Vatandaşlık Aldıktan Sonra Boşanma

Vatandaşlık Aldıktan Sonra Boşanma

Türk Vatandaşı Olan Yabancı Eşler İçin Hukuki Bir Yol Haritası

Evlilik birliğinin sona ermesi, her birey için duygusal ve hukuki açıdan karmaşık bir süreçtir. Bu süreç, eşlerden birinin evlilik yoluyla Türk vatandaşlığı kazanmış olması durumunda, uluslararası hukuki unsurların da devreye girmesiyle daha da karmaşık hale gelebilir. Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma konusu, Türk vatandaşı olan yabancı eşler ve Türk eşler için haklarını, yükümlülüklerini ve izlemeleri gereken yasal adımları doğru bir şekilde anlamayı zorunlu kılar. Bu durum, hukuki sürecin titizlikle yönetilmesini gerektirir, zira atılacak yanlış bir adım, telafisi zor hak kayıplarına yol açabilir. Potansiyel müvekkiller, vatandaşlık aldıktan sonra boşanma sürecinde uzman bir avukatın rehberliğine ihtiyaç duyar.

Bu kapsamlı rehber, Türk vatandaşlığı kazanmış yabancı eşlerin vatandaşlık aldıktan sonra boşanma sürecinde karşılaşabilecekleri hukuki durumları, haklarını ve yükümlülüklerini detaylı bir şekilde ele almaktadır. Amacımız, hukuki belirsizlikleri ortadan kaldırmak ve doğru adımların atılması için bir yol haritası sunmaktır. Makale, konunun temelini oluşturan vatandaşlık ediniminden başlayarak, boşanmanın ana sonuçları olan nafaka, velayet ve mal paylaşımı konularına, uluslararası hukuk kurallarının uygulanmasına ve yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de tanınmasına kadar geniş bir yelpazede bilgi sunmaktadır. Her bölümde, sürecin karmaşıklığına vurgu yapılarak, uzman bir avukat desteğinin neden hayati öneme sahip olduğu net bir şekilde açıklanacaktır.

Evlilik Yoluyla Türk Vatandaşlığının Kazanılması

Türkiye Cumhuriyeti’nde bir Türk vatandaşıyla evlenmek, yabancı uyruklu bir kişiye doğrudan Türk vatandaşlığı kazandırmaz. Türk vatandaşlığının evlilik yoluyla kazanılması, 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun (TVK) 16. maddesinde belirtilen belirli şartların yerine getirilmesine bağlıdır.Bu şartlar, evliliğin samimiyetini ve sürekliliğini teminat altına almayı amaçlayan yasal filtreler olarak işlev görür ve sürecin her aşamasında dikkatle incelenir.  

Temel Şartlar ve Hukuki Anlamları

Vatandaşlık başvurusunda bulunacak yabancı eş için aranan başlıca şartlar şunlardır:

  1. Türk Vatandaşı ile En Az 3 Yıl Evli Olmak: Yabancı uyruklu kişinin Türk vatandaşlığına başvurabilmesi için, başvuru tarihinde Türk vatandaşı olan eşiyle en az üç yıldır evli olması ve bu evliliğin fiilen devam ediyor olması gerekir . Bu süre, evliliğin bir vatandaşlık edinme aracı olarak kullanılmasını önlemek amacıyla konulmuş bir yasal süredir. Hukuki süreç, bu 3 yıllık evlilik süresi tamamlanmadan başlatılamaz ve evliliğin halen devam ediyor olması, başvuru anındaki en temel gerekliliktir .
  2. Aile Birliği İçinde Yaşamak: Bu şart, evliliğin kağıt üzerinde kalmadığını ve eşlerin ortak bir aile hayatı sürdürdüğünü kanıtlamayı hedefler. Temelde, muvazaalı (sahte) evliliklerin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır . Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun Uygulama Yönetmeliği, bu duruma ilişkin genel ahlak ve teamüllere göre bir değerlendirme yapılacağını belirtir. Yargıtay’ın ve Danıştay’ın emsal kararları, eşlerden birinin cezaevinde olması gibi özel durumlarda dahi bu şartın sağlanabileceğini göstermektedir . Örneğin, bir kararda eşin cezaevinden düzenli olarak maddi destek sağlaması ve diğer eşin Türk vatandaşı eşin ailesiyle aynı konutta ikamet etmesi, aile birliğinin devam ettiğine delil olarak kabul edilmiştir . Bu durum, hukukun yalnızca yasal formalitelere değil, aynı zamanda olayın somut gerçekliğine ve samimiyetine de önem verdiğini ortaya koymaktadır.  
  3. Evlilik Birliğiyle Bağdaşmayacak Faaliyetlerde Bulunmamak: Başvuru sahibinin evlilik süresince ahlaka aykırı veya kanun dışı faaliyetlerde bulunmaması gerekir. Yönetmelikte “fuhuş ve fuhşa aracılık etmek” gibi örnekler verilmiştir . Evlilik öncesinde gerçekleştirilen bu tür faaliyetler vatandaşlık başvurusuna etki etmezken, evlilik sırasında yapılmış olmaları durumunda başvuru reddedilir.  
  4. Milli Güvenlik ve Kamu Düzeni Açısından Engel Teşkil Etmemek: Başvuru sahibinin Türkiye’nin milli güvenliği ve kamu düzeni için bir tehdit oluşturmadığının tespit edilmesi gerekir. Bu bağlamda, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından arşiv taramaları yapılır .

