Elbir İş Merkezi Kat:9 No:6/11
Mecidiyeköy Şişli/İstanbul

Boşanma Kararının Kesinleşmesi

Boşanma Kararının Kesinleşmesi Ne Demek?

Boşanma Kararının Kesinleşmesi

Boşanma kararının kesinleşmesi, mahkeme tarafından verilen boşanma kararının, süresi içerisinde istinaf veya temyiz kanun yollarına başvurulmadığı, başvurulacak kanun yollarının tüketildiği ya da kanun yoluna başvurmaktan feragat edildiği durumlarda ortaya çıkmaktadır. Boşanma kararının kesinleştiği durumlarda tarafların artık birlikte olma zorunluluğu ortadan kalkar ve her bir taraf kendi hayatını bağımsız olarak sürdürebilir. Bu durum, boşanma davasının tamamladığı ve hukuki bir neticeye ulaşıldığı anlamına gelir. Mahkeme tarafından kesinleştirilen boşanma kararıyla birlikte, tarafların evlilik birliği sona erer ve hukuki ilişkileri sonlanır. Evlilik birliğinin kesin olarak sona ermesiyle beraber, tarafların evlilik birliğinden kaynaklanan hakları, yükümlülükleri ve yetkileri ortadan kalkar.

Kısa Karar Nedir?

Tahkikat aşamasının tamamlanmasıyla birlikte delillerin toplandığı, bilirkişi incelemesinin yapıldığı ve tanıkların dinlendiği süreç sona erer ve sözlü yargılama aşamasına geçilir. Mahkeme tarafından davet edilen taraflar, sözlü yargılama duruşmasına katılırlar. Sözlü yargılama aşamasında, mahkeme taraflara son sözlerini sormakta ve kararını açıklamaktadır.

Mahkeme, yargılama sonucunda boşanmaya ilişkin taleplerin kabul veya reddine dair bir karar vermektedir. Bu kararla birlikte, tarafların boşanmalarına karar verilebilir veya davanı reddedilebilir. Taraflara örneği verilen ve duruşma zaptında yer alan bu karara kısaca kısa karar diyoruz.

Kısa kararda, sadece dava sonucunda verilen karar özeti yer almaktadır. Kararın nasıl ve hangi gerekçelerle verildiği, hangi delillere değer verildiği veya hangisine değer verilmediği gibi hususlar bu kararda yer almamaktadır.

Gerekçeli Karar Nedir?

Mahkemece yapılan muhakeme işlemi, yargılamanın tüm tarafları açısından tartışılabilir, değerlendirilebilir ve denetlenebilir olmalıdır. Bu demektir ki, bir dava açtığınızda ve mahkemece karar verildiğinde, neden bu kararın alındığı, sizin delillerinizin nasıl değerlendirildiği, ifadelerinizin anlaşılıp anlaşılmadığı, dosyanın incelenip incelenmediği ve hangi gerekçeyle kararın verildiği gibi sorularınızın yanıtlarını mahkemece verilen gerekçeli kararda bulabilirsiniz.

Gerekçeli karar, davacı ve davalının iddialarını, savunmalarını, sunulan delillerin içeriğini ve mahkemece bu delillere nasıl değer verildiğini açıklar. Ayrıca tanıkların ifadeleri, neden bazı tanıkların ifadelerine itibar edilmediği ya da delillere neden önem verildiği gibi konulara da açıklık getirir. Mahkeme, kararın hangi gerekçeyle ve hangi sebeplere dayanılarak verildiğini izah eder ve kısa kararın daha ayrıntılı bir şekilde açıklanmasını sağlar. Buna ek olarak, gerekçeli karar hangi kanun yoluna, ne zaman ve nasıl başvurulabileceğini de belirtir.

Boşanma Kararının Kesinleşmesi İşlemi Nasıl Yapılır?

