Güvenlik ihtiyacı modern şehir yaşamının getirdiği zorluklarla birlikte her geçen gün daha karmaşık bir hal almaktadır. İstanbul gibi büyük metropollerde yaşayan bireyler evlerini ve ailelerini korumak adına teknolojinin sunduğu tüm imkanlardan faydalanmak istemektedir. Ancak bu istek çoğu zaman komşuluk hukuku ve kişisel verilerin korunması gibi hassas yasal dengelerle çatışmaktadır. Özellikle son yıllarda artan hırsızlık olayları ve güvenlik kaygıları nedeniyle pek çok kişi kapı önüne kamera yasal mı sorusunun cevabını aramakta ve bu konuda hukuki destek talep etmektedir. Bu soru sadece basit bir “evet” veya “hayır” cevabından ibaret değildir. Türk Ceza Kanunu, Kat Mülkiyeti Kanunu ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu gibi birçok farklı mevzuatın kesişim noktasında yer alan bu konu, yanlış adımlar atıldığında ciddi cezai yaptırımlarla sonuçlanabilmektedir. Bu makale güvenlik kamerası taktırmak isteyen mülk sahipleri ve mahremiyeti ihlal edilen mağdurlar için konuyu tüm hukuki boyutlarıyla ele almaktadır.
Modern Güvenlik Algısı ve Özel Hayatın Gizliliği Arasındaki Çatışma
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte güvenlik sistemleri artık sadece bankalarda veya yüksek güvenlikli sitelerde değil sıradan apartman dairelerinde de sıkça karşımıza çıkmaktadır. Bireyler hırsızlık olaylarına karşı önlem almak veya evde yokken çocuklarını kontrol etmek gibi haklı sebeplerle kamera sistemlerine başvurmaktadır. Ancak bir kişinin kendi güvenliğini sağlama hakkı bir başkasının gözetlenmeme hakkının başladığı yerde sınırlandırılmak zorundadır. Hukuk sistemimiz konut dokunulmazlığını ve özel hayatın gizliliğini en üst düzeyde koruyan bir yapıya sahiptir. Bu nedenle kapı önüne kamera yasal mı tartışması aslında bireysel güvenlik ile toplumsal mahremiyet arasındaki ince çizgide yürümektedir. Yargıtay kararlarına göre güvenlik amacı güdülse bile bu amaç komşunun özel hayatını ihlal etme hakkını kimseye vermemektedir. Hukuk burada orantılılık ilkesini devreye sokarak güvenliğin sağlanması için daha az müdahaleci bir yöntem varken komşunun hayatını kayıt altına alan bir yöntemin seçilmesini hukuka aykırı bulmaktadır.
Türk Ceza Kanunu Çerçevesinde Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Suçu
Kamera sistemlerinin kullanımıyla ilgili en büyük risk şüphesiz ki ceza yargılamasıyla karşı karşıya kalma ihtimalidir. Türk Ceza Kanunu’nun 134. maddesi özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu düzenler ve bu madde apartman içi kamera ihtilaflarında en sık başvurulan yasa maddesidir. Kanun koyucu özel hayatın korunmasını o kadar önemser ki bu ihlalin hapis cezasıyla yaptırıma bağlanmasını öngörmüştür. Bir kimsenin kapı önüne koyduğu kamera sadece izleme yapıyorsa temel ceza uygulanırken eğer bu kamera kayıt yapıyorsa ceza bir kat artırılmaktadır. Dolayısıyla kapı önüne kamera yasal mı diye düşünen bir kişinin öncelikle bu eylemin TCK kapsamında suç teşkil edip etmediğini çok iyi analiz etmesi gerekmektedir.
Suçun oluşup oluşmadığı değerlendirilirken mahkemeler kameranın açısına ve görüş alanına odaklanmaktadır. Eğer bir kamera sadece kurulum yapan kişinin kendi kapı önünü ve paspasını görüyorsa burada suçun oluşması zordur. Ancak kamera açısı karşı komşunun kapısını, yan komşunun girişini veya asansör önü gibi ortak alanları kapsıyorsa durum tamamen değişir. Yargıtay bu tür geniş açılı kayıtları komşunun mahremiyet alanına tecavüz olarak değerlendirmektedir. Karşı komşunun kapısının her açıldığında evin içinin görünmesi veya o eve kimin geldiğinin tespit edilebilir olması suçun maddi unsurunu oluşturur. Bu noktada güvenlik gerekçesi bir savunma aracı olarak kullanılamaz çünkü bir kişinin güvenliği başkasının mahremiyetinin ihlali üzerine kurulamaz.