Başvuru Süreci ve Yetkili Makamlar

Gerekli şartları taşıyan yabancı uyruklu kişi, yukarıda belirtilen belgelerle birlikte ikamet ettiği ilin Valiliği’ne, yani İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’ne başvurur . Yurt dışında yaşayanlar için ise başvuru, Türk dış temsilciliklerine yapılır. Başvuru sürecinde, yetkili makamlar evliliğin gerçekliğini doğrulamak amacıyla eşlerle ayrı ayrı ve birlikte mülakatlar yapabilir. Mülakatların sonucunda hazırlanan raporlar ve toplanan diğer belgelerle birlikte vatandaşlık dosyası, karar verilmek üzere İçişleri Bakanlığı’na gönderilir . Durumu uygun görülmeyenlerin talebi Bakanlık tarafından reddedilerek ilgili kişiye tebliğ edilir .  

Vatandaşlık Aldıktan Sonra Boşanma

Evlilik yoluyla Türk vatandaşlığına geçmiş bir kişinin en temel kaygılarından biri, boşanma durumunda vatandaşlığını kaybedip kaybetmeyeceğidir. Bu konudaki hukuki durum oldukça nettir: Usulüne uygun olarak Türk vatandaşlığı kazanıldıktan sonra, vatandaşlık aldıktan sonra boşanma bu vatandaşlık statüsünü doğrudan etkilemez ve kişi vatandaşlığını kaybetmez .

Kazanılmış Hak İlkesinin Rolü

Türk vatandaşlığı, yasal şartlar yerine getirilerek elde edildikten sonra bir “kazanılmış hak” niteliği taşır . Bu durum, hukuki öngörülebilirlik ve güvenilirlik ilkesinin bir yansımasıdır. Başvuru anında aranan “evliliğin devam ediyor olması” şartı, devletin muvazaalı evlilikleri önleme amacını taşır. Ancak bu, evlilik birliğinin sonsuza dek sürmesi gerektiği anlamına gelmez. Hukuk sistemi, başvuru sırasında mevcut olan samimi niyet ve aile birliği arayışını yeterli görmektedir; bu nedenle, vatandaşlık aldıktan sonra boşanma, bu kazanılmış hakkı ortadan kaldırmaz. Bu durumun en önemli yansıması, vatandaşlık başvuru sürecindeki durum ile vatandaşlık edinildikten sonraki durum arasındaki ayrımdır. Eğer boşanma, vatandaşlık başvurusu henüz sonuçlanmadan, yani evliliğin devam etmesi şartı ortadan kalkmadan gerçekleşirse, başvuru olumsuz sonuçlanır . Ancak bu kuralın istisnası, başvuru yapıldıktan sonra Türk vatandaşı olan eşin ölmesi halidir; bu durumda aile birliği içinde yaşama şartı aranmaz. Bu ayrım, yabancı eşlerin hukuki statülerini güvence altına almaları için başvuruyu tamamlamanın ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.  

