Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye Dönük İncelenir?

Boşanma Sürecinde Finansal Geleceğinizi Güvence Altına Almak

Boşanma, hayatınızın en zorlu dönemeçlerinden biri olabilir. Bu süreçte en büyük endişelerden biri de, evlilik boyunca harcanan emeklerin ve yapılan birikimlerin adil bir şekilde paylaşılıp paylaşılmayacağıdır. Özellikle eşinizin banka hesaplarında neler olduğu ve bu hesapların ne kadar geriye dönük incelenebileceği sorusu, finansal geleceğinizi doğrudan etkiler. Bu süreçte, “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusu, en temel ve en kritik sorulardan biri olarak öne çıkmaktadır. Bu endişeler yersiz değildir; zira banka hesapları, evliliğin sadece birikimlerini değil, aynı zamanda finansal geçmişini de barındıran birer ekonomik günlüktür. Bu kayıtlar, gelir akışlarını, harcama alışkanlıklarını, yapılan yatırımları ve en önemlisi, diğer eşten mal kaçırma amacıyla yapılmış şüpheli işlemleri ortaya çıkarabilecek en somut delillerdir.  

Bu makalenin amacı, boşanma sürecinde banka hesaplarının incelenmesine ilişkin hukuki süreci, Türk Medeni Kanunu (TMK) ve güncel Yargıtay içtihatları ışığında, tüm detaylarıyla açıklamaktır. “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusunun net cevabını verirken, bu incelemenin temelini oluşturan yasal mal rejimi, mal varlıklarının sınıflandırılması, mal kaçırma (katılma alacağını azaltma kastı) gibi kritik konuları da aydınlatacağız. Süreçteki yaygın yanlış anlamaları düzelterek, haklarınızı korumanız için size yol gösterecek kapsamlı bir hukuki rehber sunmayı hedefliyoruz.

Unutulmamalıdır ki, bu rehber genel bilgilendirme amacı taşısa da, her boşanma davası kendine özgü dinamiklere sahiptir. Bu nedenle, sürecin en başından itibaren uzman bir boşanma avukatının rehberliğinde hareket etmek, telafisi mümkün olmayan hak kayıplarını önlemek adına atılacak en doğru adımdır.  

Türkiye’deki Yasal Mal Rejimi ve Varlık Sınıflandırması

Banka hesaplarının neden ve nasıl incelendiğini anlamak için öncelikle Türk hukuk sisteminin evlilik birliği içindeki mal varlıklarına nasıl yaklaştığını bilmek gerekir. Bu yaklaşımın temelini, yasal mal rejimi olan “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” ve bu rejim kapsamındaki “kişisel mal” ile “edinilmiş mal” ayrımı oluşturur.

Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Medeni Kanunu ile birlikte, eşler arasında yasal mal rejimi olarak “edinilmiş mallara katılma rejimi” kabul edilmiştir. Eğer eşler evlilik öncesinde veya evlilik sırasında noter aracılığıyla farklı bir mal rejimi sözleşmesi (örneğin mal ayrılığı veya mal ortaklığı) yapmamışlarsa, bu rejim otomatik olarak uygulanır. Bu rejim, 1 Ocak 2002’den sonra yapılan evliliklerin tamamı için geçerli olduğu gibi, bu tarihten önce evlenmiş çiftlerin de 1 Ocak 2002’den sonra edindikleri mallar için geçerlidir.  

Bu rejimin temel felsefesi son derece açıktır: Evlilik birliği süresince, eşlerin “emeği” karşılığında elde ettikleri tüm mal varlığı değerleri ortak kabul edilir ve boşanma durumunda, kusur oranına bakılmaksızın, kural olarak yarı yarıya paylaşılır. Bu ilke, banka hesaplarındaki birikimlerin neden titizlikle incelendiğinin hukuki temelini oluşturur.  

Varlıklarınızın Tasnifi: Kişisel Mal ve Edinilmiş Mal Ayrımı

Mal paylaşımı davasında mahkeme, öncelikle eşlerin tüm mal varlıklarını iki ana kategoriye ayırır: kişisel mallar ve edinilmiş mallar. Bu ayrım, hangi varlıkların paylaşıma tabi tutulacağını belirlediği için davanın en kritik aşamasıdır.

