Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Ne Zaman Bağlanır

Boşanma Sonrası Babadan Kalan Maaş

Türkiye’nin sosyal güvenlik sistemi, sigortalıların vefatı durumunda geride kalan hak sahiplerini korumak amacıyla çeşitli mekanizmalar sunmaktadır. Bu mekanizmaların en önemlilerinden biri, halk arasında dul ve yetim aylığı olarak bilinen, yasal adıyla ölüm aylığıdır. Bu aylık, vefat eden sigortalının prim ödemeleriyle oluşturduğu güvencenin, hayatını kaybettikten sonra ailesine bir nebze olsun finansal destek sağlamasını amaçlar. Boşanmış bir kız çocuğu için vefat eden babasından kalan maaşı talep etme hakkı, sıkça yanlış anlaşılan veya bilinmeyen, ancak son derece önemli bir yasal haktır. Bu rehber, boşandıktan sonra baba maaşı ne zaman bağlanır sorusunun tüm hukuki detaylarını, şartlarını ve başvuru süreçlerini potansiyel müvekkiller için aydınlatmak üzere hazırlanmıştır.

Bu hak, bir yasal boşluk veya sistemin istismarı değil, aksine bilinçli bir sosyal politika tercihinin sonucudur. Hukuk sistemi, boşanma eylemini, kız çocuğunun medeni durumu açısından bir nevi “sıfırlama” olarak kabul eder. Evlilik birliğinin sağladığı ekonomik ve sosyal güvence boşanmayla ortadan kalktığında, kız çocuğu yasal olarak yeniden “bekâr” statüsüne döner ve bu durum, onu vefat eden ebeveyninin sosyal güvenlik hakları açısından, hiç evlenmemiş bir kız çocuğu ile benzer bir konuma getirir. Bu çerçevede, boşandıktan sonra baba maaşı talep etmek, kanun koyucunun öngördüğü ve güvence altına aldığı meşru bir haktır. Bu makale, bu hakkın tüm detaylarını, şartlarını, başvuru süreçlerini ve potansiyel risklerini hukuki bir perspektifle ele alacaktır.

Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Almanın Temel Şartları Nelerdir?

Boşandıktan sonra baba maaşı bağlanabilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından aranan şartlar, iki aşamalı bir yeterlilik testine tabidir. İlk olarak, vefat eden babanın (sigortalının) ölüm aylığı bağlanabilmesi için gerekli sigortalılık koşullarını sağlamış olması gerekir. İkinci olarak ise, başvuru yapan boşanmış kız çocuğunun (hak sahibinin) yasada belirtilen özel şartları taşıması zorunludur. Bu iki koşuldan herhangi birinin eksik olması, başvurunun reddedilmesine neden olacaktır.

Vefat Eden Babanın Sigortalılık Durumu

Herhangi bir hak sahibi için ölüm aylığı talebinin temelini, vefat eden sigortalının çalışma hayatı boyunca sisteme yaptığı katkı oluşturur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca, vefat eden babanın aşağıdaki sigortalılık şartlarından en az birini yerine getirmiş olması gerekmektedir:

• Asgari Prim Günü Şartı: Vefat tarihinde, en az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması. Bu, en temel ve yaygın yeterlilik koşuludur.
• 4/1-a (SSK) Sigortalıları İçin Alternatif Şart: Eğer baba, 4/1-a (eski adıyla SSK) kapsamında sigortalı ise, her türlü borçlanma süreleri hariç olmak üzere, en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplamda 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olması da yeterli kabul edilir. Bu düzenleme, uzun süredir sigorta sisteminde olan ancak prim günü sayısı daha az olan kişilerin hak sahiplerini korumayı amaçlayan bir sosyal güvenlik ağı işlevi görür.
• Emekli veya Malul Olma Durumu: Vefat eden baba, halihazırda malullük veya yaşlılık aylığı almaktayken vefat etmişse, hak sahiplerine aylık bağlanması için başka bir prim gün şartı aranmaz.
• Bağ-Kur (4/b) Sigortalıları İçin Önemli Not: Kendi nam ve hesabına çalışan (Bağ-Kur’lu) sigortalıların hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için, vefat eden sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil olmak üzere prime ilişkin hiçbir borcunun bulunmaması şarttır. Borç olması durumunda, aylık bağlanmadan önce bu borcun tamamen ödenmesi gerekmektedir.