Oturum ve Çalışma İzni Üzerindeki Etkisi

Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma, yabancı eşin Türkiye’deki oturum veya çalışma iznini de etkilemez. Zira artık Türk vatandaşı olan kişinin, bu izinlere yasal olarak ihtiyacı kalmamıştır. Türk vatandaşlığının sağladığı haklar, boşanma ile sona ermez ve kişi, diğer tüm Türk vatandaşları gibi Türkiye’de süresiz olarak yaşama ve çalışma hakkına sahiptir.  

Vatandaşlık Aldıktan Sonra Boşanma

Türk vatandaşlığına geçmiş bir yabancı eşin vatandaşlık aldıktan sonra boşanma süreci, Türk Medeni Kanunu ve Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) hükümleri çerçevesinde yürütülür. Bu süreç, eşlerin boşanma konusunda anlaşıp anlaşamamasına göre farklılık gösterir.

Boşanma Davası Türleri ve Uygulanacak Hukuk

Boşanma davaları, temelde iki ana kategoride incelenir:

Anlaşmalı Boşanma

Evliliğin en az bir yıl sürmesi durumunda, eşlerin boşanma ve boşanmanın mali sonuçları (nafaka, tazminat) ile çocukların durumu (velayet, kişisel ilişki) üzerinde mutabakata varmaları halinde açılan bir dava türüdür . Bu davada hakim, tarafların hazırladığı anlaşmalı boşanma protokolünü inceler. Anlaşma protokolünde yer alan hükümlerin hukuka ve ahlaka aykırı olmaması ve çocukların üstün yararını zedelememesi gereklidir. Hakim, tarafların protokoldeki iradelerini bizzat dinleyerek teyit etmek zorundadır; avukat aracılığıyla temsil edilseler bile eşlerin duruşmada hazır bulunmaları şarttır . Bu yol, çekişmeli boşanmaya göre çok daha hızlı ve az yıpratıcıdır .  

Çekişmeli Boşanma

Eşlerin boşanma veya boşanmanın fer’i sonuçları (nafaka, tazminat, velayet, mal paylaşımı) konularında anlaşamadıkları durumlarda açılır. Bu davalar, zina, hayata kast, pek kötü muamele, suç işleme, haysiyetsiz hayat sürme, terk veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması gibi sebeplere dayanabilir . Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, en sık başvurulan genel boşanma sebebidir. Çekişmeli boşanma davası, delillerin toplanmasını, tanık dinlenmesini ve uzman raporlarının hazırlanmasını gerektiren uzun ve karmaşık bir süreç olabilir .  

KriterlerAnlaşmalı BoşanmaÇekişmeli Boşanma
Evlilik SüresiEn az 1 yıl sürmüş olmalıdır .Süre şartı aranmaz.
MutabakatTüm konularda mutabakat şarttır .Anlaşmazlıklar mevcuttur.
SüreçNispeten daha kısa ve hızlıdır .Daha uzun ve karmaşıktır .
MaliyetGenellikle daha düşüktür.Genellikle daha yüksektir.
Mahkemede BulunmaTarafların bizzat bulunması zorunludur .Vekil aracılığıyla temsil mümkündür.

Uygulanacak Hukuk

Uluslararası unsurların bulunduğu boşanma davalarında hangi ülkenin hukukunun uygulanacağı, MÖHUK’un 14. maddesi uyarınca belirlenir. Bu kanun hükmüne göre, boşanma sebeplerine ilişkin hususlarda öncelikle eşlerin ortak milli hukuku uygulanır. Eğer eşlerin vatandaşlıkları farklıysa, müşterek mutad mesken (beraber yaşadıkları yer) hukuku geçerli olur. Şayet ortak bir mutad meskenleri de yoksa, Türk hukuku uygulanacaktır . Bu durum, Türk eş ve Türk vatandaşlığı kazanmış yabancı eş arasındaki boşanma davasında genellikle Türk hukukunun uygulama alanı bulacağı anlamına gelir.

Yetkili Mahkeme ve Tebligat Süreci

Yetkili Mahkeme

Boşanma davasında yetkili mahkeme, Türk Medeni Kanunu’nun 168. maddesi uyarınca belirlenir. Buna göre dava, eşlerden birinin yerleşim yerindeki veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yerdeki Aile Mahkemesi’nde açılabilir. Bu kural, yabancılık unsuru içeren boşanma davalarında da geçerlidir ve Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisinin doğması için bu şartlardan birinin sağlanması yeterlidir .  

