İçindekiler
ToggleEvlilik Öncesi Olaylar Boşanma
Bu makalemizde “Evlilik Öncesi Olaylar Boşanma” konusunda kapsamlı bir bilgi sunacak ve konuyu hukuki çerçevede detaylı şekilde ele alacağız. Evlilik birliğinin kurulması, bireylerin hayatındaki en önemli dönüm noktalarından biridir. Ancak, evlilik öncesinde yaşanan bazı olayların evlilik sonrasında sorunlara yol açıp açmayacağı, hukuken tartışmalı bir konudur. Bu makalede, evlilik öncesinde yaşanan olayların boşanma davalarına nasıl etki ettiği, resmi nikahın yapılmasının önceki olayları nasıl değerlendirdiği ve bu konuyla ilgili Yargıtay kararı ışığında detaylı bir inceleme sunulacaktır.
Evlilik Birliğinin Kurulması ve Hukuki Geçerliliği
Evlilik, Türkiye Medeni Kanunu’na göre resmi nikahın kıyılması ile hukuken kurulmuş sayılır. Bu durum, yalnızca iki bireyin değil aynı zamanda toplumun da evliliği tanıdığı bir statü değişikliğini ifade eder. Resmi nikah kıyıldığında evlilik birliği başlar ve bu birlik kapsamında eşlerin hak ve yükümlülükleri devreye girer.
Bu noktada, evlilik öncesinde yaşanan bazı olayların evlilik üzerinde etkili olup olamayacağına dair önemli hukuki kısıtlamalar bulunmaktadır. Örneğin, nişanlılık döneminde yaşanan olaylar, evlilik birliğinin hukuki olarak temelinden sarsılmasına dayanak teşkil etmez. Eşler, resmi nikah sırasında tüm bilgileri ve olayları kabul etmiş sayılır.
Evlilik Öncesi Olaylar Boşanma Davasında Etkili Mi?
Birçok kişi, evlilik öncesi yaşanan bazı olayları evlilik sırasında öğrenmiş olabilir. Ancak, resmi nikah kıyıldıktan sonra evlilik öncesi olaylara dayanarak boşanma davası açmak hukuken mümkün değildir. Çünkü evlilik öncesi olayların, evlilik birliği kurulmuş ve resmi nikah kıyılmış olduktan sonra artık evliliği etkilemeyeceği varsayılır.
Özellikle, nikah günü öğrenilen kusurlu davranışlara rağmen evlilik devam ettirilmişse, bu durum eşlerin olayları hoşgörüyle karşıladığını ya da affettiğini gösterir. Böyle bir durumda, resmi nikah sonrasında yaşanan olaylar dışında evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına dair bir boşanma gerekçesi öne sürülemez. Bu noktada dikkat edilmesi gereken, resmi nikahın kıyılmasıyla evlilik öncesi olayların kabul edildiği ve eşlerin bunları affettiği ya da en azından hoşgörüyle karşıladığıdır.
Resmi Nikah Sonrası – Düğün Öncesi Yaşanan Olaylar
Resmi nikah kıyıldıktan sonra fakat düğünden önce yaşanan olaylar ise farklı bir değerlendirmeye tabidir. Evlilik hukuken resmi nikahla kurulmuş olurken, düğün sonrası yaşanabilecek olaylar evlilik birliğinin sarsılmasına neden olabilir. Örneğin, düğünden hemen önce gerçekleşen ve eşlerin güven duygusunu zedeleyen bazı olaylar, boşanma davası için dayanak oluşturabilir. Bu durumda evlilik birliği kurulmuş olsa da, eşlerin evlilik sonrasında güven ve saygı temelinde ilişkiyi sürdürebilme ihtimali zedelenmiş olabilir.
Evlilik Öncesi Olaylar Boşanma Yargıtay Kararı
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2018/4545 E., 2018/12798 K., 12.11.2018 tarihli kararında evlilik öncesi olayların boşanma davasında kusur olarak değerlendirilemeyeceği açıkça belirtilmiştir. Kararda, davalı-davacı erkeğin nişan öncesinde yaşını farklı söylediği ancak kadının bu durumu resmi nikah günü öğrendiği vurgulanmıştır. Kadının, bu olayı öğrenmesine rağmen resmi nikahın kıyılması, onun bu durumu hoşgörüyle karşıladığı ya da affettiği anlamına gelmektedir. Yargıtay bu durumda, “Affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olay davalı-davacı erkeğe kusur olarak yüklenemez,” ifadesiyle evlilik öncesi olayların kusur değerlendirmesinde dikkate alınamayacağını belirtmiştir. Yargıtay’ın bu kararı, evlilik öncesi yaşanan olayların evlilik birliği içinde kusur olarak sayılmaması gerektiği ilkesini destekler niteliktedir.
Sonuç
Evlilik öncesinde yaşanan olaylar, evlilik birliği kurulduktan sonra kusur olarak değerlendirilemez. Resmi nikahın yapılması, geçmiş olayların affedildiğini veya hoşgörüyle karşılandığını gösterir. Nikah sonrası gerçekleşen olaylar ise evlilik birliğini etkileyebilir ve boşanma davalarına gerekçe oluşturabilir. Yargıtay’ın ilgili kararı da bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Evlilik öncesi olaylar, resmi nikah kıyıldıktan sonra evlilik birliğinin sarsılması gerekçesiyle boşanma davasında dayanak gösterilemez, çünkü resmi nikah, bu tür olayların kabul edildiğini varsayar. Bu sebeple, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma davaları, evlilik sırasında yaşanan olaylara dayanmalıdır. Çelik & Baştürk Hukuk ve Danışmanlık Ofisi olarak, “Evlilik Öncesi Olaylar Boşanma” konusunda destek sunuyoruz. Av. Tolga ÇELİK ve Av. M. Nur BAŞTÜRK olarak müvekkillerimizin her aşamada yanındayız.