildiği anlaşılmaktadır. Hukuka aykırı delil hükme esas alınamaz. CD’nin hukuka aykırı delil niteliğinde olması sebebiyle davalı-karşı davacı erkeğe sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış vakıasının kusur olarak belirlenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

Boşanma davasında hukuka aykırı delil yargıtay kararı ve içtihatlar ile de açıklanmaya çalışılmıştır. Boşanma davasında hukuka aykırı delil noktasında birden fazla uyuşmazlık söz konusudur. Bu durum Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından da ele alınmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca verilen kararlarda delilin hukuka aykırı bir şekilde elde edilmemiş olmasına ve belirtilen delilin sırf delil yaratma amacı ile usule aykırı şekilde yaratılıp yaratılmadığı incelenmektedir. Hukuk Genel Kurulu kararlarında ikili bir ayrım olduğunu görmekteyiz. Bu ayrıma göre hukuka aykırı elde edilen delil ile sırf delil yaratma maksadı ile usulsüz şekilde delil yaratması ayrı ayrı incelenmiştir. Hukuka aykırı olan bir delilin kullanılabilmesinin sınırlı şartları bulunmaktadır. Ceza Yargılamasında olduğu gibi başka türlü delil elde etme imkanı bulunulmaması durumunda usule aykırı olarak elde edilmiş olan delilin konumu farklı, ancak sırf boşanma davasına konu olması amacı ile örneğin konuşurken delil yaratma amacı ile ses kaydına almak farklı konumlardadır. Delil yaratma amacı ile oluşturulmuş olan hukuka aykırı delillerin mahkeme nezdinde kabulü mümkün görülmemektedir. Ancak hukuka aykırı delil müessesinde başka türlü delil elde imkanı bulunmaması halinde olayın özelliğine göre o delilin kullanılabilmesi mümkün olmaktadır.

Boşanma davası sürecinin en etkili şekilde yürütülebilmesi için adli sürece hakimiyeti olan bir boşanma avukatından destek almak fayda sağlayacaktır.  Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi İstanbul boşanma avukatı olarak müvekkillerini aile hukuku alanında vekil olarak temsil etmektedir. Ayrıca vatandaşlara hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir. Sitemizde yer alan avukata sor kısmından ofisimiz avukatları Av. Tolga ÇELİK ve Av. Nur BAŞTÜRK‘e  Boşanma davası nasıl açılır, eşime boşanma davası açmak istiyorum ne yapmalıyım vb. sorularınızı yönlendirebilir ya da iletişim bilgileri kısmından kendilerine ulaşabilirsiniz.

Bu Yazıyı Paylaş

Son Yazılar

Hakkımızda

İstanbul Avrupa yakasının Şişli ilçesinde faaliyet gösteren ve hukukun çeşitli alanlarında uzman avukatları ile hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti veren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi Av. Tolga ÇELİK ve Av. Müesser Nur BAŞTÜRK tarafından kurulmuştur…