Elbir İş Merkezi Kat:9 No:6/11
Mecidiyeköy Şişli/İstanbul

Kira Hukuku Avukatı

Kira Hukuku Avukatı

Kira hukuku gayrimenkul hukuku içerisinde yer almaktadır. Kira hukuku davalarındaki en önemli kavram ; Kira sözleşmesidir. Kira sözleşmesi konutun sahibi ile kiralanacak yerde oturmayı kararlaştıran arasında kurulan bir sözleşmedir. Kiraya veren bu sözleşmenin kurulmasıyla kiracısına verecek olduğu konuttan yararlanmasını ve konutu kullanmasını kiracıya bırakmayı taahhüt eder. Kiracı da bu edime karşılık olarak kiraya verene bir miktar ücret vermeyi taahhüt etmektedir. Taraflar bu yükümlülüklere uymadığı durumlarda kira hukuku bağlamında uyuşmazlık doğacaktır. Kira hukuku bağlamında doğan uyuşmazlıklarınızı kira hukuku kapsamında uzman bir kira hukuku avukatı yardımından faydalanmanızı tavsiye etmekteyiz.

Kira Hukuku Avukatı İstanbul

İstanbul’da faaliyet gösteren Çelik & Baştürk Hukuk ve Danışmanlık Ofisi kira hukuku avukatı İstanbul Kadrosu ile kira bedellerinin artırılması için kira tespit davası , kiranın ödenmemesi sebebiyle tahliye davası, iş yeri ve konut kira sözleşmelerinin hazırlanması, tahliye taahhüdü hazırlanması, ihtiyaç sebebiyle tahliye konularında müvekkillerine hukuki destek sağlamaktadır. Kira hukuku avukatı İstanbul kadromuz kira hukuku ve kira davaları konusunda edindikleri deneyim ile müvekkillerine en kaliteli hizmeti vermektedir.

Kira Hukuku Avukatı Çalışma Alanları

Kira Sözleşmesi Nedir?

Türk Borçlar Kanunu 299.madde  :‘’ Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.’’ Kanun maddesinde de görülmektedir ki kira sözleşmesi karşılıklı iradelere ve iradelerin uyuşmasına bağlanmıştır. Kiraya veren malik olduğu gibi malik olmayan ancak konutun zilyetliği kendisinde olan birisi de olabilir. Aynı zamanda kira sözleşmesinin tarafları gerçek kişi olabileceği gibi tüzel kişiler de olabilir.

Kiralayacak olan kişi konutu kullandırmayı ve konuttan yararlanmayı kabul ettiğinde irade uyuşmasında geriye kalan tek soru işareti ücretin ne olacağıdır. Makalemizde de açıkladığımız üzere kira sözleşmesindeki en önemli husus ücrette anlaşılması hususudur. Ücrette anlaşılması halinde kira sözleşmesi taraflar arasında kurulmuş olacaktır.

Belirli Süreli Kira Sözleşmesi

Kira sözleşmeleri ilk kurulduğunda belirli bir süreli kira sözleşmesi olarak yapılır. Ancak belirli süreli kira sözleşmesisonunda yani belirlenen sürenin aşılmasının sonucunda sözleşme geçersiz hale gelmez, belirsiz süreli hale dönüşür. Her iki taraf da bu sözleşmenin devam etmesini istiyorsa yeniden bir sözleşme yapmalarına gerek yoktur. Tarafların düzenlemiş olduğu belirli süreli kira sözleşmesi belirsiz süreli kira sözleşmesine dönüşmüş olur.

Yeni Kira Döneminde Kira Bedelinin Belirlenmesi

Yeni kira döneminde kira bedelinin belirlenmesi için bir önceki yılın kira bedeline ek en çok olarak tüketici fiyat endeksindeki (TÜFE) artış kadar bir artış yapılabilecektir. Yeni kira döneminde kira bedelinin belirlenmesinde maksimum sınır TÜFE olarak belirlenmiştir. Bunun aleyhine olarak yapılan sözleşmeler de geçersizdir.

Kira Tespit Davası

Kira bedelinin belirlenmesi için, kira tespit davasının açılması gerekmektedir. Kira tespit davası kiralayan ya da kiracı tarafından açılabilir. Kira tespiti davasının kiralayan tarafından açılabilmesi için yeni sözleşme dönemi başlangıcından en geç 30 gün önceden açılmalıdır. Kiraya verenin bu süre içerisinde kira miktarının arttırılacağına ilişkin kiracıya yazılı olarak bir bildirimde bulunmuş olması da gerekmektedir. Bu bildirimde bulunulduğu takdirde daha sonra da yeni kira dönemi içinde açılmış olan kira tespit davasında mahkeme tarafından belirlenecek olan kira bedeli, yeni kira dönemi başladığı tarihten itibaren kiracıyı bağlayacaktır. Mahkeme sürecinde eski tutarda yatan kiranın üzerine ek olarak mahkeme tarafından belirlenmiş olan ücretin kiraya verene verilmesi gerekmektedir.