Boşanma kararının kesinleşmesi için tarafların, mahkeme tarafından verilen karara karşı istinaf mahkemesine başvurmaması veya istinaf mahkemesi ile temyiz mahkemesine yapılan itiraz başvurularının sona ermesi gerekmektedir. Bu nedenle, boşanma kararının kesinleşmesi için tarafların, boşanma kararına itiraz etmemesi veya itiraz hakkının sona ermesi gerekmektedir.

Boşanma davasında, yargılamanın sonunda mahkeme tarafından verilen karar, 1 ay içerisinde gerekçeli olarak hazırlanır. Gerekçeli karar, mahkemenin boşanma kararını verme sebeplerini ve hukuki gerekçelerini açıklar. Taraflar, gerekli başvuruyu yapması durumunda gerekçeli karar kendilerine tebliğ edilir. Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf mahkemesine başvuru yapılmamış ise boşanma kararı kesinleşir. Aynı şekilde, taraflar istinaf ya da temyize başvurma hakkını da kullanmadıklarını beyan ederlerse karar otomatik olarak kesinleşir.

Boşanma kararının kesinleşmesi üzerine, mahkeme tarafından kesinleşme şerhi hazırlanır. Bu şerh, boşanma kararının artık kesinleştiğini belirtmektedir. Taraflar, kararın kesinleşme şerhini almak için kararı veren aile mahkemesinin kalemine başvuruda bulunabilirler.

Boşanma Kararının En Kısa Sürede Kesinleşmesi İçin Yapılacaklar

Anlaşmalı boşanmalar genellikle tarafların isteğiyle gerçekleşir. Taraflar, boşanma kararının hızla kesinleşmesini isterler. Bu durumda ilk olarak, gerekçeli kararın hazırlanıp hazırlanmadığını kontrol etmek önemlidir. UYAP Vatandaş Portalı veya e-devlet sistemi üzerinde “Gerekçeli Karar Yazıldı” uyarısı bulunması, gerekçeli kararın hazırlandığını gösterir. Eğer gerekçeli kararın hazır olduğunu öğrenirseniz, boşandığınız eşinizle birlikte kimlik fotokopisini ekleyerek, istinaf kanun yolundan feragat ettiğinizi ve kararın kesinleşmesini istediğinizi belirten bir dilekçe yazarak başvuruda bulunmanız gerekir. İlk olarak, gerekçeli karar size tebliğ edilecektir ve ardından dilekçeleriniz dosyanıza eklenir. Dilekçeleriniz üzerine yazı işleri müdürü tarafından kesinleşme şerhi hazırlanır. Sonrasında, kesinleşmiş kararın örnekleri nüfus idaresine gönderilerek nüfus kayıtlarınızda gerekli değişiklikler yapılır.

Kesinleşme Şerhi Nedir?

Kesinleşme şerhi, boşanma kararının kesinleşme tarihini ve ne şekilde kesinleştiğini belirten bir kayıttır. Mahkeme tarafından kararın üzerine veya ek bir belgeye yazılan bu şerh, boşanma kararının hukuki geçerlilik kazanması için önemlidir. Örneğin, kadının boşanma sonrasında soyadını ve medeni durumunu değiştirebilmesi için boşanma kararının kesinleşmiş olması aynı zamanda kesinleşme şerhinin bir örneğinin nüfus idaresine bildirilmiş olması  gerekmektedir.

Boşanma Davasında Kısmi Kesinleşme Şerhi

Boşanma davaları, mahkemelerin iş yüküne bağlı olarak değişmekle birlikte genellikle 1.5 yıl kadar sürmektedir. Yerel mahkemeden boşanma kararı çıktıktan sonra tarafların kanun yollarına başvurması durumunda ise istinaf mahkemesinde inceleme süreci yaklaşık 1.5 yıl daha devam etmektedir. Tarafların temyiz mahkemesine başvurma hakları olduğundan boşanma kararının kesinleşmesi uzun yıllar alabilmektedir. Bu durum, fiili ve hukuki anlamda mağduriyetlere yol açabilmektedir.

