Kilit personel çalışma izni, Türkiye’de faaliyet gösteren belirli nitelikteki şirketlerde kritik pozisyonlarda görev alacak yabancı uyruklu yöneticilerin veya uzmanların elde ettiği özel bir çalışma izni türüdür. Bu izin, adından da anlaşılacağı üzere “kilit personel” olarak tanımlanan yabancılara verilir ve normal çalışma iznine kıyasla bazı istisnai kolaylıklar içerir. Türkiye’de yabancı istihdamı konusunda çıkarılan 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu ile 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nda kilit personel kavramına yer verilmiştir. İstanbul Yabancılar Hukuku Avukatı desteğiyle, kilit personel çalışma izni başvuru süreçlerini doğru yönetmek mümkün olacaktır. Bu makalede kilit personel statüsünün tanımı, başvuru şartları, yasal dayanakları ve dikkat edilmesi gereken hususlar hukuki bir bakış açısıyla ele alınmaktadır.
Kilit personel çalışma izni, özellikle özellik arz eden doğrudan yabancı yatırım kapsamındaki şirketlerde üst düzey yönetici pozisyonundaki yabancılar için öngörülmüştür. 4875 sayılı Kanun’un 3(g) maddesi ve ilgili yönetmelikte, bir şirketin “özellik arzeden doğrudan yabancı yatırım” sayılabilmesi için bazı kriterler belirlenmiştir. Bu kriterlerden en az birini karşılayan şirketler, yabancı çalışanlarını kilit personel statüsünde istihdam edebilirler. Özellik arz eden yatırım kriterlerine örnek olarak: yabancı ortakların toplam sermaye payının en az 667.882 TL olması, son yıl ihracat tutarının en az 1 milyon ABD Doları olması, son yıl cirosunun en az 576 milyon TL olması, şirket bünyesinde son bir yıl içinde en az 250 Türk vatandaşı çalışan istihdam edilmesi, planlanan sabit yatırımların en az 191.3 milyon TL tutarında olması veya şirketin yurtdışında en az bir ülkede daha yatırımının bulunması gibi ölçütler sayılabilir. Bu koşullardan birini sağlayan şirketler, kilit personel çalıştırma konusunda özel imkanlara sahip olmaktadır.
Kilit personel kavramı, şirketin yönetimi ve işletme süreçleri açısından kritik öneme sahip yabancıları ifade eder. İlgili yönetmelikte, kilit personelin kimler olabileceği ayrıntılı tanımlanmıştır. Buna göre, şirketin üst yönetiminde veya yürütme pozisyonunda çalışan, şirketin tamamını veya bir bölümünü yöneten, şirketin idari ya da teknik personelini denetleyen, personel alımı ve işten çıkarma konularında yetki sahibi olan yabancılar kilit personel sayılır. Örneğin, şirket ortağı yabancı yöneticiler, yönetim kurulu başkanı veya üyesi, genel müdür, genel müdür yardımcısı, şirket müdürü gibi mevkilerde görev yapan kişiler kilit personel kapsamında değerlendirilir. Bu pozisyonlardaki yabancıların şirket için temel nitelikte bilgi ve birikime sahip olmaları, kilit personel statüsünün özünü oluşturmaktadır.
Kilit personel çalışma izni, hukuken istisnai çalışma izni kategorilerinden biri olarak değerlendirilebilir. Zira uluslararası işgücü mevzuatımız, yabancı çalışanları süreli çalışma izni, süresiz çalışma izni, bağımsız çalışma izni, istisnai çalışma izni, kilit personel izni ve çalışma izninden muafiyet şeklinde farklı gruplara ayırmaktadır. Kilit personel izni de bu gruplardan biri olarak, belirli şartları taşıyan şirketlere tanınmış bir ayrıcalıktır. Özellikle büyük ölçekli uluslararası yatırımlarda, kilit pozisyonlara yabancı uzman getirilmesi Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağı için mevzuat bu tür durumlarda esneklik tanımaktadır. Nitekim Uluslararası İşgücü Kanunu m.26, 4875 sayılı Kanun kapsamındaki kilit personel uygulamasının yeni kanun döneminde de devam edeceğini hükme bağlamıştır.