Bu iki katmanlı yeterlilik yapısı, sistemin hem uzun vadeli ve istikrarlı katkıları ödüllendirdiğini hem de belirli bir süre sisteme dahil olmuş ancak çeşitli nedenlerle yüksek prim gününe ulaşamamış sigortalıların aileleri için bir güvence sağladığını göstermektedir.

Boşanmış Kız Çocuğu İçin Aranan Üçlü Şart

Vefat eden babanın sigortalılık koşullarını sağladığı tespit edildikten sonra, başvuruyu yapan boşanmış kız çocuğunun da aşağıdaki üç temel şartı aynı anda taşıması gerekmektedir:

1. Medeni Durum Şartı: Başvuru sahibinin evli olmaması zorunludur. Bu kapsamda, bekâr, boşanmış veya dul kalmış kız çocukları hak sahibi olarak kabul edilir. Aylık bağlandıktan sonra yeniden evlenilmesi durumunda, evlilik tarihini takip eden ay başından itibaren aylık kesilir.
2. Sigortalılık Durumu Şartı: Hak sahibinin, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalışmıyor olması gerekir. Kanundaki ifade “Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri hariç Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmıyor olmaları” şeklindedir. Bu istisnalar, çıraklar, stajyerler gibi sadece kısa vadeli sigorta kollarına (iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık) tabi olanları kapsar ve bu durumlar yetim aylığı almaya engel değildir. Ancak, 4/a (SSK), 4/b (Bağ-Kur) veya 4/c (Emekli Sandığı) kapsamında tam zamanlı bir işte çalışmak, aylık bağlanmasına engeldir.
3. Gelir veya Aylık Almama Şartı: Hak sahibinin, kendi sigortalılığı nedeniyle bir gelir veya aylık (örneğin kendi emekli maaşı) almıyor olması şarttır.

Bu noktada, “çalışmama” koşulunun doğru anlaşılması kritik öneme sahiptir. Yasanın amacı, her türlü ekonomik faaliyeti engellemek değil, devletin zorunlu sosyal güvenlik sistemlerinden çifte menfaat sağlanmasını önlemektir. Nitekim, isteğe bağlı sigorta primi ödemek, vefat eden babadan yetim aylığı alınmasına engel teşkil etmez. Bu, bir kişinin hem babasından yetim aylığı alıp hem de kendi gelecekteki emekliliği için isteğe bağlı prim ödeyebileceği anlamına gelen son derece önemli bir ayrıntıdır.

Ayrıca, erkek çocukları için 18, lise öğrencisiyse 20, üniversite öğrencisiyse 25 gibi yaş ve öğrenim durumu sınırları bulunurken, kız çocukları için böyle bir yaş veya öğrenim şartı aranmamaktadır.³ Bu durum, yasanın tarihsel olarak kız çocuklarının finansal bağımlılığının evlilikle sona ereceği varsayımına dayandığını göstermektedir ve bu nedenle boşanmış bir kız çocuğu, yaşı ne olursa olsun bu haktan faydalanabilir.

Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Nasıl Bağlanır?

Yetim aylığı hakkı, otomatik olarak tesis edilen bir hak değildir; hak sahibinin usulüne uygun bir başvuru yapmasını gerektirir. Başvuru sürecinin eksiksiz ve doğru bir şekilde yönetilmesi, boşandıktan sonra baba maaşı ne zaman bağlanır sorusunun cevabını olumlu yönde hızlandıracak hayati bir adımdır.

Gerekli Belgelerin Hazırlanması

Başvuru sürecinin ilk ve en önemli adımı, gerekli tüm belgelerin titizlikle hazırlanmasıdır. SGK, başvuruları değerlendirirken tamamen resmi evrak üzerinden hareket eder ve eksik bir belge, sürecin durmasına veya uzamasına neden olabilir. Başvuru için temel olarak aşağıdaki belgeler gereklidir:

• Gelir/Aylık/Ödenek Talep Belgesi: Bu, SGK’dan temin edilen veya internet sitesinden indirilebilen standart başvuru formudur ve tüm sürecin resmi başlangıcını oluşturur.
• Vukuatlı Nüfus Kayıt Örneği: Başvuru sahibinin ve vefat eden babanın aile bağlarını gösteren, e-Devlet üzerinden veya Nüfus Müdürlüklerinden alınabilen resmi belgedir.
• Kesinleşmiş Boşanma Kararı: Boşanmanın yasal olarak tamamlandığını gösteren mahkeme ilamının “kesinleşme şerhi” içeren bir örneği.
• Nüfus Cüzdanı Fotokopisi: Başvuru sahibine ait kimlik belgesinin bir sureti.
• Banka Hesap Bilgileri: Aylığın yatırılacağı banka hesabına ait IBAN numarasını içeren bir belge veya cüzdan fotokopisi.
• Beyan ve Taahhüt Belgesi: Bazı durumlarda SGK, hak sahibinden aylık alma koşullarını taşıdığına ve durumundaki değişiklikleri bildireceğine dair bir beyan ve taahhüt belgesi isteyebilir.