Kişisel Mallarınız (Paylaşılmayanlar – TMK m. 220)

Bunlar, yalnızca size ait olan ve mal paylaşımına dahil edilmeyen varlıklardır. Kanunda sınırlı sayıda sayılmışlardır:

• Evlilik Öncesi Sahip Olunan Mallar: Evlenmeden önce adınıza kayıtlı olan her türlü mal varlığı (bankadaki nakit para, ev, araba, hisse senedi vb.) sizin kişisel malınızdır.  
• Miras Yoluyla Gelen Mallar: Evlilik birliği devam ederken dahi tarafınıza miras yoluyla intikal eden her türlü para, mülk veya diğer değerler kişisel malınız sayılır.  
• Karşılıksız Kazandırmalar: Ailenizden veya üçüncü kişilerden size yapılan bağışlar (hibe) bu kategoriye girer. Örneğin, babanızın ev almanız için size karşılıksız olarak verdiği para kişisel malınızdır.  
• Manevi Tazminat Alacakları: Bir haksız fiil sonucu kazandığınız manevi tazminat, şahsınıza sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan kişisel mal kabul edilir.  
• Kişisel Kullanıma Özgü Eşyalar: Giysileriniz, takılarınız gibi sadece sizin tarafınızdan kullanılan eşyalar kişisel maldır. Ancak Yargıtay, yatırım amacıyla alınan (örneğin, çok sayıda bilezik, Cumhuriyet altını vb.) ziynet eşyalarını bu kapsamın dışında tutabilmektedir.  
• Kişisel Malların Yerine Geçen Değerler (İkame Değer): Kişisel malınız olan bir varlığı satıp, yerine başka bir mal alırsanız, bu yeni mal da kişisel mal sayılır. Örneğin, evlenmeden önce sahip olduğunuz bir arabayı satıp parasıyla yeni bir araba alırsanız, bu yeni araba da kişisel malınız olmaya devam eder.  

Edinilmiş Mallar (Yarı Yarıya Paylaşılanlar – TMK m. 219)

Bunlar, evlilik birliğinin ortak emeği ve çabasıyla elde edilen ve paylaşımın ana konusunu oluşturan varlıklardır:

• Çalışmanın Karşılığı Olan Edinimler: Eşlerin maaşları, primleri, ikramiyeleri, fazla mesai ücretleri, kıdem ve ihbar tazminatları gibi çalışmaları karşılığında elde ettikleri tüm gelirler edinilmiş maldır.  
• Banka Hesaplarındaki Birikimler: Evlilik süresince maaşlardan veya diğer gelirlerden artırılarak banka hesaplarında biriktirilen paralar, en tipik edinilmiş mal örneğidir.  
• Kişisel Malların Gelirleri: Bu nokta, en çok gözden kaçırılan ancak en kritik detaylardan biridir. Kişisel malın kendisi paylaşıma tabi olmasa da, o malın evlilik süresince getirdiği gelirler edinilmiş maldır ve paylaşılır. Örneğin:
  • Evlenmeden önce sahip olduğunuz bir dairenin, evlilik boyunca elde edilen kira gelirleri.  
  • Bekarlık döneminizden kalan banka hesabınızdaki paranın, evlilik süresince işleyen faiz geliri.  
  • Size miras kalan bir tarladan elde edilen tarımsal ürünlerin satış geliri.  
• Sosyal Güvenlik veya Sosyal Yardım Kurumu Ödemeleri: Emekli maaşı, maluliyet aylığı gibi ödemeler bu kapsama girer.  
• Şirket Gelirleri ve Kar Payları: Eşlerden birine ait şirketin hisseleri kişisel mal olsa dahi, bu şirketin evlilik süresince elde ettiği ve dağıtılan veya dağıtılabilir durumdaki kar payları (temettü) edinilmiş mal olarak kabul edilir ve paylaşıma tabidir.  

