İçindekiler
ToggleKadının Cinsel İlişkiden Kaçınması
Kadının Cinsel İlişkiden Kaçınması
Kadının cinsel ilişkiden kaçınması boşanma nedeni midir? Cinsel problemler nedeniyle boşanma çoğu zaman evliliklerde karşılaşılan bir boşanma sebebidir. Fakat ülkemizdeki değer yargıları nedeniyle eşler asıl boşanma nedeninin cinsel problemler olmasına karşın farklı boşanma sebepleri öne sürerek boşanma davası açmaktadırlar. Evlilik birliği içerisinde eşler için cinsel ilişki ve cinsek tatmin oldukça önemlidir. Yargıtay da bu durumu kararlarıyla açıkça belirtmiştir.
Kadının veya erkeğin kusuru sebebiyle cinsel birleşmenin gerçekleşmemesi ya da cinsel uyumsuzluk gibi haller evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olan genel bir boşanma nedenidir. Ayrıca bu boşanma nedeninde cinsel birleşmenin gerçekleşmemesinde kusur olan tarafın diğer tarafa tazminat ödemesine hükmedilebilir. Boşanma sebebi olan cinsel problemlere cinsel birleşmenin gerçekleşmemesi, cinsel yetersizlik, cinsel uyumsuzluk, cinsel isteksizlik, vajinismus, iktidarsızlık, erken boşalma ve cinsel isteksizlik gibi haller örnek gösterilebilir. Cinsel problemler boşanma nedeni olup kadının cinsel ilişkiden kaçınması halinde mahkemece bu hususa dayanılarak boşanma yönünde hüküm tesis edilebilir.
Eşler Arasında Cinsel İlişki Olmazsa Ne Olur
Evlilik birliği içerisinde eşlerin cinsel uyum içinde bulunmaları evlilik devamı için büyük önem arz etmektedir. Cinsel ilişkinin yaşanmadığı bir birliğin çekilebilirliğinden bahsedilemez. Cinsel uyum ve doyumun sağlanmaması evlilik birliğini temelinden sarsan nedenlerden biridir. Eşler arasında cinsel ilişkinin kurulamaması nedeniyle açılan boşanma davalarında, mahkeme öncelikle taraflar arasındaki cinsel ilişki engelleyen bir fizyolojik problemin olup olmadığını belirlemek amacıyla bir rapor alınmasına karar verecektir. Eşlerden birinin cinsel ilişkiyi engelleyici ve tedavisi mümkün olmayan bir rahatsızlığının mevcut olması boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir. Fakat tedavisi mümkün olmayan cinsel bir hastalığın mevcudiyetinde kusur durumundan bahsedilemeyecek olup bu durum tazminat sebebi sayılmayacaktır.
Buna karşın vajinismus veya erken boşalma gibi tedavisi mümkün olan ve geçici bir cinsel rahatsızlığı bulunan eşin tedaviyi kabul edip etmediği durumu mahkemece tespit edilecektir. Cinsel problemi olan eş tedavisi mümkün olmasına karşın tedaviden kaçınıyorsa, bu problem geçici ve tedavi edilebilir olsa bile tedaviden kaçınan eş kusurlu kabul edilecektir. Artık bu durumda mahkemece hem boşanmaya hem de kusurlu olan eşin tazminat ödemesine hükmedilecektir.
Kadının Cinsel İlişkiden Kaçınması İspat
Sağlıksal herhangi bir problem olmamasına rağmen psikolojik nedenlerle cinsel ilişkiden kaçınılması halinde , mahkemece hangi eşin kaçındığı ve kusurlu olduğu konusunda bir tespit yapılacaktır. Çünkü cinsel ilişkinin gerçekleşememesinde kusurlu olan taraf, diğer eşin talep etmesi halinde tazminat ödemek durumunda kalacaktır. Bu nedenle böyle bir ihtilafta kusurun belirlenmesi son derece önemlidir. Boşanma davalarında cinsel ilişkiden kaçınma halinin ispatı son derece zordur. Yargıtay, cinsel ilişkinin kurulamaması durumunda kusurlu olmayan eşin cinsel ilişki kurulmasını beklemeye zorlanamayacağı yönünde karar vermiştir. Cinsel ilişkiden kaçınma halinin ispatı eşler arasında gerçekleştirilen mesajlaşma ve konuşmalar yoluyla mümkündür.