Boşanma sürecinde yaşanabilecek mağduriyetlerin önüne geçmek için, tarafların yerel mahkeme tarafından verilen boşanma kararına kısmi istinaf talebinde bulunma imkanı bulunmaktadır. Taraflar, boşanma davasında, sadece boşanmada tazminat, velayet veya nafakaya ilişkin kısımları istinaf etmekle hükümde yer alan boşanmaya ilişkin kısmı istinaf etmemişse, boşanma kararı kısmen kesinleşmiş sayılacak ve diğer konulara karşı istinaf yoluna başvurulacaktır. Bu durumda, taraflar talep ettiği takdirde mahkeme tarafından hükümde yer alan boşanmaya ilişkin kısma yönelik kısmi kesinleşme şerhi verilebilecektir.

Boşanmanın Kesinleşmesinin Aile Konutu Şerhine Etkisi

Eşlerin, evlilik birliği içerisinde birlikte yaşamak amacıyla ikamet ettikleri konut, Medeni Kanun tarafından tanımlanan bir kavram olan “aile konutu”dur. Medeni Kanunun 194. maddesi, eşlerin evlilik birliğinin korunması amacıyla aile konutunda yapılan işlemleri sınırlayan hükümler içermektedir. Bu kurallar, eşlerin karşılıklı güvenini ve aile birliğini korumayı amaçlayarak, evlilik birliği içerisinde yaşanan potansiyel riskleri önlemektedir. Bu bağlamda, aile konutunu koruma altına almak isteyen endişe duyan eşler, aile konutu şerhi koydurmaları yoluna başvurabilirler. Aile konutu şerhi, tapu kaydı üzerinde resmi bir kayıt olarak gözükmekte olup, aile konutunun satışı, ipotek edilmesi veya devredilmesi gibi işlemlerde eşlerin iznini gerektirmektedir. Bu sayede, aile konutu ile ilgili kararları tek taraflı almanın doğurabileceği riskler azaltılmış olur.

Aile konutuna ilişkin korumalar, evlilik birliğinin kurulduğu tarihten boşanma kararının kesinleştiği tarihe kadar geçerlidir. Bu süreçte, aile konutu üzerindeki koruma sağlanırken, boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte bu korumalar sona erer. Dolayısıyla, boşanmanın kesinleşmesi, aile konutu üzerindeki şerhin kaldırılmasına yol açar. Bu tür durumlarda, aile konutu üzerindeki şerhin tapu kütüğüne tescil edilmiş olması halinde, boşanma kararının kesinleştiği bildirilerek aile konutu üzerindeki şerhin kaldırılması talep edilebilir. Hukuki süreçlerde doğru bilgiye sahip olmak ve gereken adımları atmak önemlidir. Boşanma sonrası aile konutu ile ilgili tüm yasal prosedürleri doğru şekilde yerine getirmek, tarafların haklarının korunmasına yardımcı olur. Dolayısıyla bu süreçte bir boşanma avukatından destek almak son derece önemlidir.

Anlaşmalı Boşanma Davası Kararının Kesinleşmesi

Anlaşmalı boşanma, hukuki ve mali sonuçlar üzerinde anlaşmaya dayalı olarak çiftlerin açabileceği boşanma davası türüdür. Tarafların evlilik birliği 1 yıldan uzun sürmüş ve taraflar anlaşmış ise eşlerden birisinin başvurusu ya da eşlerin beraber yapacakları başvuru neticesinde evlilik birliği temelinden sarsılmış olarak kabul edilecek ve tarafların boşanması mümkün hale gelecektir.  Anlaşmalı boşanma, tarafların nikah tarihinden itibaren en az bir yıl süresince evli kalmaları, boşanma davasının tarafların anlaşması sonucu açılmış olması, hakimin her iki tarafı da bizzat dinlemiş olması ve açık iradelerini almış olması, eşlerin boşanmanın hukuki ve mali sonuçları üzerinde anlaşıp bir protokol oluşturmuş olmaları durumunda gerçekleşecektir. Anlaşmalı boşanma, çiftlerin karşılıklı rızasıyla gerçekleştirildiği için, yargılama sürecine girmeden hızlı ve daha az masraflı bir şekilde sonuçlanabilmektedir.

