İçindekiler
ToggleAnlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Bu makalemizin konusu “Anlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir” olup konu hakkında bilgilendirmelerde bulunacağız. Anlaşmalı boşanma, evlilik birliğini sona erdirmek isteyen eşlerin, boşanmanın koşulları üzerinde karşılıklı uzlaşması ile mümkün hale gelir. Bu koşullar arasında en önemlilerden biri de çocuğun velayetinin kime verileceği konusudur. Velayet, çocukların hem kişisel gelişimlerinin hem de mal varlıklarının korunmasını sağlamak ve onların yasal temsilciliğini üstlenmek amacıyla anne-babaya verilen hak, yetki ve sorumlulukları içerir. Velayet hakkı, Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 335 ve devamında düzenlenmiş olup, çocuğun üstün yararını koruma ilkesine dayanır. Bu bağlamda, anlaşmalı boşanma protokolünde çocuğun velayetiyle ilgili yapılacak düzenlemeler, hem çocuğun menfaatini korumayı hem de taraflar arasında barışçıl bir çözüm sağlamayı amaçlar.
1. Velayet Nedir?
Velayet, çocuğun fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığını korumak, eğitimini sağlamak, temel ihtiyaçlarını karşılamak gibi çeşitli sorumlulukları içerir. Çocuğun malvarlığını yönetme ve onun yasal temsilcisi olma yetkisini de kapsar. TMK madde 335’e göre, evlilik birliği devam ederken anne ve baba, çocuğun velayetini birlikte kullanır. Ancak boşanma durumunda velayet, taraflardan birine verilir; çocuklar için hem kişisel hem de ekonomik anlamda en sağlıklı ortamın sağlanması esastır.
2. Anlaşmalı Boşanma Protokolü Velayet
Anlaşmalı boşanma sürecinde tarafların hazırlayacakları protokolde, çocuğun velayetiyle ilgili olarak bir anlaşmaya varmaları zorunludur. TMK madde 166/3 uyarınca, eğer taraflar çocukların velayeti konusunda mutabakata varmazlarsa, hakim anlaşmalı boşanma kararı veremez. Bu durumda boşanma davası, çekişmeli boşanma davasına dönüşür ve süreç daha karmaşık bir hale gelir. Tarafların, boşanma sonrası çocuğun kiminle kalacağı, bakım ve gözetiminin kim tarafından sağlanacağı, diğer ebeveynin çocukla görüşme sıklığı gibi detayları protokolde açık bir şekilde belirtmeleri gereklidir.
3. Anlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Çocuğun Üstün Yararı ve Hakimin Yetkisi
Çocuğun velayetinin kime verileceğine karar verilirken çocuğun üstün yararı, en önemli kriter olarak kabul edilir. Müşterek çocuğun psikolojik, sosyal ve duygusal sağlığı ile fiziksel ihtiyaçları göz önünde bulundurularak, çocuğun yararına en uygun ortamı sağlayabilecek ebeveyn tercih edilir. Ancak hakim, tarafların hazırladığı protokole bağlı kalmak zorunda değildir. Hakim, çocuğun üstün yararını gözeterek, protokolde değişiklik yapma ya da yeni düzenlemeler önerme yetkisine sahiptir. Bu yetki, velayetin kamu düzenine ilişkin olmasından kaynaklanır ve hakimin gerektiğinde re’sen (kendiliğinden) araştırma yapabilmesini sağlar.
Hakim, çocuğun üstün yararını gözetmek zorundadır. Bu nedenle, velayet konusunda karar verirken tüm değerlendirmeleri titizlikle yapar. Çocuğun duygusal ve fiziksel sağlığı, eğitim durumu, yaşam koşulları, bakımını üstlenecek ebeveynin sorumluluk bilinci gibi faktörler bu değerlendirmelerde dikkate alınır. Anne ve babanın boşanmadaki kusurları, sosyal ve ekonomik durumları gibi kişisel özellikleri de ancak çocuğun yararını etkilemediği ölçüde göz önünde bulundurulur.
Anlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Re’sen Araştırma İlkesi
Velayet, kamu düzenine ilişkin bir konu olduğundan, hakim re’sen araştırma ilkesini uygulayabilir. Bu doğrultuda hakim, çocuğun menfaatine uygun olmayan bir durum tespit ettiğinde, taraflar arasında yapılan anlaşmaya müdahale edebilir. Bu süreçte hakim, boşanmanın gerekçesi, anne ve babanın ahlaki değer yargıları, sosyal durumları, çocuğa karşı sorumluluklarını yerine getirme düzeyleri gibi faktörleri değerlendirir. Örneğin, çocuğun bir ebeveyniyle kalmasının ona psikolojik olarak zarar verebileceği bir durumda, hakim çocuğun güvenliğini ve sağlıklı gelişimini ön planda tutarak farklı bir velayet kararı verebilir.