Tebligat Süreci

Eğer vatandaşlık aldıktan sonra boşanma davası, yurtdışında ikamet eden bir yabancı uyruklu eşe karşı açılmışsa, tebligat süreci diplomatik yollarla yürütülür. Bu süreç, davanın süresini önemli ölçüde uzatabilir. Eğer yabancı eşin adresi tespit edilemiyorsa, Tebligat Kanunu’na göre ilanen tebligat yoluna gidilebilir. Bu yol, ilgili tebligatın gazetelerde veya resmi ilan portallarında yayınlanarak muhataba ulaşmasının sağlanmasıdır.  

Boşanmanın Fer’i Sonuçları

Boşanma davasının en kritik aşamalarından biri, boşanmanın mali ve kişisel sonuçlarının belirlenmesidir. Türk hukuk sistemi, yabancı uyruklu eşin haklarını Türk vatandaşı eşin haklarıyla eşit tutar. Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma sürecinde müvekkillerinizin haklarını korumak için, her bir talebin hukuki dayanağını bilmek esastır.

Nafaka Talepleri

Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma sürecinde iki tür nafaka talep edilebilir:

  • Tedbir Nafakası: Dava süresince eşlerin ve çocukların barınması, geçimi ve korunması için hakim tarafından re’sen (kendiliğinden) alınan geçici önlemlerdir . Bu nafaka, kusur araştırması yapılmadan hükmedilir.  
  • Yoksulluk Nafakası: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru diğer eşten daha ağır olmamak kaydıyla, geçimi için diğer taraftan süresiz olarak yoksulluk nafakası isteyebilir. Türk hukuku, yabancı uyruklu eşe nafaka hükmedilemeyeceğine dair bir düzenleme içermemektedir; bu nedenle yabancı eş de, Türk vatandaşı eşle aynı haklara sahiptir ve MÖHUK’a göre Türk hukuku uygulanır.  

Maddi ve Manevi Tazminat

Türk Medeni Kanunu’nun 174. maddesine göre, boşanmaya sebep olan olaylarda kusursuz veya daha az kusurlu taraf, mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenmişse maddi, kişilik haklarına saldırı varsa manevi tazminat talep edebilir. Yabancı uyruklu bir eş de, vatandaşlık aldıktan sonra boşanma sürecinde Türk eşinden bu tazminatları talep etme hakkına sahiptir.  

Velayet ve Çocukla Kişisel İlişkinin Kurulması

Velayet konusunda en temel ilke, çocuğun **”üstün yararı”**dır. Mahkeme, velayet kararını verirken ebeveynlerin uyruğuna bakılmaksızın, çocuğun fiziksel, zihinsel ve psikolojik gelişimini en iyi şekilde sağlayacak ebeveyni belirler.  Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma davasında velayetin yabancı uyruklu eşe verilmesi mümkündür.  

Velayeti alan yabancı uyruklu eş, çocuğu yurtdışına çıkarmakla ilgili birtakım endişeler yaşasa da, hukuki olarak bu durum tek başına bir sorun teşkil etmez. Ancak velayeti alan ebeveyn, diğer ebeveynin çocukla kişisel ilişki kurmasını engellerse, bu durum velayetin değiştirilmesi için bir gerekçe olabilir. Zira çocuğun üstün menfaati, hem anne hem de babası ile sağlıklı bir kişisel ilişkinin devam etmesini gerektirir. Velayet konularında da MÖHUK hükümleri uyarınca, eğer eşlerin müşterek mutad meskeni bulunmuyorsa Türk hukuku uygulanır.  

Mal Paylaşımı

1 Ocak 2002 tarihinden sonra kurulan evliliklerde, yasal mal rejimi **”edinilmiş mallara katılma rejimi”**dir . Bu rejime göre, evlilik birliği süresince emek ve karşılığı elde edilen mallar “edinilmiş mal” sayılır ve boşanma halinde eşler arasında yarı yarıya paylaştırılır . Evlilik öncesinde edinilen mallar veya miras yoluyla gelen malvarlığı değerleri ise “kişisel mal” kabul edilir ve paylaşım dışı kalır .

Mal paylaşımı davası, boşanma davası ile birlikte açılamaz. Genellikle vatandaşlık aldıktan sonra boşanma kararının kesinleşmesinden sonra ayrı bir dava olarak açılır . Anlaşmalı boşanma protokolünde mal paylaşımı konusunda açık bir ibare yer almıyorsa, tarafların boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde mal paylaşımı davası açma hakları mevcuttur .