Bu belgeler, SGK’nın hak sahipliğini ve yasal koşulların varlığını teyit etmesi için zorunludur. Başvuru dosyasının eksiksiz olması, hak sahibinin omuzlarındaki birincil sorumluluktur ve bu aşamada gösterilecek özen, sürecin geri kalanının sorunsuz ilerlemesini sağlar.

SGK’ya Başvurunun Yapılması ve Takibi

Hazırlanan başvuru dosyası, vefat eden babanın sigortalılık dosyasına göre ilgili Sosyal Güvenlik İl veya Merkez Müdürlüğü’ne şahsen veya posta yoluyla teslim edilir. Başvuru yapıldıktan sonra SGK, dosyayı incelemeye alır. Bu süreçte, vefat eden sigortalının prim günlerinin yeterliliği ve başvuru sahibinin koşulları taşıyıp taşımadığı kontrol edilir. Normal şartlar altında, başvuru sürecinin sonuçlanması ve aylığın bağlanması genellikle 1 ila 3 ay arasında sürmektedir. Başvurunun durumu e-Devlet üzerinden veya ilgili SGK müdürlüğünden takip edilebilir.

Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Ne Zaman Bağlanır ve Ödemeler Ne Zaman Başlar?

Başvurunun olumlu sonuçlanmasının ardından en çok merak edilen konu, ilk ödemenin ne zaman yapılacağı ve geçmişe dönük hakların alınıp alınamayacağıdır. Bu konuda kanun, hak sahiplerini koruyan net kurallar içermektedir ve boşandıktan sonra baba maaşı ne zaman bağlanır sorusunun en net cevabını oluşturur.

İlk Maaşın Ödenme Tarihi “Takip Eden Ay Başı” Kuralı

Yetim aylığının ne zaman bağlanacağı sorusunun yasal cevabı nettir: Aylık, hak sahipliği niteliğinin kazanıldığı tarihi takip eden ay başından itibaren başlar. Boşanmış bir kız çocuğu için “hak sahipliği niteliğinin kazanıldığı tarih”, boşanma kararının kesinleştiği tarihtir.

Örneğin, bir kişi 15 Nisan’da boşanmış ve babası daha önceden vefat etmişse, bu kişinin yetim aylığı hakkı 1 Mayıs itibarıyla başlar. Eğer başvurusunu Haziran ayında yapmış olsa bile, SGK işlemi tamamladığında maaşını 1 Mayıs’tan itibaren hesaplayarak öder. Bu noktada, hak sahipliğinin doğduğu tarih ile başvurunun yapıldığı tarihin farklı kavramlar olduğunu anlamak önemlidir. Başvuru tarihinin gecikmesi, hak sahipliğinin doğduğu tarihten itibaren biriken aylıkların kaybedilmesine neden olmaz; bu durum doğrudan geriye dönük ödeme hakkını doğurur.

Geriye Dönük Ödeme Hakkı ve 5 Yıllık Zamanaşımı

Sosyal güvenlik hakları konusunda en önemli güvencelerden biri, geriye dönük ödeme imkanıdır. Birçok hak sahibi, babasından maaş alma hakkı olduğunu yıllar sonra öğrenebilir. Bu durumda, geçmişe dönük tüm haklar kaybolmaz. Kanun, başvuru tarihinden geriye doğru en fazla 5 yıllık birikmiş aylığın toplu olarak ödenmesine imkan tanır.

Bu 5 yıllık süre, bir “hak düşürücü süre” değil, bir “zamanaşımı” süresidir. Aradaki fark şudur: Hak düşürücü sürede, süre dolduğunda hakkın kendisi ortadan kalkar. Zamanaşımında ise hakkın kendisi devam eder, ancak süreyi aşan kısmın talep edilme (dava etme) imkanı ortadan kalkar. Yani, bir kişi hakkını 10 yıl sonra öğrense bile başvuru yapabilir ve başvuru tarihinden geriye doğru 5 yıllık birikmiş maaşını alabilir, ancak 6. ila 10. yıllar arasındaki aylıklar zamanaşımına uğradığı için ödenmez. Bu 5 yıllık kural, hak sahipleri için önemli bir finansal güvence sağlarken, aynı zamanda hakkını öğrenen kişilerin vakit kaybetmeden başvuru yapması gerektiğini de ortaya koyar. Çünkü başvuruda gecikilen her ay, 5 yıl öncesine ait bir aylık hakkının potansiyel olarak kaybedilmesi anlamına gelir.