Yargıtay’ın içtihatlarına göre sağlık bakımından cinsel ilişkiye girmesinde bir sakınca bulunmayan ancak uzun bir süre cinsel ilişkiye girmeyen eş kusurlu kabul edilecek olup bu durum boşanma nedenidir. Fakat her somut vakıayı kendi koşullarında değerlendirmek gerekmektedir. Örneğin; kocanın bulaşıcı cinsel hastalık taşıması halinde kadının cinsel ilişkiye korunmadan girmekten kaçınması gerçekte kadının cinsel ilişkiden kaçınması olarak değerlendirilemeyecektir.
Erkeklerde Sperm Sayısı Düşüklüğü Boşanma Nedeni Midir?
Herhangi bir sağlık sorunu olmadığı halde cinsel ilişkiden kaçınan eş boşanma davasında kusurludur ve bu alışkanlığın uzun süre devam etmesi boşanma sebebidir. Sağlık sorunu varsa eşin tedaviden kaçınması veya tedaviyi reddetmesi diğer eş için geçerli boşanma nedeni olabilir. Yargıtay’ın görüşüne göre sperm sayısının düşük olması tek başına boşanma nedeni değildir. Bu tıbbi bir sorun olduğundan, sorunun çözülüp çözülemeyeceğini ve sağlık problemi olan eşin sorunu aşmak için tedavi olup olmadığı veya tedaviden kaçınıp kaçınmadığını mahkeme bir bütün olarak değerlendirmelidir. Evliliğin iyi günde de kötü günde de birlikte olma ilkesine dayandığını unutmamalıyız. Bu durumda eşin sağlık sorunlarının ve tedavisinin sonucunu bilmeden, sırf sağlık sorunlarının mevcut olması sebebiyle açılan boşanma davası kabul edilmeyecektir.
Bu konuda telafisi imkansız zararlarla karşılaşmamak ve maddi kayıplar yaşamamak için alanında uzman bir boşanma avukatı ile çalışılmasını öneriyoruz. İstanbul’da faaliyet gösteren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi boşanma ve aile hukuku alanında çalışmalarını sürdürmekte olup bu alanda müvekkillerine hizmet sunmaktadır.
Yargıtay Kararları
Kadının Cinsel İlişkiden Kaçınması
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 28.05.2015 Tarih, 2014/25094 E. 2015/10946 K. sayılı kararı ile şu sonuca ulaşılmıştır. Yapılan soruşturma, toplanan delillerle ve özellikle … Hastanesi’nin 21.04.2014 ve 05.05.2014 tarihli heyet raporlarına göre her iki tarafında cinsel ilişki kurmalarına engel fiziki, anatomik ve psikolojik bir engellerinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki davalı-karşı davacı kadının cinsel ilişkiden kaçındığı ve cinsel ilişkiye yanaşmadığı tanık anlatımları ve mesajlarla anlaşılmaktadır. O halde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda annesinin evlilik birliğine müdahalesine tepkisiz kalan, bağımsız konut temin etmeyen ve kadının eşyalarını evinin önüne bırakan davacı-karşı davalı erkek yanında cinsel ilişkiden kaçınan ve intihara kalkışan davalı-karşı davacı kadının da kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı-karşı davalı erkek de dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya (TMK.md. 166/l) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile erkeğin davasının reddi doğru bulunmamıştır.
Erkeğin Cinsel İsteksizliği
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.02.2018 Tarih, 2016/11751 E. 2018/2387 K. sayılı kararı ile şu sonuca ulaşılmıştır. Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin soğuk tutumlarının ve cinsel isteksizliğinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiği, davacı-karşı davalı kadının da aralarında kalması gereken cinsel yaşamları ve eşinin cinsel isteksizliği ve soğuk davranışları konusunda aile çevresi dışına çıkarak başka şahıslara anlattığı gerekçesiyle taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de toplanan delillerle, mahkemece kadına kusur olarak yüklenilen davacı-karşı davalı kadının cinsel yaşamlarıyla ilgili mahrem kalması gereken konuları başkalarına anlattığı vakıasının kanıtlanmadığı, davacı-karşı davalı kadından kaynaklanan kusurlu bir davranışının varlığının ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen davalı-karşı davacı erkeğin kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkek tamamen kusurludur. O halde davalı karşı davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru değildir.