4. Velayetin Çocuğa Sorulması
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 12. maddesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi’nin 3. ve 6. maddeleri, yeterli idrak seviyesine sahip çocukların boşanma sürecinde kendilerini ilgilendiren konularda görüş bildirmelerine olanak tanınmasını öngörmektedir. Bu uluslararası sözleşmelerin de etkisiyle Türkiye’de, yeterli idrak seviyesine sahip olduğu düşünülen çocukların görüşleri alınır ve bu görüşlere gerekli önem verilir. Çocuğun görüşlerine başvurulması, onun boşanma sürecini anlamasına yardımcı olurken, aynı zamanda bu süreçte kendini güvende hissetmesine de katkı sağlar. Ancak, çocuğun beyanlarının baskı altında olmaması, kendi iradesini yansıtması önemlidir. Hakim, çocuğun beyanını değerlendirirken çocuğun yaşını, gelişim düzeyini ve görüşlerini hangi şartlar altında ifade ettiğini göz önünde bulundurur.
5. Anlaşmalı Boşanma Protokolüne Hakimin Müdahalesi
Anlaşmalı boşanma sürecinde taraflar, çocuğun velayeti konusunda karşılıklı olarak anlaşsa ve protokol hazırlasa bile, hakim bu protokole bağlı kalmak zorunda değildir. Hakim, çocuğun üstün yararına uygun bulmadığı durumlarda protokolde değişiklik yapabilir veya yeni düzenlemeler önerebilir. Hakimin önerdiği düzenlemelerin taraflarca kabul edilmemesi durumunda dava, çekişmeli boşanma davasına dönüşür. Ancak, hakim taraflara öneride bulunmadan ve onların onayını almadan re’sen değişiklik yapamaz. Bu nedenle tarafların, hakimin çocuğun menfaatini gözeten önerilerine açık olmaları önemlidir.
6. Velayet Hakkında Anlaşmanın Ertelenmesi Mümkün mü?
Tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde, velayeti boşanma sonrasına erteleme gibi bir anlaşma yapmaları mümkün değildir. TMK’nın öngördüğü çerçevede, boşanma sırasında velayet konusunda tam bir mutabakat sağlanması zorunludur. Bu durum, çocuğun velayeti konusunda bir belirsizlik yaratmamak ve boşanma sonrası çocuğun yaşayacağı ortamı netleştirmek amacı taşır. Boşanma sonrasına ertelenen bir velayet düzenlemesi, çocuğun sağlıklı gelişimi ve güvenliği açısından riskler oluşturabileceği için kabul edilmemektedir.
Anlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir? Sonuç
Sonuç olarak anlaşmalı boşanma sürecinde, çocuğun velayetiyle ilgili yapılacak düzenlemeler, çocuğun üstün yararını koruma amacını taşımalıdır. Tarafların bu konuda karşılıklı mutabakata varmaları ve hazırlanan protokolde çocuğun menfaatini ön planda tutmaları oldukça önemlidir. Hakim, bu protokolü değerlendirirken çocuğun ihtiyaçlarını, sağlıklı bir ortamda büyüme ve gelişme gerekliliğini göz önünde bulundurur. Yeterli idrak seviyesine sahip çocukların kendi görüşlerinin alınması da, onların hayatlarına dair söz hakkı tanınması adına önemli bir adımdır. Ayrıca, hakim kamu düzeni ve çocuğun yararı doğrultusunda, gerek gördüğü takdirde protokolde değişiklik yapabilir veya ek düzenlemeler önerebilir.
Bu çerçevede, hakim tarafından yapılacak nihai değerlendirme, çocuğun sağlıklı ve güvenli bir ortamda yetişmesi adına kritik rol oynar. Tarafların, çocuğun geleceği için en iyi koşulları sağlama hedefiyle hareket etmesi ve bunu protokolde açıkça belirtmesi, boşanma sürecinin daha sağlıklı sonuçlanmasını destekleyecektir. Çocuğun velayeti konusunda alınan kararlar, hem çocuğun hem de tarafların uzun vadeli huzur ve mutluluğunu gözeten bir sürecin parçası olarak şekillendirilmelidir. Çelik & Baştürk Hukuk ve Danışmanlık Ofisi olarak, “Anlaşmalı Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir” konusunda destek sunuyoruz. Av. Tolga ÇELİK ve Av. M. Nur BAŞTÜRK olarak müvekkillerimizin her aşamada yanındayız.