Muvazaalı Boşanma İddiası

Boşandıktan sonra baba maaşı alma sürecindeki en büyük risk ve en hassas konu, boşanmanın SGK tarafından “muvazaalı” olarak değerlendirilmesi ihtimalidir. Bu durum, sadece aylığın kesilmesine değil, aynı zamanda o güne kadar ödenen tüm paranın faiziyle birlikte geri istenmesine yol açabilir ki bu, potansiyel müvekkiller için en yıkıcı sonuçlardan biridir.

Muvazaalı Boşanma Nedir ve SGK Neden Araştırır?

Muvazaalı boşanma, tarafların hukuken boşanmalarına rağmen, evlilik birliğini fiilen devam ettirmeleri ve boşanmayı sadece SGK’dan aylık alabilmek amacıyla bir araç olarak kullanmalarıdır. SGK’nın bu konudaki yasal dayanağı, 5510 sayılı Kanun’un 56. maddesidir. Bu madde, “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir” hükmünü amirdir. SGK, sosyal güvenlik sisteminin mali dengesini korumak ve haksız ödemeleri önlemek amacıyla bu tür durumları titizlikle araştırmaktadır.

SGK Denetim Süreci Nasıl İşler?

SGK denetimleri genellikle bir ihbar üzerine başlar. Bu ihbarlar, komşular, akrabalar veya durumu bilen herhangi bir kişi tarafından ALO 170 hattı veya yazılı dilekçe ile yapılabilir. İhbar üzerine SGK denetmenleri (müfettişler) kapsamlı bir soruşturma başlatır. Bu soruşturma sürecinde aşağıdaki deliller toplanır:

• Adres Kayıtları: Boşanmış eşlerin MERNİS (Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi) kayıtlarında aynı adreste ikamet edip etmedikleri kontrol edilir.
• Çevre Soruşturması: Denetmenler, boşanmış eşlerin yaşadığı iddia edilen adreslere giderek komşular, apartman yöneticisi ve mahalle muhtarı ile görüşerek fiili yaşam durumunu sorgularlar.
• Sosyal ve Ekonomik Bağların İncelenmesi: Ortak banka hesapları, aynı adrese gelen faturalar, sosyal medya paylaşımları gibi birlikte yaşamaya işaret eden her türlü kanıt incelenir.
• Tanık Beyanları: Akrabaların ve diğer tanıkların ifadelerine başvurulabilir.

Yargıtay kararları, fiili birlikteliğin ispat yükünün SGK’da olduğunu belirtmekle birlikte, Kurumun bu tür dolaylı delillerle bu olguyu ispatlayabileceğini kabul etmektedir.

Muvazaalı Boşanma Tespitinin Hukuki Sonuçları

Soruşturma sonucunda boşanmış eşlerin fiilen birlikte yaşadığına kanaat getirilirse, bunun sonuçları son derece ağırdır:

1. Bağlanmış olan yetim aylığı derhal kesilir.
2. Aylığın bağlandığı ilk tarihten kesildiği tarihe kadar ödenen tüm tutarlar, “yersiz ödeme” olarak kabul edilir ve yasal faiziyle birlikte hak sahibinden geri talep edilir.
3. Geçmişte bu durum dolandırıcılık suçlamasıyla cezai soruşturmalara konu olabilirken, güncel Yargıtay kararları ve SGK uygulaması, konunun daha çok idari bir geri alım işlemi olarak ele alınması yönündedir.

Bu noktadaki en önemli hukuki nüans, SGK ve yargının odaklandığı konunun boşanmanın “niyeti” değil, boşanma sonrası “davranış” olmasıdır. Hukuken, mahkeme kararıyla gerçekleşen bir boşanmanın muvazaalı olduğu iddia edilemez. Ancak kanun, boşanmanın geçerliliğini değil, boşanma sonrasında “fiilen birlikte yaşama” olgusunu bir aylık kesme nedeni olarak düzenlemiştir. Bu nedenle, bu tür bir iddiaya karşı yapılacak savunma, “boşanma niyetimiz gerçekti” argümanından ziyade, “boşanma sonrasında fiilen ayrı hayatlar yaşadığımızı kanıtlayabiliriz” argümanı üzerine kurulmalıdır. Bu, savunma stratejisinin temelini oluşturur ve ispat yükünü somut delillere (ayrı kira sözleşmeleri, ayrı faturalar, ayrı sosyal çevreler vb.) yönlendirir.