İspat Yükümlülüğü: “Bu Mal Benimdir” Demenin Hukuki Karşılığı (TMK m. 222)

Mal paylaşımı hukukunda altın bir kural vardır: “Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir”. Bu, “edinilmiş mal karinesi” olarak bilinir ve ispat yükünün kimde olduğunu belirler. Anlamı şudur: Bir mal varlığının kişisel mal olduğunu ve paylaşıma dahil edilmemesi gerektiğini iddia eden eş, bu iddiasını somut ve geçerli delillerle ispatlamak zorundadır. İspat edilemediği takdirde, mahkeme o malı edinilmiş mal olarak kabul edecek ve paylaşıma dahil edecektir.  

Bu kuralın en önemli sonucu, kişisel malların evlilik birliği içindeki edinilmiş mallarla karıştırılmaması gerektiğidir. Örneğin, size miras kalan 500.000 TL’yi, eşinizle ortak kullandığınız ve maaşlarınızın yattığı bir banka hesabına yatırırsanız, yıllar içinde yapılan yüzlerce işlem (para giriş-çıkışları, fatura ödemeleri, harcamalar) sonucunda bu 500.000 TL’nin izini sürmek ve onun kişisel mal olduğunu ispatlamak neredeyse imkansız hale gelebilir. Mahkeme, bu durumda hesaptaki paranın tamamını, kaynağı ayırt edilemediği için edinilmiş mal olarak değerlendirme eğiliminde olacaktır. Bu nedenle, miras veya bağış gibi kişisel nitelikteki fonların, mutlaka ayrı bir banka hesabında tutulması ve evliliğin ortak harcamaları için kullanılmaması, hakların korunması açısından hayati önem taşır.  

Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir?

Boşanma sürecindeki müvekkillerin en sık sorduğu ve en çok kafa karışıklığı yaratan konu, banka hesaplarının geriye dönük olarak ne kadarlık bir süre için incelenebileceğidir. Bu konuda “5 yıl geriye bakılır”, “10 yıl sınırı var” gibi yaygın ancak hukuken hatalı bilgiler dolaşmaktadır. Konuyu netleştirmek için iki temel kavramı birbirinden ayırmak gerekir: mal varlığı inceleme dönemi ve mal paylaşımı davası açma süresi.

Kanunda Belirtilen Bir “Yıl” Sınırı Yoktur

Müvekkillerimizin en sık sorduğu soru olan “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusunun cevabı, kanunda belirli bir yıl sınırı olmamasıdır. Banka hesaplarının ve diğer mal varlıklarının incelenmesi için kanunda belirtilmiş 5, 10 veya başka bir “yıl” sınırı bulunmamaktadır. İncelenecek dönem, eşler arasında geçerli olan yasal mal rejiminin süresi ile belirlenir. Bu süre, mal rejiminin başlangıcından sona erdiği ana kadar olan tüm zaman dilimini kapsar.

• Başlangıç Tarihi:
  • Eğer 1 Ocak 2002’den sonra evlendiyseniz, inceleme dönemi evlilik tarihinizden başlar.
  • Eğer 1 Ocak 2002’den önce evlendiyseniz, bu tarihten önceki mallarınız mal ayrılığı rejimine tabi olduğundan, edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında yapılacak inceleme 1 Ocak 2002 tarihinden başlar.  
• Bitiş Tarihi:
  • Bu, hukuki olarak en kritik noktadır. Eşler arasındaki mal rejimi, boşanma kararının kesinleştiği tarihte değil, boşanma davasının açıldığı tarihte sona erer. Mahkeme, mal paylaşımı için bu tarihi “fotoğrafın çekildiği an” olarak kabul eder. Yani, boşanma davasının açıldığı gün itibarıyla mevcut olan tüm edinilmiş mallar (ve aşağıda açıklanacak olan mal kaçırma kapsamındaki değerler) paylaşıma dahil edilir. Dava açıldıktan sonra edinilen mallar ise kişisel mal sayılır ve paylaşıma girmez.  