Yargıtay Kararları Işığında Kapı Önüne Kamera Yasal Mı Sorusunun Cevabı
Türk yargı sisteminde özellikle bilişim ve özel hayatın gizliliği suçlarına bakan Yargıtay 12. Ceza Dairesi konuya son derece katı bir koruma prensibiyle yaklaşmaktadır. Emsal kararlar incelendiğinde mahkemenin güvenlik kamerası kullanımının sınırlarını bireyin mahremiyetini koruyacak şekilde daralttığı görülmektedir. Örneğin Bursa’da yaşanan bir olayda apartman yöneticisi güvenliği sağlama iddiasıyla koridora kamera taktırmış ancak bu kamera bir kat malikinin dairesine giren çıkanları görecek şekilde ayarlanmıştır. Mahkeme bu eylemi özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirmiş ve yöneticiye hapis cezası vermiştir. Bu karar kapı önüne kamera yasal mı sorusunun cevabının ne kadar kritik olduğunu ve yöneticilerin dahi bu konuda keyfi davranamayacağını açıkça ortaya koymaktadır.
Yargıtay’ın kararlarında vurguladığı temel prensip ölçülülük ilkesidir. Bir güvenlik tedbiri alınırken ulaşılmak istenen amaç ile kullanılan araç arasında makul bir denge olmalıdır. Eğer bina güvenliği sadece ana giriş kapısına kamera konularak sağlanabiliyorsa kat koridorlarına ve daire kapılarını gören noktalara kamera koymak ölçüsüz bir müdahaledir. Ayrıca ses kaydı yapan cihazların apartman boşluğuna yerleştirilmesi Yargıtay tarafından neredeyse istisnasız olarak hukuka aykırı kabul edilmektedir. Çünkü güvenlik gerekçesi bir kişinin koridorda yaptığı telefon konuşmasının kaydedilmesini asla meşrulaştıramaz.
Kat Mülkiyeti Kanunu ve Ortak Alanlarda Kamera Kullanımı
Konunun ceza hukuku boyutu kadar mülkiyet hukuku boyutu da büyük önem arz etmektedir. Apartmanlar ve siteler birlikte yaşam kültürünün hukuki kurallarla belirlendiği alanlardır. Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre apartman koridorları, dış cepheler ve kapı önleri ortak alan statüsündedir. Pek çok kişi kapısının dış yüzeyinin kendisine ait olduğunu düşünerek kapı önüne kamera yasal mı araştırması yapmadan montaj yapmaktadır. Ancak hukuken daire kapılarının dış yüzeyleri ve koridor duvarları tüm kat maliklerinin ortak mülkiyetindedir. Bu alanlara yapılacak herhangi bir müdahale için kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası gerekmektedir.
Yönetim kararı veya kat maliklerinin nitelikli çoğunluğunun rızası olmadan bireysel inisiyatifle ortak alan sayılan koridor duvarına kamera takılması diğer kat maliklerinin mülkiyet hakkına tecavüz niteliğindedir. Komşunuz bu durumda Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak müdahalenin men’i ve kameranın sökülmesi davası açabilir. Yargıtay rıza alınmadan ortak alana yapılan bu tip müdahalelerde kameranın sökülmesi yönünde istikrarlı kararlar vermektedir. Dolayısıyla bireysel güvenlik kaygılarıyla hareket eden kişilerin Kat Mülkiyeti Kanunu’nun bu katı kurallarını göz ardı etmemesi gerekmektedir.
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Aydınlatma Yükümlülüğü
Dijital çağda kamera kayıtları işlenen bir veri olarak kabul edilmektedir. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu güvenlik kameraları konusuna ciddi düzenlemeler getirmiştir. Apartman veya site yönetimleri kayıt almaya başladıkları anda veri sorumlusu sıfatını kazanırlar. Bu sıfat beraberinde aydınlatma yükümlülüğü gibi teknik sorumluluklar getirir. Kameranın bulunduğu alanlara herkesin görebileceği şekilde uyarı levhaları asılması zorunludur. Gizli kamera kullanımı yani levha asmadan veya kamerayı gizleyerek kayıt yapmak KVKK’ya göre hukuka aykırı veri işleme kabul edilir ve ağır idari para cezalarıyla sonuçlanabilir.
Burada en kritik nokta ses kaydıdır. Kişisel Verileri Koruma Kurulu güvenlik kameralarının ses kaydı yapmasını ölçüsüz ve hukuka aykırı bulmaktadır. Güvenliği sağlamak için görüntü kaydı yeterlidir ve kişilerin konuşmalarının kaydedilmesi özel hayatın gizliliğine ağır bir müdahaledir. Bu nedenle kapı önüne kamera yasal mı diye araştıran kişilerin cihaz seçimi yaparken ses kaydı özelliğinin kapalı olduğundan emin olması hayati önem taşır. Aksi takdirde hem idari para cezası hem de ceza davası ile karşılaşılması kaçınılmazdır.