Anlaşmalı boşanma protokolü, boşanmak isteyen eşlerin boşanmanın hukuki ve mali sonuçları üzerinde anlaşarak, genellikle bir avukat tarafından hazırlanan aile hukukuna özgü bir sözleşmedir. Bu sözleşme, velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat gibi konuları kapsar. Hakim, tarafların ve tarafların müşterek çocuğunun menfaati bakımından gerektiği takdirde, protokolde değişiklik yapabilir. Ancak bu değişikliği tarafların uygun bulması halinde, taraflar anlaşmalı şekilde boşanabilirler.

Tarafların mahkemeye boşanma protokolünü sunarak anlaşmalı boşanma davası açmalarının ardından, mahkeme iş yoğunluğuna göre duruşma gününü bir hafta ila bir ay içerisinde belirleyecektir. Duruşma gününde tüm koşulların sağlanması durumunda, tarafların tek celsede boşanmaları mümkün olacaktır. Hakim duruşma sırasında tarafları bizzat dinleyecek ve tarafların gerçek iradelerini serbestçe açıkladıklarına kanaat getirmesi halinde boşanmaya karar verecektir. Tarafların gerçek iradelerini serbestçe açıkladığına kanaat getirebilmesi için her iki eşin duruşmaya katılması zorunludur. Tarafların duruşmaya katılmaması durumunda boşanma gerçekleşmeyecektir.

Anlaşmalı boşanma duruşmasında, mahkeme tüm şartların gerçekleştiğini tespit ettikten sonra boşanma kararını verir. Ancak, boşanma kararının kesinleşmesi için belirli prosedürleri takip etmek gerekmektedir. Boşanma kararı verildikten sonra 30 gün içinde bir gerekçeli karar hazırlanır ve ardından taraflara tebliğ edilir. Taraflar, kendilerine tebliğ edildikten sonra karara itiraz etmeyeceklerini belirten bir dilekçe sunarak veya itiraz süresinde herhangi bir itirazda bulunmadan kararın kesinleşmesini sağlayabilirler.

Anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesi için, çekişmeli boşanma davasında olduğu gibi taraflara kararın tebliğ edildikten sonra belirli bir süre içinde kanun yolu başvurusu yapılmamış olması veya tarafların kanun yolu hakkından feragat etmiş olması gerekmektedir. Aksi takdirde, kararın kesinleşmesi mümkün olmayacaktır. Kararın kesinleşmesini isteyen taraflar, kararın kesinleşmesi için feragat dilekçesi sunabilirler. Bu sayede taraflar, boşanma işleminin tamamlanmasını sağlayabilirler.

Taraflar Boşanma Kararını Nüfus Müdürlüğüne Kendisi Mi Götürmelidir?

Boşanma kararı kesinleştikten sonra ve kesinleşme şerhi mahkeme tarafından düzenlendikten sonra, bu karar hukuki açıdan sonuçlar doğuracaktır. Mahkeme, ilgili nüfus müdürlüğü ve diğer kurumlara sistem üzerinden yazılan müzekkerelerle boşanma işlemlerini tamamlayacaktır.

Bu durumda, kadının soyadı değişikliği için nüfus müdürlüğüne bizzat başvurma gereksinimi yoktur. Mahkeme, boşanma kararını nüfus kaydına işleyecektir. Yapılan tebligatın usulüne uygun olması ve istinaf başvurusu yapılmaması durumunda, yukarıda anlatılan işlemler en az bir ay sürede tamamlanacaktır. Ancak, tüm bu süreçleri bir boşanma avukatıyla takip etmeniz sizin yararınıza olacaktır.