10 Yıllık Süre Nereden Geliyor?

Kamuoyunda sıkça duyulan 10 yıllık süre, mal varlığı incelemesinin geriye dönük sınırı değil, mal paylaşımı davası açmak için tanınan zamanaşımı süresidir. Bu iki kavram arasındaki fark hayati öneme sahiptir.  

• Dava Açma Zamanaşımı: Boşanma kararınız mahkeme tarafından verildikten ve tüm temyiz süreçleri tamamlandıktan sonra kesinleşir. İşte bu kesinleşme tarihinden itibaren, mal paylaşımı (katılma alacağı) davası açmak için 10 yıllık bir hak düşürücü süreniz başlar. Bu süre içinde dava açmazsanız, mal paylaşımı talep etme hakkınızı kaybedersiniz.  

Örnekle açıklamak gerekirse: 15 Haziran 2005’te evlendiniz. Boşanma davasını 10 Şubat 2023’te açtınız. Boşanma kararınız ise 1 Mart 2024’te kesinleşti.

• İncelenecek Dönem: Mahkeme, banka hesaplarınızı ve diğer mal varlıklarınızı 15 Haziran 2005 ile 10 Şubat 2023 tarihleri arasında inceleyecektir.
• Dava Açma Süreniz: Mal paylaşımı davası açmak için son tarihiniz 1 Mart 2034 olacaktır.

Bu iki önemli zaman çizelgesini daha net anlamak için aşağıdaki tabloyu inceleyebilirsiniz.

Kavram (Concept)	Mal Varlığı İnceleme Dönemi (Asset Investigation Period)	Mal Paylaşımı Davası Açma Süresi (Lawsuit Filing Deadline)
Tanımı (Definition)	Evlilik birliği içinde hangi varlıkların ortak olduğunu belirlemek için banka hesaplarının ve diğer mal varlıklarının incelendiği zaman aralığıdır.	Boşanma kesinleştikten sonra, mal paylaşımı talebiyle mahkemeye başvurmak için tanınan yasal süredir.
Başlangıç Tarihi (Starts On)	Evlilik tarihi (veya 01.01.2002)	Boşanma kararının kesinleştiği tarih.
Bitiş Tarihi (Ends On)	Boşanma davasının açıldığı tarih.	Boşanma kararının kesinleşmesinden 10 yıl sonra.
Hukuki Dayanak (Legal Basis)	TMK m. 225	Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları (TBK m. 146’ya atfen)

Eşten Mal Kaçırma ve Hukuki Sonuçları (TMK m. 229)

Boşanma sürecinde en büyük endişelerden biri, eşlerden birinin ortak mal varlığını azaltarak diğer eşin alacağı payı düşürmeye çalışmasıdır. Hukuk sistemimiz bu tür kötü niyetli eylemlere karşı koruma sağlamaktadır. Bu korumanın yasal dayanağı, Türk Medeni Kanunu’nun 229. maddesinde düzenlenen “katılma alacağını azaltma kastı” kavramıdır. Mal kaçırma girişimleri, “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusunun cevabını doğrudan etkiler, çünkü kötü niyetli devirler için inceleme süresini tüm evlilik birliğine yayabilir.

Katılma Alacağını Azaltma Kastı Nedir?

Bu kavram, bir eşin, boşanma sonrası yapılacak mal paylaşımında diğer eşe daha az pay ödemek amacıyla, evlilik birliği devam ederken mal varlığı değerlerini bilinçli olarak elden çıkarması veya devretmesi anlamına gelir. Mahkeme, bu kastın varlığını tespit ettiğinde, sanki o mal hiç elden çıkarılmamış gibi işlem yapar.  