Akıllı Kapı Zilleri ve Teknolojik İhlal Araçları
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte geleneksel kameraların yerini akıllı kapı zilleri ve mobil entegre sistemler almaktadır. Harekete duyarlı ve cep telefonuna bildirim gönderen bu cihazlar hukuki açıdan gri bir alanda gibi görünse de ciddi riskler barındırır. Bu cihazlar temel olarak zili çalan kişiyi görmek için tasarlanmış olsa da teknik özellikleri onları gelişmiş birer gözetleme cihazına dönüştürmektedir. Eğer cihaz karşı komşunun kapısı açıldığında evin içini görecek şekilde konumlanmışsa bu durum kapı önüne kamera yasal mı sorusunun cevabını olumsuza çevirir ve suç teşkil eder. Komşunuzun evde olup olmadığını veya eve ne zaman geldiğini takip edebilecek bir sistem kurmak huzur ve sükunu bozma suçunu oluşturabilir.
Kapı dürbününe yerleştirilen kameralar da benzer riskler taşır. Dışarıdan fark edilmeyen bu cihazlar gizli çekim yapıldığı izlenimi uyandırdığı için mahkemeler nezdinde failin kötü niyetli olduğu algısını güçlendirebilir. Yargıtay gizlilik unsurunun ihlal edilmesinde kullanılan aracın niteliğinden ziyade sonucun doğurduğu zarara odaklanmaktadır. Ancak gizlenmiş bir kamera failin suç işleme kastı ile hareket ettiği yönünde bir karine oluşturabilir. Bu nedenle teknolojik cihazların kullanımı sırasında komşuluk hukukuna ve yasal sınırlara azami özen gösterilmesi gerekmektedir.
Hukuka Uygun Kamera Kullanımı İçin İzlenmesi Gereken Yol
Güvenlik ihtiyacını karşılarken suçlu duruma düşmemek için belirli adımların titizlikle takip edilmesi şarttır. Öncelikle teknik gereklilikler ve açı ayarı doğru yapılmalıdır. Kamera kurulum aşamasında mutlaka ve sadece kurulum yapan kişinin mülkiyet alanını görecek şekilde ayarlanmalıdır. Karşı dairenin kapısı veya ortak geçiş alanları kör noktada bırakılmalıdır. Gerekirse kameranın yanlarına fiziksel engelleyiciler konularak görüş açısı kısıtlanmalıdır. Yazılımsal maskeleme özelliği olan kameralarda komşunun kapısına denk gelen kısımlar kapatılmalıdır.
Yasal izin ve rıza alma süreci de atlanmamalıdır. Apartman içinde bireysel kamera takılacaksa en güvenli yol kattaki diğer komşulardan yazılı rıza almaktır. Bu belge ileride yaşanabilecek tartışmaları büyük ölçüde engelleyebilir. Ayrıca uyarı levhaları kullanımı ihmal edilmemelidir. Bu alanın kamera ile izlendiğini belirten levhalar hem caydırıcılık sağlar hem de aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmek adına önemlidir. Veri güvenliği ve saklama koşullarına da dikkat edilmeli kayıtlar şifreli ortamlarda tutulmalı ve yetkisiz erişime kapatılmalıdır. Tüm bu tedbirler kapı önüne kamera yasal mı endişesi taşıyanlar için hukuki bir kalkan görevi görecektir.
Mağdurlar İçin Hukuki Başvuru Yolları ve Dava Süreçleri
Eğer komşunuzun taktırdığı kamera tarafından gözetlendiğinizi düşünüyorsanız hukuk sistemimizde başvurabileceğiniz etkili yollar bulunmaktadır. İlk adım olarak ihlalin tespit edilmesi ve ihtarname çekilmesi gerekir. Kameranın konumunu ve açısını belgeleyerek noter kanalıyla bir ihtarname göndermek hukuki sürecin başlangıcıdır. Bu ihtarname ileride açılacak davalarda iyi niyetli olduğunuzu ispatlamada önemli bir delil olacaktır.
İkinci aşama savcılık şikayetidir. Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu şikayete tabi bir suçtur ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılacak suç duyurusu ile süreç başlatılabilir. Savcılık kolluk kuvvetlerine talimat vererek olay yerinde inceleme yaptırır ve suç unsurları oluşmuşsa kamu davası açılır. Ayrıca Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak müdahalenin men’i davası açılabilir. Bu davada mahkeme bilirkişi incelemesi yaptırarak kameranın sökülmesine veya açısının değiştirilmesine karar verebilir. Kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davası açma hakkınız da saklıdır.