Kesinleşmiş Boşanma Kararının İptali Nasıl Yapılır?

Kesinleşmiş karar, yerel mahkeme tarafından hükmedilen karara karşı başvurulacak tüm olağan kanun yollarının tüketilmiş olmasıdır. Bir boşanma kararı kesinleştikten sonra kararın iptal edilmesini sağlayabilecek olağan bir kanun yolu mevcut değildir. Bu sebeple, kesinleşen bir kararın olağan kanun yollarından birine başvurularak iptal edilmesi mümkün değildir. Ancak, bir istisna olarak yargılamın iadesi durumu mevcuttur. Kesinleşmiş boşanma kararının iptali için alternatif yollar arayan kişilerin bu istisnayı dikkate almaları önemlidir. Aksi takdirde, bir kararın kesinleşmesiyle birlikte, kanunen alınmış olan bu kararın geçerliliği sürdürülür. Yargılamanın iadesi HMK 375’de düzenlenmiştir.

HMK Madde 375: (1) Aşağıdaki sebeplere dayanılarak yargılamanın iadesi talep edilebilir:

a) Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması.

b) Davaya bakması yasak olan yahut hakkındaki ret talebi, merciince kesin olarak kabul edilen hâkimin karar vermiş veya karara katılmış bulunması.

c) Vekil veya temsilci olmayan kimselerin huzuruyla davanın görülmüş ve karara bağlanmış olması.

ç) Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması.

d) Karara esas alınan senedin sahteliğine karar verilmiş veya senedin sahte olduğunun mahkeme veya resmî makam önünde ikrar edilmiş olması.

e) İfadesi karara esas alınan tanığın, karardan sonra yalan tanıklık yaptığının sabit olması.

f) Bilirkişi veya tercümanın, hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun sabit olması.

g) Lehine karar verilen tarafın, karara esas alınan yemini yalan yere ettiğinin, ikrar veya yazılı delille sabit olması.

ğ) Karara esas alınan bir hükmün, kesinleşmiş başka bir hükümle ortadan kalkmış olması.

h) Lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması.

ı) Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması.

i) Kararın, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması veya karar aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru hakkında dostane çözüm ya da tek taraflı deklarasyon sonucunda düşme kararı verilmesi.*

(2) Birinci fıkranın (e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerde yargılamanın iadesinin istenebilmesi, bu sebeplerin kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyet kararı ile belirlenmiş olması şartına bağlıdır. Delil yokluğundan başka bir sebeple ceza kovuşturmasına başlanamamış veya mahkûmiyet kararı verilememiş ise ceza mahkemesi kararı aranmaz. Bu takdirde dayanılan yargılamanın iadesi sebebinin, yargılamanın iadesi davasında öncelikle ispat edilmesi gerekir.

Yargılamanın iadesi, hukuk sistemimizde olağanüstü kanun yollarından biri olarak kabul edilmektedir. Bu yöntem, mahkeme kararında önemli hata ve eksikliklerin bulunması, hakim tarafından görevin kötüye kullanılması gibi durumlar söz konusu olduğunda başvurulan bir mekanizmadır. Ayrıca, tarafların yalancı tanıklarla mahkemeyi yanıltması veya sahte belgelerin delil olarak sunulması gibi önemli durumlar da yargılamanın iadesini gerektiren sebepler arasındadır. Öte yandan, lehine karar verilen tarafın da hileli davranışlarda bulunması durumunda yargılamanın iadesi talebinde bulunulabilir. Bu tür durumlar söz konusu olduğunda, kesinleşmiş bir boşanma kararının iptali için dava açılması mümkündür. Yargılamanın iadesi, hukuki bir süreç olmakla birlikte, adil ve doğru bir yargılama ilkesine hizmet etmeyen durumların düzeltilmesine yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