Birden Fazla Aylık Almak Mümkün Mü? (Dul ve Yetim Aylığının Birlikte Alınması)

Hak sahiplerinin karşılaştığı en karmaşık durumlardan biri, hem vefat eden eşinden (dul aylığı) hem de vefat eden babasından (yetim aylığı) aylık alma hakkının olup olmadığıdır. Bu sorunun cevabı; vefat eden eşin ve babanın sigortalılık statülerine (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) ve vefat tarihlerinin 01.10.2008 sosyal güvenlik reformu öncesinde mi yoksa sonrasında mı olduğuna göre değişmektedir. Bu alan, hukuki uzmanlık gerektiren en teknik konulardan biridir.

Genel kurallar oldukça değişkendir. Örneğin, her iki vefat da 2008 öncesindeyse ve sigorta kurumları farklıysa genellikle iki aylık da alınabilir. Ancak her iki vefat da 2008 sonrasında ve aynı kurumdan ise, hak sahibinin yüksek olan aylığı tercih etmesi gerekir. Emekli Sandığı (4/c) iştirakçilerinin hak sahipleri genellikle daha avantajlı konumdadır ve farklı kurallara tabi olabilirler. Konunun karmaşıklığı nedeniyle, aşağıdaki tablo genel bir fikir vermesi amacıyla hazırlanmıştır, ancak her somut durumun bir uzman tarafından ayrıca değerlendirilmesi zorunludur.

Çift Aylık Hakkı Kontrol Tablosu

Vefat Eden Eşin Statüsü	Vefat Eden Babanın Statüsü	Her İki Vefat da 01.10.2008 Öncesi	Bir Vefat Önce, Bir Vefat Sonra	Her İki Vefat da 01.10.2008 Sonrası
SSK (4/a)	Bağ-Kur (4/b)	İki Aylık Alınır	İki Aylık Alınır	Yüksek Olan Tam, Düşük Olan Yarım Alınır [
SSK (4/a)	SSK (4/a)	İki Aylık Alınır	Yüksek Olan Tercih Edilir	Yüksek Olan Tercih Edilir
Emekli Sandığı (4/c)	SSK (4/a) veya Bağ-Kur (4/b)	İki Aylık Alınır	İki Aylık Alınır	İki Aylık Alınır
Bağ-Kur (4/b)	Bağ-Kur (4/b)	18 Yaş Sonrası Yüksek Olan Tercih Edilir	Yüksek Olan Tercih Edilir	Yüksek Olan Tercih Edilir

Başvurunun Reddedilmesi veya Aylığın Kesilmesi Durumunda İzlenecek Hukuki Yollar

SGK’nın yetim aylığı başvurusunu reddetmesi veya mevcut bir aylığı kesmesi, sürecin sonu anlamına gelmez. Hukuk sistemi, idarenin kararlarına karşı vatandaşların haklarını arayabilmesi için itiraz ve dava yolları öngörmüştür. Bu aşama, bir avukatın desteğinin en kritik olduğu yerdir.

SGK Kararına İdari İtiraz

Olumsuz bir kararın tebliğ edilmesinin ardından atılması gereken ilk adım, kararı veren SGK birimine karşı idari itirazda bulunmaktır. Bu itiraz, kararın yeniden gözden geçirilmesini talep eder. İtiraz için kanunda belirtilen süreler oldukça kısadır ve hak kaybı yaşamamak için kararın tebliğ edildiği tarihten itibaren hızla hareket etmek gerekir. Bazı durumlarda bu süre bir hafta gibi kısa olabilir.

İş Mahkemesinde Dava Açma Hakkı

İdari itirazın sonuçsuz kalması veya reddedilmesi durumunda, hak sahibi için yargı yolu açılır. SGK’nın işlemine karşı, işlemin iptali ve aylığın bağlanması talebiyle dava açılabilir.

• Görevli Mahkeme: Vefat eden sigortalının statüsü SSK (4/a) veya Bağ-Kur (4/b) ise görevli mahkeme İş Mahkemeleridir. Eğer vefat eden sigortalı Emekli Sandığı’na (4/c) tabi bir memur ise görevli mahkeme İdare Mahkemesi olacaktır.
• Dava Açma Süresi: SGK işlemlerine karşı dava açma hakkı genel olarak 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Ancak, geriye dönük aylık talepleri için 5 yıllık sınır geçerliliğini korur.