Mahkemenin Mercek Altına Aldığı Şüpheli İşlemler

TMK m. 229, mal kaçırma olarak değerlendirilebilecek işlemleri iki ana kurala bağlar:

• Kural 1: Boşanmadan Önceki Son 1 Yıl (TMK m. 229/1): Kanun, boşanma davasının açılmasından önceki bir yıl içinde, diğer eşin rızası olmaksızın yapılan karşılıksız kazandırmaları (bağış, hibe vb.) kural olarak kötü niyetli kabul eder. Olağan hediyeleşmeler bu kuralın dışındadır. Bu durumda ispat yükü yer değiştirir; yani işlemi yapan eş, bu devrin mal kaçırma amacıyla yapılmadığını kanıtlamak zorunda kalır.  
• Kural 2: Evlilik Süresince Herhangi Bir Zaman (TMK m. 229/2): Bu, daha geniş kapsamlı ve güçlü bir kuraldır. Buna göre, evlilik birliğinin devam ettiği herhangi bir zamanda yapılan bir devir veya işlemin, diğer eşin katılma alacağını azaltma kastıyla yapıldığı ispatlanırsa, bu işlem de mal paylaşımı hesabına dahil edilir. Bu kural, kötü niyetli devirler için geriye dönük inceleme süresini fiilen   tüm evlilik süresine yaymaktadır. Yargıtay, boşanmadan 3 yıl, hatta daha uzun süre önce yapılmış işlemleri dahi, somut olayın koşullarında mal kaçırma kastı tespit ederse, tasfiyeye dahil edebilmektedir.  

İspat Yöntemleri ve Banka Kayıtlarının Rolü

Mal kaçırma kastını ispatlamak, genellikle doğrudan delillerle mümkün olmaz. Bu nedenle mahkeme, dolaylı delillere ve hayatın olağan akışına bakar. Banka kayıtları, bu kastı ortaya koyan en önemli delil kaynağıdır :  

• Boşanma davası arefesinde veya eşler arasında sorunlar başladıktan sonra banka hesaplarından ani ve büyük miktarlarda nakit çekilmesi.  
• Eşin anne-babası, kardeşi veya yakın arkadaşı gibi üçüncü kişilere yapılan ve makul bir gerekçesi açıklanamayan para transferleri.
• Bir mal varlığının (araba, ev vb.) piyasa değerinin çok altında bir bedelle satılması ve bu satıştan elde edilen paranın akıbetinin belirsiz olması.
• Diğer eşin haberi olmadan sistematik olarak para biriktirilen gizli banka hesaplarının ortaya çıkması.

Banka kayıtları bu şüpheli işlemleri somut olarak gösterir. Bu verileri hukuki bir argüman çerçevesinde sunarak mahkemeyi mal kaçırma kastının varlığına ikna etmek ise uzman bir avukatın görevidir.

Eklenecek Değerler

Mahkeme, bir işlemin mal kaçırma amacıyla yapıldığına kanaat getirdiğinde, o işlemi iptal etmez veya devredilen malın üçüncü kişiden geri alınmasına karar vermez. Bunun yerine, “eklenecek değerler” adı verilen bir hukuki yöntem uygular. Bu yönteme göre, kaçırılan malın tasfiye anındaki (karara en yakın tarihteki) güncel piyasa değeri hesaplanır ve bu değer, malı devreden eşin mal varlığına kağıt üzerinde eklenir.  

Örneğin, eşiniz mal paylaşımından kaçırmak için 2.000.000 TL değerindeki bir arsayı kardeşine 100.000 TL’ye satmış olsun. Mahkeme bu işlemi mal kaçırma olarak değerlendirirse, arsanın güncel değeri olan 2.000.000 TL’yi eşinizin edinilmiş mallarına ekler. Bu durumda, sizin katılma alacağınız bu 2.000.000 TL’nin yarısı, yani 1.000.000 TL oranında artmış olur. Eğer malı kaçıran eşin diğer mal varlıkları bu alacağı karşılamaya yetmezse, TMK m. 241 uyarınca, belirli koşullar altında malı devralan üçüncü kişiye karşı (bu örnekte kardeşe) eksik kalan miktar için ayrı bir dava açma hakkı doğabilir.  

Banka Kayıtları Adım Adım Nasıl İncelenir?