Yabancı Mahkeme Kararlarının Türkiye’de Tanınması ve Tenfizi

Eğer vatandaşlık aldıktan sonra boşanma işlemi, Türkiye’de değil de yurtdışında sonlandırılırsa, bu boşanma kararı Türkiye’de kendiliğinden geçerlilik kazanmaz ve nüfus kayıtlarında evlilik devam ediyor görünür. Bu durum, Türkiye’de yeniden evlenmeye veya miras gibi önemli hukuki işlemlere engel teşkil eder. Bu hukuki karmaşayı çözmek için, yabancı mahkeme kararının Türkiye’de  “tanınması” veya “tenfizi” gerekir.  

  • Tanıma Davası: Yabancı mahkeme kararının yalnızca bir hukuki durumu (örneğin boşanma statüsünü) Türkiye’de geçerli kılmak için açılan davadır.
  • Tenfiz Davası: Yabancı mahkeme kararında yer alan maddi sonuçların (nafaka, tazminat, çocuk nafakası gibi) Türkiye’de icra edilebilir hale gelmesi için açılır. Bir yabancı mahkeme kararının tanınması, o karardaki maddi taleplerin Türkiye’de icra edilebileceği anlamına gelmez; bu hakların tahsili için ayrıca tenfiz davası açılması zorunludur.  

Nüfus Müdürlüğüne Başvuru Yolu

Eğer yabancı mahkeme kararı kesinleşmişse ve Türk kamu düzenine aykırı bir durum yoksa, tarafların birlikte Nüfus Müdürlüğüne veya Türk Konsolosluklarına başvurarak kararın nüfus kütüğüne tescilini sağlamaları mümkündür. Bu yol, Tanıma ve Tenfiz davalarına göre çok daha hızlı ve pratiktir.  

Gerekli EvraklarTanıma / Tenfiz DavasıNüfus Müdürlüğü Başvurusu
Boşanma KararıApostil veya Türk konsolosluk onayı bulunan aslı .Kesinleşme şerhi bulunan apostilli kararın aslı ve fotokopisi .
Türkçe TercümeYeminli tercümanın noter onaylı çevirisi .Yeminli tercümanın noter veya konsolosluk onaylı çevirisi .
Kimlik BelgeleriTürk kimlik kartı veya pasaport fotokopisi .Türk kimlik kartı veya pasaport aslı ve fotokopisi .
Yabancı Eş BilgileriYabancı eşin kimlik bilgileri ve resmi belgeleri .Yabancı eşin doğum yeri, tarihi ve ebeveyn adlarını gösteren belge .

Hukuki Süreçte Avukatın Rolü

Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma davası, sıradan bir boşanma davasından çok daha karmaşıktır. Bu süreçte uzman bir avukatın rehberliği, müvekkilin haklarını korumak ve süreci en doğru şekilde yönetmek için hayati öneme sahiptir .

Uluslararası Hukukun Karmaşıklığı ve Hak Kayıplarının Önlenmesi

Yabancılık unsuru taşıyan bir boşanma davasında, Milletlerarası Özel Hukuk’un (MÖHUK) devreye girmesiyle birlikte, uygulanacak kanun, yetkili mahkeme ve tebligat gibi konular karmaşık bir hal alır . Hukuki süreçte yapılacak bir hata veya ihmal, telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına yol açabilir . Örneğin, zina gibi özel boşanma sebeplerinde dava açma hakkını sınırlayan hak düşürücü sürelerin (6 ay ve 5 yıl) kaçırılması veya yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfiz işlemlerindeki eksiklikler, hak kayıplarının en sık rastlanan nedenlerindendir.

Proaktif Yaklaşım ve Stratejik Danışmanlık

Bir avukat, yalnızca yasal işlemleri yürütmekle kalmaz; aynı zamanda müvekkile proaktif bir strateji sunar. Anlaşmalı boşanmanın daha az yıpratıcı ve daha kısa süreceği durumları tespit ederken, çekişmeli boşanmanın gerekli olduğu durumlarda müvekkilin tüm haklarını en iyi şekilde savunacak bir yol haritası çizer .