Kira sözleşmelerine taraflarca eklenmiş olan kira artışına ilişkin düzenlenmeler de geçerlidir. Geçerli olan bu maddeler de kiracı ve kiraya vereni bağlar. Sözleşmede belirtilen kira artışına riayet edilerek o artış oranında bir artış yapılmalı ve kiracı da artmış olan kira bedelini yeni kira dönemi içerisinde ödemeye başlamalıdır. Türk Borçlar kanununun ilgili maddesi;

Kira Fark Alacağı Davası

Yukarıdaki başlıkta da bahsedildiği üzere, kira tespit davası açıldıktan sonra mahkemece tespit edilen yeni kira bedeli ile eski kira bedeli arasında bir farkın olacağı açıktır. Bu belirlenen yeni kira bedeli yeni kira dönemi içerisinde de geçerli olacaktır. Kiracının bu belirtilen kira fark alacağını kiralayana ödemesi gerekmektedir. Kiracı tarafından bu kira fark alacağı kiraya verene ödenmediği takdirde ne olacaktır? Bu durumda Kira Fark Alacağı Davası gündeme gelecektir. Söz konusu bu kira farkı alacağı 5 yıl geriye dönük olarak istenebilecektir. Geriye kalan alacaklar zamanaşımına uğradığı için bu alacakların istenmesi mümkün değildir.

Tahliye Taahhütnamesi Nedir?

Tahliye taahhütnamesi kira sözleşmesinden bağımsızdır. Tahliye taahhütnamesi  kiracının tahliye taahhütnamesinde belirttiği tarihte taşınmazı boşaltacağına ilişkin beyanlarını içeren bir akittir. Tahliye taahhütnamesinde kiracı bubelirtilen tarihte herhangi bir şart ileri sürmeden taşınmazı boşaltacağını taahhüt eder. Tahliye taahhütnamesi hukuki olarak kabul görebilmesi için bir takım şartlara tabii tutulmuştur. Bu şartlardan biri tahliye taahhütnamesinin yazılı olarak yapılmasıdır. Aynı zamanda tahliye taahhütnamesinin yapılabilmesi için kiracının bu taşınmazda belirli bir süre oturması gerekmektedir. Görülmektedir ki kira sözleşmesi yapıldığı esnada kiracıya imzalatılan tahliye taahhütnameleri geçersizdir. Aynı zamanda bu tahliye taahhütnamesi kiracıya imzalatılırken kiracı baskı ve tehdit altında bulundurulmamalı, kiracı özgür iradesi ile bu tahliye kararını belirterek imzalamalıdır.

Kiracı Tahliye Taahhütnamesi Vermesine Rağmen Evi Boşaltmazsa Ne Yapılır?

Kiracı tahliye taahhütnamesi vermesine rağmen evi boşaltmayabilir. Bu durumda tahliye taahhütnamesinde belirtilen süre sonunda kiracının mülkü boşaltmaması durumunda kiraya verenin taahhütnamede belirtilen sürenin bitiminden itibaren bir ay içerisinde tahliye davası açabileceği gibi icra takibi de başlatabilecektir.

Eğer kiraya veren tahliye taahhütnamesinde belirtilen tarihte evini boşaltması için kiracıya bir ihtarname çekerse bu durumda dava açmak için belirtilen bu bir aylık süre bir yıla uzayacaktır. Yani kiracının taahhütnameye uyma yönündeki iradesinin zayıfladığını anlayan kiraya veren taahhütname süresini beklemeden bir ihtarname çekmesi gerekmektedir. Böyle bir durumda kiraya verenin dava açma süresi uzayacaktır. Bu hususa ilişkin ürk Borçlar Kanunu İlgili maddesine bakmamız gerekirse:

İlgili kanun maddesinde de görüleceği üzere ki kiraya verenin yasal süreleri kaçırmaması gerekmektedir. Bu yüzden kira hukukunda uzman avukatlar ile birlikte süreç yürütülmelidir. Bu sayede hak kayıplarının önünde geçilecektir.

Kira Hukuku Avukatı Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık

Şişli Mecidiyeköy’de faaliyet gösteren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi bünyesindeki kira hukuku avukatı ile iletişim kurmak istiyorsanız sitemizde yer alan iletişim bilgilerinden avukatlarımıza ulaşabilirsiniz.

Bu Yazıyı Paylaş

Son Yazılar

Hakkımızda

İstanbul Avrupa yakasının Şişli ilçesinde faaliyet gösteren ve hukukun çeşitli alanlarında uzman avukatları ile hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti veren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi Av. Tolga ÇELİK ve Av. Müesser Nur BAŞTÜRK tarafından kurulmuştur…