Tedavi amaçlı ikamet izni, sağlık sebepleriyle Türkiye’de bulunmak isteyen yabancılara verilen özel bir kısa dönem ikamet izni türüdür. Sağlık turizmi kapsamında veya ciddi bir hastalığın tedavisi için ülkemize gelen yabancılar, tedavileri süresince yasal olarak kalabilmek adına bu ikamet iznine başvurabilirler. Kanunen, halk sağlığına tehdit oluşturacak bir hastalığı bulunmayan ve bir hastaneye kabulü yapılan yabancılar tedavi amacıyla ikamet izni alabilirler. Bu makalede, tedavi amaçlı ikamet izninin şartları, kapsamı, başvuru süreci ve dikkat edilmesi gereken hususlar ayrıntılı olarak açıklanmaktadır.
Türkiye, son yıllarda sağlık turizmi alanında önemli bir merkez haline gelmiştir. Pek çok yabancı, gerek uygun maliyetli gerek başarılı tıbbi hizmetler nedeniyle tedavi için Türkiye’yi tercih etmektedir. İstanbul Yabancılar Hukuku Avukatı, bu kişilerin hukuki olarak sorunsuz kalışını sağlamak üzere ikamet izni işlemlerinde destek vermektedir. Tedavi görmek üzere gelen yabancılar çoğunlukla 90 günlük vize süresinden daha uzun bir iyileşme sürecine ihtiyaç duyarlar. İşte bu noktada tedavi amaçlı kısa dönem ikamet izni devreye girer.
Tedavi Amaçlı İkamet İzni Şartlar ve Gereken Belgeler
Tedavi amaçlı ikamet izni alabilmek için öncelikle yabancının Türkiye’de bir hastaneye (kamu veya özel) kabul edilmiş olması gerekir. Yani burada fiilen bir tedavi ilişkisinin başlaması şarttır. Başvuru sırasında hastaneden alınmış bir kabul veya tedavi belgesi sunulmalıdır. Bu belge, hastanın hangi süreyle ve hangi tedavi için hastanede bulunacağını göstermelidir. Ayrıca yabancının taşıdığı hastalık veya rahatsızlık, kamu sağlığına tehdit oluşturmamalıdır. Bulaşıcı ve toplum sağlığını riske sokabilecek (örneğin açık verem, bulaşıcı sarılık, pandemi listesinde yer alan hastalıklar gibi) durumlar bu izne engel teşkil edebilir. Bu nedenle Göç İdaresi, gerektiğinde sağlık raporu veya test sonuçları talep edebilir.
Bir diğer önemli husus, tedavi masraflarının nasıl karşılanacağıdır. Mevzuat, tedavi giderlerini ödeyebileceğini belgeleyen yabancılardan sağlık sigortası şartı aranmamasını öngörmüştür. Örneğin kişi tedavi ücretini peşin ödemişse veya masrafları kendi karşılayacak maddi güce sahipse, ayrıca bir özel sağlık sigortası yaptırması gerekmez. Bunu belgeleyemeyenlerden ise genel kural olarak en az 1 yıllık özel sağlık sigortası istenebilir. Ancak uygulamada, hastanenin tedavi bedelinin ödendiğine dair yazısı veya yabancının uluslararası geçerliliği olan bir sağlık sigortası poliçesi sunması yeterli görülmektedir.
Tedavi amaçlı ikamet izni başvurusunda sunulacak belgeleri özetlersek: Hastaneden alınmış tedavi gördüğüne dair belge veya mektup, yabancının pasaportu, biyometrik fotoğraf, kalacağı yere dair adres beyanı (çoğunlukla hastane adresi veya geçici konaklama adresi), eğer varsa tedavi giderlerinin ödendiğine dair dekontlar veya teminat yazıları, hastalık kamu sağlığına tehdit oluşturmuyor raporu (gerekirse), finansal yeterlilik belgesi (tedavi süresince geçimini nasıl sağlayacağı). Ayrıca vize süresi yetmiyorsa, vize ihlaline düşmemek için zamanında başvuru yapılması şarttır.
Tedavi Amaçlı İkamet İzni İzin Süresi ve Kapsamı
Tedavi amaçlı ikamet izni, yabancının tedavisinin öngörülen süresine göre verilir. Örneğin 6 aylık bir fizik tedavi programı için gelen bir hastaya 6 ay ikamet izni tanınabilir. Eğer tedavi uzarsa, ek süreler için uzatma başvurusu yapılabilir. Bu iznin süresi tamamen tedaviye endekslidir; keyfi olarak uzun süre verilmez. İdare genelde doktor raporlarında belirtilen tedavi bitiş tarihini esas alır. Ayrıca bu ikamet izni, tedavi gören yabancının bakımından sorumlu kişi(ler) için de dolaylı haklar tanıyabilir. Özellikle iki kişiye kadar bakıcı/refakatçi statüsünde kişi, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ek 14. madde uyarınca, sigorta şartı aranmadan ikamet izni alabilir. Bu genelde ağır hastaların yanındaki refakatçiler için düşünülmüş bir kolaylıktır. Yine de refakatçilerin de başvuruda bulunması ve bu statünün ilgili sağlık kurumu tarafından doğrulanması gerekir.