Yargı süreci, SGK’nın kararının hukuka uygunluğunu denetleyen en önemli mekanizmadır. Mahkemeler, SGK’nın yeterli ve inandırıcı delil olmadan, sadece şüpheye dayanarak aylık kesme işlemi yapmasını hukuka aykırı bulabilmektedir. Bu durum, SGK kararının nihai olmadığını ve güçlü bir hukuki argüman ve delillerle bu kararın mahkeme yoluyla iptal ettirilebileceğini göstermektedir. Bu süreç, bireylerin haklarını korumak için en etkili yoldur ve bir avukat desteğiyle yürütülmesi, davanın başarı şansını önemli ölçüde artırır.

Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Ne Zaman Bağlanır Sonuç

Boşandıktan sonra baba maaşı ne zaman bağlanır sorusunun cevabı, görüldüğü üzere karmaşık şartlara ve prosedürlere tabidir. Bu hak, yasalarla güvence altına alınmış önemli bir sosyal güvencedir. Ancak bu hakkı elde etmek ve korumak, başvuru sürecinde vefat eden babanın ve başvuru sahibi kız çocuğunun yasal yeterliliklerinin eksiksiz olarak kanıtlanmasını gerektirir. Başvurunun titizlikle hazırlanması, 5 yıllık geriye dönük ödeme hakkının bilinmesi ve özellikle muvazaalı boşanma iddialarına karşı son derece dikkatli olunması hayati önem taşır. Fiilen ayrı bir yaşam sürdürmek, bu hakkın korunması için en temel güvencedir.

Sürecin karmaşıklığı, özellikle birden fazla aylık hakkının söz konusu olduğu veya SGK tarafından muvazaalı boşanma iddiasıyla bir denetim başlatıldığı durumlarda, profesyonel hukuki destek almayı zorunlu kılmaktadır. Bu gibi durumlarda deneyimli bir İstanbul Boşanma Avukatı ile çalışmak, hak kaybı yaşanmasını önleyebilir ve sürecin doğru yönetilmesini sağlayabilir. SGK mevzuatına ve yargı kararlarına hakim bir İstanbul Boşanma Avukatı, haklarınızın tam olarak korunması ve en doğru adımların atılması için en değerli rehberiniz olacaktır.

Boşandıktan Sonra Baba Maaşı Ne Zaman Bağlanır Sık Sorulan Sorular

Boşandıktan sonra baba maaşı için ne kadar süre sonra başvuru yapmalıyım?

En kısa sürede başvuru yapmanız tavsiye edilir. Başvuru tarihiniz ne olursa olsun, geriye dönük olarak en fazla 5 yıllık birikmiş aylık alabileceğinizi unutmayın. Geciktiğiniz her ay, potansiyel bir hak kaybı anlamına gelebilir.

Sigortalı bir işe girersem babamdan aldığım maaş kesilir mi?

Evet. 5510 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılık gerektiren (4/a, 4/b veya 4/c statüsünde) bir işe başlarsanız, çalışmaya başladığınız tarihi takip eden ay başından itibaren yetim aylığınız kesilir.

SGK maaşımı muvazaalı boşanma şüphesiyle kesti, ne yapmalıyım?

Derhal, kararı tebliğ eden SGK birimine yazılı olarak itiraz etmelisiniz. İtirazınız reddedilirse, vakit kaybetmeden bir avukat aracılığıyla görevli mahkemede (İş Mahkemesi veya İdare Mahkemesi) işlemin iptali için dava açmalısınız.

Hem vefat eden eşimden (dul aylığı) hem de babamdan (yetim aylığı) maaş alabilir miyim?

Bu durum, eşinizin ve babanızın sigorta statülerine (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) ve vefat tarihlerine göre değişir. Kurallar oldukça karmaşık olduğundan, bu sorunun net cevabı için durumunuzun bir sosyal güvenlik uzmanı veya avukat tarafından detaylıca incelenmesi gerekir.

SGK denetmenleri gerçekten evime gelip komşularla konuşur mu?

Evet. SGK denetmenlerinin, muvazaalı boşanma iddialarını araştırmak amacıyla çevre soruşturması yapma, komşularınızla, muhtarla ve yöneticinizle görüşme yetkisi vardır. Bu, standart denetim prosedürünün yasal bir parçasıdır.