Kilit Personel Çalışma İzni Başvuru Süreci ve Gerekli Belgeler
Kilit personel çalışma izni başvurusu, diğer çalışma izni türlerinde olduğu gibi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapılır. Eğer yabancı, halihazırda Türkiye’de en az 6 ay süreli ikamet iznine sahipse, başvuru doğrudan Türkiye’den yapılabilir ve izin onaylandığında ayrıca dış temsilcilikten vize almasına gerek kalmaz. Yabancı ülke dışındayken başvuru yapılacaksa, kişinin Türk konsolosluğuna müracaatı sonrasında gerekli bilgiler Bakanlığa iletilir. Başvuru esnasında şirketin özellik arz eden yatırım olduğunu gösteren belgeler, yabancının kilit personel olduğunu kanıtlayan evraklar, yabancı personel bildirim formu, işverenin çalışma izni talep dilekçesi, iş sözleşmesi veya işe kabul yazısı, yabancının pasaport sureti ve tercümesi, özgeçmiş formu gibi dokümanlar hazırlanmalıdır. Bu belgelerin eksiksiz sunulması kritik önem taşır; zira eksik belge tespit edilirse Bakanlık başvuru sahibine bildirim yaparak tamamlanmasını ister ve değerlendirme süresi eksikler tamamlandıktan sonra başlar. Tüm belgeler tam ise, başvuru yapıldığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde Bakanlık tarafından sonuçlandırılmaktadır. Bu, kilit personel başvurularında da geçerli bir süredir ve yabancı yatırımların hızlı şekilde yönetici istihdam edebilmelerini sağlamayı amaçlar.
Kilit personel çalışma izni başvurularında, başvurunun hızlı sonuçlanması ve yabancının işe başlayabilmesi için yasal süreler oldukça kısadır. Mevzuat, eksiksiz başvuruların 15 gün içinde karara bağlanacağını öngörür. Eğer başvuru Türkiye’den yapılıyorsa süre, müracaatın tamamlandığı tarihte; yurtdışından yapılıyorsa evrakların Bakanlığa ulaştığı tarihte işlemeye başlar. Bununla birlikte, özel nitelikli bazı durumlarda (örneğin yabancının mesleki eğitim alanında bir görevle kilit personel olarak istihdamı gibi) 15 günlük sürenin aşılması da mümkündür. Uygulamada Bakanlık genellikle bu süre zarfında karar vermekte; eksik ya da ek belge gerekmesi halinde süreci uzatabilmektedir. İstanbul Yabancılar Hukuku Avukatı, bu sürecin yakından takibi ve gerekli iletişimlerin sağlanması noktasında şirketlere ve yabancılara rehberlik edebilir.
Kilit Personel Çalışma İzni Avantajları
Bu izni alan yabancılar, genelde standart çalışma izni değerlendirme kriterlerinin bazılarından muaftır. Örneğin, normalde bir işyerinde her yabancı çalışana karşılık 5 Türk vatandaşı istihdamı şartı aranırken, özellikli büyük yatırımlar için getirilen yeni düzenlemeler ile yüksek cirolu şirketlerde ilk birkaç yabancı personel için bu şart esnetilebilmektedir. Nitekim 2024’te yürürlüğe giren değerlendirme kriterleriyle, bilanço usulüne tabi ve yıllık net satış tutarı 50 milyon TL’yi aşan işletmelerde beş yabancıya kadar 5 Türk istihdam şartının uygulanmayacağı açıkça düzenlenmiştir. Dolayısıyla büyük yatırım statüsündeki şirketler, kilit personel olarak belirledikleri yabancı yöneticileri istihdam ederken, zorunlu yerli istihdam koşulu bakımından daha rahat hareket edebilirler. Bu durum, stratejik görevlerdeki yabancıların şirket bünyesine katılmasını kolaylaştırmakta ve yatırım ortamını iyileştirmektedir.
Kilit Personel Çalışma İzni Yargı Kararları
Kilit personel çalışma izni, her ne kadar idari bir izin süreci olsa da, yabancı personelin iş ilişkisi ve hukuki hakları bakımından bazı önemli yargı kararlarıyla da dolaylı şekilde gündeme gelmektedir. Örneğin, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin bir kararında, yabancı bir çalışanla yapılan iş sözleşmesinde çalışma izninin alınmaması nedeniyle iş ilişkisinin fiilen başlayamadığı durum değerlendirilmiştir. Söz konusu olayda, yabancı personel gerekli izinleri zamanında temin edemediği için işveren sözleşmeyi feshetmiş ve çalışan, kalan süre ücreti ile tazminat talep etmiştir. Yargıtay, yabancı işçinin çalışma izni olmadan fiilen işe başlatılmadığını, bu nedenle iş ilişkisinin kurulmamış sayıldığını ve sözleşmedeki cezai şart ile ücret taleplerinin haklı görülmediğini belirtmiştir. Bu karar, kilit personel dahi olsa yabancı çalışanın yasal izin olmadan işe başlatılamayacağını, aksi halde iş sözleşmesinin hükümsüz kalacağını göstermektedir.