Banka hesaplarının incelenmesi, mahkemede belirli usul kurallarına göre işleyen, titiz bir süreçtir. Peki, mahkeme “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusunu yanıtlarken bu incelemeyi pratikte nasıl yapar? Bu süreç, talepten raporlamaya kadar birkaç temel adımdan oluşur.

• Adım 1: Talep ve Delil Sunma Her şeyden önce, eşinizin banka hesaplarının incelenmesini mahkemeden sizin talep etmeniz gerekir. Bu talep, boşanma davasıyla birlikte açılan mal paylaşımı davasının dilekçesinde (dava dilekçesi) veya daha sonra sunulacak delil listesinde (delil dilekçesi) açıkça belirtilmelidir. Delilleriniz arasında “banka kayıtları”, “hesap dökümleri” gibi ifadelere yer vermeniz ve hangi bankalardaki hesapların incelenmesini istediğinizi belirtmeniz önemlidir.  
• Adım 2: Mahkemenin Müzekkere Yazması Talebiniz üzerine mahkeme, ilgili bankaların genel müdürlüklerine resmi bir yazı olan “müzekkere” gönderir. Bu müzekkere ile eşinizin o bankadaki tüm vadeli, vadesiz, döviz, altın, yatırım hesapları gibi mevcut ve geçmişe dönük tüm hesap hareketlerinin dökümünü talep eder. Eğer eşinizin hangi bankalarda hesabı olduğunu bilmiyorsanız, mahkeme Türkiye Bankalar Birliği’ne (TBB) veya Merkezi Kayıt Kuruluşu’na (MKK) müzekkere yazarak eşinizin çalıştığı tüm banka ve finans kurumlarının listesini isteyebilir. Bankalar, mahkemenin bu talebine yasal olarak cevap vermek zorundadır.  
• Adım 3: Bilirkişi Atanması (The Expert Witness) Bankalardan gelen yüzlerce, hatta binlerce sayfalık ham hesap dökümünü bir hakimin tek tek inceleyip hukuki ve finansal sonuçlar çıkarması pratik olarak mümkün değildir. Bu nedenle, bu aşamada mahkeme dosyayı bir uzmana, yani “bilirkişiye” gönderir. Mal paylaşımı davalarında bilirkişi genellikle alanında uzman bir mali müşavir veya bankacıdır. Bilirkişinin görevi şunlardır :
  • Gelen tüm banka kayıtlarını ve finansal belgeleri detaylıca incelemek.
  • Para akışını takip ederek önemli giriş ve çıkışları tespit etmek.
  • Sunulan deliller (miras belgesi, satış sözleşmesi vb.) ışığında, hesaplardaki paranın hangisinin kişisel, hangisinin edinilmiş mal olduğunu ayrıştırmak.
  • Avukatınızın işaret ettiği şüpheli işlemleri (mal kaçırma iddialarını) özellikle incelemek.
  • Tüm hesaplamaları yaparak her bir eşin edinilmiş malını, kişisel malını ve nihayetinde paylaşılacak olan “artık değeri” belirlemek.
  • Tüm bu bulgularını gerekçeli ve detaylı bir rapor halinde mahkemeye sunmak.
• Adım 4: Bilirkişi Raporu ve İtiraz Hakkı Bilirkişi raporunu tamamlayıp mahkemeye sunduktan sonra, raporun bir örneği tarafların avukatlarına tebliğ edilir. Bu, davanın en kritik aşamalarından biridir. Raporun size tebliğ edildiği tarihten itibaren, genellikle   iki haftalık kesin bir süre içinde rapora karşı yazılı itirazlarınızı sunma hakkınız vardır. Bu süre hak düşürücüdür, yani kaçırılması halinde itiraz hakkınızı kaybedersiniz.   Deneyimli bir avukat, bilirkişi raporunu en ince detayına kadar inceler; yapılan hesaplama hatalarını, gözden kaçırılan delilleri veya hatalı hukuki varsayımları (örneğin, kişisel bir malın edinilmiş mal olarak kabul edilmesi) tespit eder. Güçlü ve gerekçeli bir itiraz dilekçesi, hakimi ek rapor almaya, rapordaki hataları düzelttirmeye ve hatta çelişkilerin giderilmesi için yeni bir bilirkişi atamaya yöneltebilir. Bu aşamada profesyonel destek almak, davanın lehinize sonuçlanması için büyük fark yaratabilir.  

Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye Dönük İncelenir? Sıkça Sorulan Sorular

Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir konusunda 10 yıl sınırı olduğu doğru mu?

Bu, sıkça karıştırılan bir konudur. 10 yıllık süre, banka hesaplarının geriye dönük ne kadar inceleneceği ile ilgili değildir. Bu süre, boşanma kararınız kesinleştikten sonra mal paylaşımı davası açmak için sahip olduğunuz yasal zamanaşımı süresidir. Banka hesaplarının incelenmesi ise, evliliğinizin başlangıcından (veya 1 Ocak 2002’den) boşanma davasının açıldığı tarihe kadar olan tüm süreyi kapsar; bu konuda kanuni bir yıl sınırı yoktur.  

Miras kalan param banka hesabıma yattı, bu para paylaşılır mı?

Miras yoluyla size intikal eden paranın anaparası, sizin kişisel malınızdır ve paylaşıma tabi değildir. Ancak bunu ispat etme yükümlülüğü size aittir. En sağlam ispat yolu, veraset ilamı (mirasçılık belgesi) ile birlikte paranın miras bırakanın hesabından doğrudan sizin ayrı ve kişisel bir hesabınıza transfer edildiğini gösteren banka dekontudur. Eğer bu parayı, maaşınızın yattığı veya ortak harcamaların yapıldığı bir hesaba karıştırırsanız, paranın kişisel mal niteliğini ispatlamanız zorlaşır ve mahkeme tarafından edinilmiş mal olarak kabul edilme riski doğar. Ayrıca, bu miras parasının evlilik süresince bankada kalarak getirdiği faiz geliri, edinilmiş mal sayılır ve bu gelirin yarısı üzerinde diğer eşin hakkı bulunur.  

Evlenmeden önce biriktirdiğim para kişisel malım mıdır? Bu paranın faiz geliri ne olacak?

Evet, evlilik öncesi birikimleriniz sizin kişisel malınızdır ve paylaşıma dahil edilmez. Ancak tıpkı miras gibi, bu paranın evlilik süresince bankada işlemesiyle elde edilen faiz geliri, edinilmiş mal kabul edilir ve bu gelirin yarısı diğer eşe aittir.  

Eşim boşanacağımızı anlayınca bankadaki ortak hesabı boşalttı. Haklarım nelerdir?

Bu durum, TMK m. 229 kapsamında “katılma alacağını azaltma kastı” ile yapılmış bir işlem olarak değerlendirilme potansiyeli çok yüksek olan klasik bir mal kaçırma eylemidir. Mahkeme, bankadan hesap dökümlerini isteyerek bu işlemi tespit edecektir. Bilirkişi raporunda, eşinizin çektiği bu para sanki hala hesapta mevcutmuş gibi onun mal varlığına “eklenecek değer” olarak dahil edilir. Sonuç olarak, çekilen paranın yarısı üzerindeki alacak hakkınız korunmuş olur ve bu tutarı eşinizden talep edebilirsiniz.  

Kripto para yatırımları mal paylaşımına dahil edilir mi?

Evet, edilir. Kripto paraların merkeziyetsiz yapısı ve takibinin zor olması nedeniyle hukuki statüsü tartışmalı olsa da, Türk mahkemeleri evlilik birliği içinde, ortak gelirlerle (edinilmiş mallarla) alınan kripto varlıkları da paylaşıma tabi bir mal varlığı değeri olarak kabul etmektedir. Özellikle Türkiye’de yerleşik ve kullanıcı kimlik bilgilerini (KYC) saklamakla yükümlü kripto para borsaları (örneğin, BTCTürk, Paribu) nezdindeki varlıkların tespiti, mahkemenin bu borsalara yazacağı müzekkereler ile mümkündür. Mal varlığını kripto paralara aktararak gizlemeye çalışmak, tespiti halinde mal kaçırma olarak değerlendirilecek riskli bir eylemdir.  