Kesinleşmiş boşanma kararının iptali için yapılacak yargılamanın iadesi başvurusu, kararı veren mahkemeye yasal süresi içerisinde dilekçe ile talep edilmelidir. Bu başvurunun yapılması için uygun süre, kararın tebliğ edilmesinden itibaren 3 ay ve kararın kesinleşmesinden itibaren 10 yıldır. Kararı veren mahkeme tarafından yapılan inceleme, verilen kararın icrasını durdurmaz. Bununla birlikte, bazı durumlarda teminat yatırılması suretiyle hükmün icrasının durdurulması talep edilebilir. Yargılamanın iadesi sebebi bir mahkeme kararına dayanıyorsa, bu durumda teminat talep edilmez. Mahkeme kararına dayalı olarak yapılan yargılama iadesinde, teminat talebinin ortadan kalkması, tarafların mali yükünü azaltır ve sürecin daha hızlı ilerlemesini sağlar. İnceleme sonucunda, yargılamanın yeniden yapılması kabul edildiğinde, verilmiş olan karar kısmen ya da tamamen değiştirilebilir. Mahkeme, bu süreçte delilleri ve beyanları yeniden değerlendirerek adil bir sonuca ulaşmayı amaçlar. Yeniden yargılama sonucunda değişiklik olması durumunda, mahkeme tarafından verilen yeni karar uygulanır ve hukuki süreç devam eder.

Kesinleşmiş Anlaşmalı Boşanma Protokolünün İptali

Anlaşmalı boşanma, aile hukukuna özgü bir sözleşme olup, tarafların boşanma ve boşanmaya bağlı konularda anlaştıkları esasları ortaya koyar. Bu yöntem, boşanma kararının kesinleşmesine kadar olan süreçte eşlere esneklik ve serbestlik sağlar. Taraflar anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesine kadar anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan şartlardan, haklı bir neden veya hukuki bir gerekçe olmaksızın vazgeçebilirler. Taraflar, anlaşmalı boşanma protokolünü imzalamış olabilir ve hatta hakim huzurunda protokoldeki imzanın kendisine ait olduğunu belirterek anlaşma şartlarını kabul etmiş olsa dahi, anlaşmalı boşanmadan vazgeçme hakkına sahiptir.

Boşanma kararı kesinleştikten sonra anlaşmalı boşanmadan vazgeçmek veya kesinleşmiş boşanma protokolünü iptal etmek genellikle mümkün değildir. Bu durumda, yargılamanın iadesi dışında herhangi bir istisna bulunmaktadır. Boşanma protokolü düzenlenirken yanılma, aldatma ve korkutma gibi irade sakatlığına neden olan durumların mevcut olduğu durumlarda, kesinleşmiş boşanma protokolünün iptali talep edilebilir. İrade sakatlığına neden olan bu durumlar oldukça ciddi sonuçlar doğurabilir, bu nedenle profesyonel bir yaklaşım gereklidir. Bu konuda uzman bir avukattan destek almak, sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlayacaktır. Unutmayın ki, hukuki düzenlemelerdeki değişiklikler konusunda güncel olmak ve profesyonel bir tavsiye almak her zaman önemlidir.

Boşanma Kararının Kesinleşmesi Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler

Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisiİstanbul boşanma avukatı olarak müvekkillerini aile hukuku alanında vekil olarak temsil etmektedir. Ayrıca vatandaşlara hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir. Sitemizde yer alan avukata sor kısmından ofisimiz avukatları Av. Tolga ÇELİK ve Av. Nur BAŞTÜRK‘e  sorularınızı yönlendirebilir ya da iletişim bilgileri kısmından kendilerine ulaşabilirsiniz.

Bu Yazıyı Paylaş

Son Yazılar

Hakkımızda

İstanbul Avrupa yakasının Şişli ilçesinde faaliyet gösteren ve hukukun çeşitli alanlarında uzman avukatları ile hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti veren Çelik & Baştürk Hukuk Ve Danışmanlık Ofisi Av. Tolga ÇELİK ve Av. Müesser Nur BAŞTÜRK tarafından kurulmuştur…