Özellikle çekişmeli davalarda, delillerin hukuka uygun bir şekilde toplanması ve sunulması kritik öneme sahiptir . Hukuka aykırı yollarla (casus programlar, gizli kameralar vb.) elde edilen deliller, mahkemede geçerli sayılmaz ve hatta hukuki sorunlara yol açabilir . Avukat, bu konularda müvekkilini doğru şekilde yönlendirerek hukuki riskleri minimize eder.

Avukatın en önemli rollerinden biri de, müvekkilin dava süresince yapacağı hatalı eylemleri veya söylemleri engellemektir. Boşanma sürecinde eşe yönelik hakaret, tehdit veya sosyal medya paylaşımları gibi davranışlar, davanın aleyhte sonuçlanmasına neden olabilir. Deneyimli bir avukat, müvekkiline bu tür durumlarda nasıl davranması gerektiği konusunda rehberlik ederek, süreci hem hukuki hem de kişisel olarak daha yönetilebilir kılar.

Sıkça Sorulan Sorular

Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma durumunda yabancı eşin oturum izni ne olur?

Türk vatandaşlığını kazanmış olan yabancı eşin artık oturum iznine ihtiyacı kalmamıştır. Türk vatandaşlığı, kendisine süresiz olarak Türkiye’de yaşama ve çalışma hakkı tanır.  

Boşanma davası süresince geçici önlemler alınabilir mi?

Evet, Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi uyarınca, boşanma davası devam ederken hakim, eşlerin ve çocukların barınması, geçimi, mallarının yönetimi ve çocukların bakımı gibi konularda gerekli geçici önlemleri re’sen (kendiliğinden) alabilir .

Yabancı uyruklu eşimden boşanmak için hangi belgeler gerekir?

Dava türüne göre değişmekle birlikte, temel olarak dava dilekçesi, nüfus kayıt örnekleri, evlilik cüzdanı, varsa doğum belgeleri, ikametgah belgeleri ve iddiaları destekleyen her türlü delil (tanık, iletişim kayıtları vb.) gereklidir.  

Vatandaşlık aldıktan sonra boşanma davası ortalama ne kadar sürer?

Anlaşmalı boşanma davaları, protokole bağlı olarak tek celsede sonuçlanabilirken , çekişmeli boşanma davasının süresi, tebligat süreçlerinin karmaşıklığına, delil durumuna ve davanın görüldüğü mahkemenin iş yüküne bağlı olarak aylar, hatta yıllarca sürebilir .

Sonuç

Evlilik yoluyla Türk vatandaşlığı kazanmış bir eş için vatandaşlık aldıktan sonra boşanma süreci, statü kaybı korkusundan ziyade, boşanmanın fer’i sonuçları (nafaka, velayet, mal paylaşımı) ve milletlerarası hukuki meseleler açısından dikkatle yönetilmesi gereken bir süreçtir. Türk vatandaşlığı, yasal olarak edinildikten sonra bir “kazanılmış haktır” ve vatandaşlık aldıktan sonra boşanma ile bu hak kaybedilmez.  

Bu karmaşık süreçte atılacak her adım, gelecekteki hukuki ve mali durumunuzu doğrudan etkiler. Hukuki bilgi eksikliğinden kaynaklanabilecek hak kayıplarını önlemek, süreci hızlandırmak ve durumunuza en uygun stratejiyi belirlemek için uzman bir boşanma avukatından destek almanız hayati önem taşımaktadır. İstanbul boşanma avukatı uluslararası hukukun karmaşıklığını aşmanızda, hukuka uygun delil toplamanızda ve hukuki süreçte karşılaşabileceğiniz tüm sorunlara karşı proaktif çözümler üretmenizde en büyük yardımcınız olacaktır. Unutulmamalıdır ki, doğru hukuki rehberlik, bu zorlu dönemi daha güvenli, öngörülebilir ve daha az yıpratıcı bir şekilde atlatmanızı sağlayacaktır.

Bu Yazıyı Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar

Hakkımızda

istanbul boşanma avukatı

Çelik & Baştürk Hukuk Bürosu olarak, İstanbul avukat ve arabulucularından oluşan ekibimiz ile birlikte, İstanbul Boşanma Avukatı, İstanbul Ceza Avukatı olarak çalışma alanlarımız içerisinde tüm davalara bakmaktayız. Bilgi için hemen bize ulaşın.