Şirket gelirleri ve hisseleri nasıl paylaşılır?

Bu konu, mal paylaşımı davalarının en teknik ve karmaşık alanlarından biridir. Temel prensipler şunlardır:

• Şirketin Tüzel Kişiliği Ayrıdır: Mahkeme, eşin ortağı olduğu şirketin banka hesaplarına, gayrimenkullerine veya araçlarına doğrudan tedbir koyamaz veya bunları paylaştıramaz. Şirket, eşlerden ayrı bir tüzel kişiliktir.  
• Hisselerin Durumu: Eğer şirket evlilikten önce kurulmuşsa veya hisseler eşe miras/bağış yoluyla geçmişse, bu hisseler onun kişisel malıdır. Ancak şirket evlilik birliği içinde ortak birikimlerle kurulmuş veya hisseleri bu birikimlerle satın alınmışsa, hisselerin kendisi de edinilmiş mal sayılır.  
• Asıl Paylaşılan Gelirdir: Hisselerin mülkiyeti kimde olursa olsun, asıl önemli olan şirketin evlilik süresince elde ettiği kar payı, temettü ve dağıtılabilir diğer gelirlerdir. Bu gelirler, kişisel malın geliri niteliğinde olduğundan, edinilmiş mal kabul edilir ve diğer eş bu gelirin yarısı üzerinde hak iddia edebilir. Mahkeme, bu değeri tespit etmek için şirketin ticari defterleri ve mali tabloları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptıracaktır.  

Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye Dönük İncelenir? Sonuç

Bu kapsamlı rehberin de ortaya koyduğu gibi, “Boşanmada Banka Hesapları Kaç Yıl Geriye İncelenebilir” sorusunun yanıtı, davanızın özel koşullarına göre değişen, son derece teknik bir hukuki mücadeledir. En küçük bir usul hatası veya gözden kaçırılan bir delil, telafisi mümkün olmayan maddi kayıplara yol açabilir. Bu zorlu süreçte haklarınızı korumak ve adil bir sonuca ulaşmak için uzman bir İstanbul Boşanma Avukatı ile çalışmak, yapacağınız en doğru yatırımdır. Deneyimli bir avukatın temel görevleri şunlardır:

• Strateji Geliştirme: Davanın en başında mal varlıklarınızı doğru bir şekilde analiz ederek hangilerinin kişisel, hangilerinin edinilmiş mal olduğunu tespit eder ve buna göre bir dava stratejisi oluşturur.
• Delil Toplama: Mahkemeden tüm banka kayıtlarının, tapu ve trafik sicil bilgilerinin, şirket belgelerinin eksiksiz ve doğru bir şekilde talep edilmesini sağlar.  
• Bilirkişi Sürecini Yönetme: Atanan bilirkişiye dosyadaki kritik noktaları ve şüpheli işlemleri izah eder, hazırlanan raporu titizlikle analiz ederek lehinize olan hususları vurgular ve aleyhinize olan hatalı tespitlere karşı süresi içinde güçlü ve gerekçeli itirazlar sunar.  
• Yargıtay Bilgisi: Yüksek Mahkeme’nin mal kaçırma, kişisel malların ispatı ve şirket gelirlerinin tasfiyesi gibi konulardaki en güncel kararlarını emsal göstererek mahkeme nezdinde iddialarınızı güçlendirir.
• Hak Kaybını Önleme: Dava açma zamanaşımı gibi kritik sürelere riayet ederek ve tüm usuli işlemleri eksiksiz yerine getirerek haklarınızı güvence altına alır.  

Finansal geleceğinizi güvence altına almak ve sürecin her aşamasında doğru adımları atmak için profesyonel hukuki destek almanız şarttır. Alanında yetkin bir İstanbul Boşanma Avukatı, delillerin toplanmasından bilirkişi raporlarına itiraza kadar tüm teknik detayları sizin adınıza yöneterek hak kaybı yaşamanızı önleyecektir.