Sonuç
Kapı önüne kamera takılması konusu basit bir montaj işleminden öte bireysel özgürlükler ve toplumsal yaşam kuralları arasında hassas bir dengeyi ifade eder. Mevcut yasal düzenlemeler ve Yargıtay içtihatları ibreyi açıkça özel hayatın gizliliğinin korunması yönüne çevirmektedir. Bir apartman dairesinin kapısına gerekli çoğunluk kararı olmadan ve komşuların rızasını almadan kamera takmak kişiyi sanık sandalyesine oturtacak kadar ciddi bir eylemdir. Kapı önüne kamera yasal mı sorusunun cevabı ancak çok sıkı şartların yerine getirilmesiyle olumlu olabilir. Güvenlik kaygıları ne kadar meşru olursa olsun bu kaygılar başkalarının anayasal haklarını ihlal etme yetkisi vermez.
Bu tür hukuki ihtilaflar komşuluk ilişkilerini zedeleyen ve tarafları uzun süreli yargılama süreçleriyle karşı karşıya bırakan durumlardır. Hukuki süreçler teknik detaylar ve usul kuralları içerdiğinden profesyonel bir destek almak hak kaybı yaşamamak adına büyük önem taşır. Bu nedenle sürecin en başından itibaren alanında uzman bir Avukat İstanbul ve çevresinde size en doğru hukuki yolu gösterecektir. İster kamera taktırmak isteyen taraf olun isterse mağdur taraf haklarınızı korumak ve yasal zeminde hareket etmek için tecrübeli bir Avukat İstanbul bölgesindeki hukuk bürolarından destek almanız en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Unutmayın ki doğru hukuki bilgi güvenliğinizi sağlarken özgürlüğünüzü de korur.
Sık Sorulan Sorular
Komşum kapısına kamera taktı ve evimin girişini görüyor ne yapabilirim?
Öncelikle komşunuzla konuşarak açıyı değiştirmesini isteyebilirsiniz. Sonuç alamazsanız noterden ihtarname çekebilir, apartman yönetimine şikayet edebilir veya Cumhuriyet Başsavcılığı’na özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Ayrıca Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak kameranın sökülmesini talep edebilirsiniz.
Kapı dürbününe takılan kameralar yasal mı?
Kapı dürbünü kameraları da dışarıyı kaydettiği için aynı yasal sınırlamalara tabidir. Eğer bu kamera karşı komşunun kapısını veya ortak kullanım alanındaki kişileri sürekli kaydediyorsa ve rıza yoksa suç teşkil edebilir. Gizli kamera olarak değerlendirilmesi failin aleyhine olabilir.
Akıllı kapı zilleri kullanmak suç oluşturur mu?
Harekete duyarlı kayıt yapan akıllı ziller ortak koridoru ve komşuların giriş çıkışını sürekli kaydediyorsa KVKK ve TCK açısından risklidir. Bu cihazların sadece zile basıldığında aktif olması veya açısının sadece zili çalan kişiyi görecek şekilde daraltılması gerekir.
Apartman koridoruna kamera takmak için kaç kişinin onayı gerekir?
Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre apartman ortak alanlarında değişiklik yapmak veya kamera takmak için kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından beşte dördünün yazılı onayı gereklidir. Salt çoğunluk bu işlem için yeterli değildir.
Güvenlik kamerası ses kaydı yapabilir mi?
Hayır güvenlik kameralarının ses kaydı yapması Yargıtay ve KVKK Kurulu kararlarına göre hukuka aykırıdır. Ses kaydı görüntüye göre çok daha mahrem bir veri kabul edilir ve güvenlik amacı için ölçüsüz bulunur.
Kiracılar kapı önüne kamera taktırabilir mi?
Kiracıların kat malikleri kurulunda oy hakkı yoktur ve ortak alanlarda doğrudan değişiklik yapma yetkileri bulunmaz. Kiracı kamera taktırmak istiyorsa öncelikle ev sahibinin onayını almalı sonrasında ise ev sahibi aracılığıyla kat malikleri kurulunun gerekli onayını sağlamalıdır.
Kendi kapımın önüne sahte kamera takabilir miyim?
Sahte kameralar kayıt yapmadığı için özel hayatın gizliliğini ihlal suçu teknik olarak oluşmaz. Ancak komşularınız bunun sahte olduğunu bilmeyip rahatsız olabilir ve huzur ve sükunu bozma iddiasıyla şikayetçi olabilirler. Ayrıca ortak alana montaj yapılması KMK açısından yine izin gerektiren bir müdahale sayılır.