Diğer taraftan, Yargıtay’ın bir başka kararında yabancı işçinin çalışma izni olmaksızın çalışmış olmasının, emeğinin karşılığını almasına engel olmayacağı vurgulanmıştır. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 2022 tarihli bir kararına göre, bir hizmet akdi kapsamında fiilen çalışan yabancının sırf çalışma izni eksik diye sosyal güvenlik haklarının yok sayılması doğru değildir; çalışma izni bulunmaması hizmet tespiti davasında geçerlilik şartı olarak kabul edilmemelidir. Bu yorum, kilit personel statüsündeki yabancılar için de önemlidir: Kanuna aykırılığın idari ceza doğuracağı ancak yabancının çalıştığı sürece ilişkin ücret ve haklarının korunması gerektiği ortaya konmuştur. Elbette ideal olan, kilit personel yabancının işe başlarken gerekli çalışma iznini almış olmasıdır. Aksi halde işveren idari para cezalarıyla karşılaşabilir ve hatta izinsiz yabancı çalıştırmak ağır ihlallerden sayılarak, bilinçli bir istihdam halinde ceza davalarına konu olabilir (örneğin, Yargıtay 4. Ceza Dairesi bir kararında, ülkeye kaçak giren yabancıyı bilerek çalıştıran işverenin göçmen kaçakçılığı suçunu işlediğine hükmetmiştir).
Sonuç
Kilit personel çalışma izni, Türkiye’de özel nitelikli yatırımlarda görev alacak yabancı üst düzey yöneticiler ve uzmanlar için kritik bir yasal imkandır. Bu izin türü sayesinde uluslararası şirketler, operasyonları için gerekli gördükleri yabancı yetkinlikleri bünyelerine katabilir ve yasal prosedürleri hızla tamamlayabilirler. Başvuruda şirketin yapısına ve yabancının pozisyonuna dair detaylı belgeler sunulmalı; kilit personel kriterlerinin sağlandığı net biçimde ortaya konulmalıdır. Yasal mevzuat, tüm süreç boyunca yabancı çalışanların haklarını ve yükümlülüklerini tanımlamıştır. İzin alınmadan çalışmaya başlanması halinde sözleşmesel hak kayıpları ve idari yaptırımlar gündeme gelebileceğinden, sürecin titizlikle yürütülmesi gereklidir. İstanbul Yabancılar Hukuku Avukatı, kilit personel çalışma izni başvurularında şirketlere hem danışmanlık yaparak doğru stratejiyi belirlemekte hem de gerekli hukuki prosedürleri eksiksiz yerine getirmekte destek olacaktır. Sonuç olarak, kanuni düzenlemelere uygun şekilde alınan kilit personel çalışma izni, yabancı yatırımların üst düzey kadrolarını güçlendirmelerine ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak yeteneklerin Türkiye’de çalışabilmesine imkan tanıyan önemli bir araçtır.
Sık Sorulan Sorular
Kilit personel çalışma izni hangi kanuna dayanır?
Kilit personel izni, 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu ve 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu’na dayanır. Bu kanunlara göre çıkarılan Doğrudan Yabancı Yatırımlarda Yabancı Personel İstihdamı Hakkında Yönetmelik, kilit personelin tanımını ve şartlarını düzenlemektedir.
Bir şirketin kilit personel çalıştırabilmesi için ne gibi şartları sağlaması gerekir?
Şirketin “özellik arzeden yatırım” kriterlerinden en az birine uyması gerekir. Örneğin belirli bir tutarın üzerinde yabancı sermaye girişi olması, yüksek ihracat veya ciro rakamlarına ulaşılması ya da en az 250 Türk çalışan istihdam edilmesi gibi şartlardan biri sağlanmalıdır. Bu kriterlerden birini sağlayan şirket, kilit personel kapsamında yabancı istihdam edebilir.
Kilit personel çalışma izni başvurularında 5 Türk çalışan kriteri aranır mı?
Büyük yatırımlar ve kilit personel istihdamı söz konusu olduğunda 5 Türk vatandaşı istihdam etme şartı esnetilebilmektedir. Özellikle yıllık net satışı 50 milyon TL’yi aşan şirketlerde ilk beş yabancı çalışan için bu kural uygulanmaz, beşinci yabancıdan sonra 5 Türk şartı devreye girer. Dolayısıyla kilit personel pozisyonundaki birkaç yabancı için bu koşul aranmayabilir.
Yabancı kilit personelin çalışma izni ne kadar süreyle verilir?
İlk başvuruda çalışma izni genellikle en fazla 1 yıl süreyle verilir. Devam eden yıllarda uzatma başvurularında aynı işverenle çalışmak koşuluyla ilk uzatmada en fazla 2 yıl, sonraki uzatmalarda en fazla 3 yıl verilebilir. Şirketin faaliyetinin sürmesi ve yabancının kilit pozisyonunun devam etmesi halinde izin uzatmalarıyla uzun vadeli çalışmak mümkün olur.
Kilit personel çalışma izni olmadan yabancı yönetici çalıştırmanın cezası nedir?
Çalışma izni olmadan yabancı istihdam etmek idari para cezasına tabidir. 6735 sayılı Kanun uyarınca izinsiz yabancı çalıştıran işverene ve yabancıya her bir ihlal için yüksek idari para cezaları uygulanır. Ayrıca izinsiz çalıştığı tespit edilen yabancının ikamet izni iptal edilip sınır dışı edilme riski de bulunmaktadır. Bu nedenle kilit personel dahi olsa çalışma izni alınmadan işe başlatılmamalıdır.