Hastanın tedavi süresince barınma, beslenme ve sağlık ihtiyaçları eğer bir kamu kurumunca karşılanıyorsa, Göç İdaresi bu kişilerden maddi yeterlilik veya ayrı bir sigorta belgesi istemez. Örneğin, bir hükümet programı ile ücretsiz tedaviye alınan bir yabancı hasta ve yakını, bu durum belgelenirse maddi durum ispatı aranmaksızın ikamet izni alabilir. Bu da özellikle insani yardım kapsamındaki tedavilerde görülür.
Tedavi Amaçlı İkamet İzni Hükümlülükler ve Kısıtlamalar
Tedavi amaçlı ikamet izni sahiplerinin temel yükümlülüğü, izni amacına uygun kullanmaktır. Hasta kişi bu izni alıp da tedavisini yarıda kesip bambaşka faaliyetlere yönelirse (örneğin çalışmaya kalkışırsa) izni iptal edilebilir. Ayrıca tedavi bittiği halde Türkiye’de kalmaya devam etmek isteyen yabancının kalış amacı değişmiş olacağından, yeni amacına uygun farklı bir ikamet iznine (örneğin turizm amaçlı kısa dönem izne) geçiş yapması gerekir. Aksi takdirde tedavi amaçlı iznin süresi dolduğunda ülkeden ayrılmadığı takdirde ikamet ihlali yapmış duruma düşer. Tedavi izni sahibinin izinsiz çalışması da yasaktır; çalışma niyeti varsa mutlaka ayrıca çalışma izni almalıdır.
Sonuç
Tedavi amaçlı ikamet izni, sağlık gerekçesiyle Türkiye’de belirli bir süre bulunması gereken yabancılara tanınmış önemli bir imkandır. Bu sayede yabancı hastalar, tedavileri boyunca yasal statüyle ve güvenle ülkede kalabilirler. Başvuru sürecinde hastalığın niteliği, tedavi planı ve masrafların karşılanma durumu gibi unsurlar titizlikle değerlendirilir. İzin genellikle tedavi süresine paralel verilir ve gerektiğinde uzatılır. Yabancı hasta, tedavisi tamamlandığında ya ülkesine dönmeli ya da başka bir ikamet izni alarak kalış amacını güncellemelidir. İstanbul Yabancılar Hukuku Avukatı, tedavi amaçlı ikamet izni başvurularında yabancılara ve sağlık kuruluşlarına gerekli hukuki desteği sağlayarak işlemlerin sorunsuz yürümesine yardımcı olur. Sonuç olarak, usulüne uygun şekilde alınmış bir tedavi amaçlı ikamet izni, yabancı hastaların ve refakatçilerinin tüm dikkatlerini şifa bulmaya verebilmeleri için gereken yasal güvencedir.
Sık Sorulan Sorular
Tedavi amaçlı ikamet izni alabilmek için Türkiye’de hangi şartlarda tedavi görmem gerekiyor?
Bir hastanede tedavi görüyor olmanız ve bu tedavinin bir süre devam edecek olması gerekir. Başvuruda hastaneden alınan tedavi belgesi sunulmalıdır. Ayrıca toplum sağlığına tehdit oluşturan bulaşıcı bir hastalığınız olmamalıdır; bu durumda ikamet izni verilmez.
Tedavi amaçlı ikamet izni ne kadar süreyle verilir?
Tamamen tedavinizin süresine bağlı olarak verilir. Örneğin 3 aylık bir tedavi planınız varsa 3 ay ikamet izni verilir. Gerekirse doktor raporuyla uzatma başvurusu yapılarak izin süresi uzatılabilir. İzin süresi, tedavi bittiğinde sonlandırılır.
Bu ikamet izniyle ailem veya refakatçim de kalabilir mi?
Evet. Kanun, sağlık işbirliği anlaşmaları kapsamında hastaların en fazla iki refakatçisi için de sigorta şartı aranmaksızın ikamet izni verilebileceğini öngörür. Fiilen, ağır hastaların bakımını üstlenen eş, evlat gibi yakınlar da refakatçi olarak ikamet izni alabilirler. Başvuruda hastanenin refakatçi gerektiğine dair yazısı sunulmalıdır.
Tedavi masraflarımı nasıl karşılayacağımı göstermem gerekiyor mu?
Evet, tedavi giderlerinin karşılanabileceğini belgelemeniz önemli. Eğer masraflar kamu kurumunca karşılanıyorsa veya peşin ödemişseniz, ayrıca özel sağlık sigortası istenmez. Aksi halde, en az 1 yıllık özel sağlık sigortası poliçesi sunmanız veya mali durumunuzu (banka hesap dökümü gibi) ibraz etmeniz beklenir.
Tedavi bitince Türkiye’de kalmaya devam edebilir miyim?
Tedaviniz bittikten sonra bu ikamet izni amacı sona erer. Kalmak isterseniz kalış amacınıza uygun yeni bir ikamet iznine (örneğin turistik kısa dönem ikamet izni) geçiş yapmalısınız. Aksi halde tedavi amaçlı izin süreniz dolduğunda ülkeyi terk etmezseniz ikamet ihlali yapmış olursunuz ve ceza-i yaptırımlarla karşılaşabilirsiniz.